banner565

banner472

banner458

banner457

UNC Digital’in Kurucu Ortağı ve Ajans Başkanı Murat Arslanoğlu

Dünyada 20’nin üzerinde ülkede müşterilerine dijital medya planlama ve satın alma hizmeti veren UNC Digital Kurucu Ortağı ve Ajans Başkanı Murat Arslanoğlu, Türkiye’nin e-ticaret ile uluslararası ticarette rekabet gücünü arttırabilecek çok önemli bir fırsatı yakalayabileceğini söylüyor.

AJANS 01.04.2016, 08:42 02.04.2016, 18:35
12352
UNC Digital’in Kurucu Ortağı ve Ajans Başkanı Murat Arslanoğlu

Arslanoğlu, “E-ticaret fırsatını Türkiye için değerlendirebilirsek önümüzdeki 10 yıl için ekonomi adına ülkemize ciddi bir katkı sağlarız. Aksi halde e-ticaret, ihracat ve ekonomik büyüme adına sadece kaçmış bir fırsat olacak” diyor.
UNC Digital, 20’nin üzerinde ülkeden müşterilerine tüm dünyada dijital medya planlama ve satın alma hizmeti sunuyor. 2012 yılında kurulan UNC Digital, müşterileriyle eşzamanlı büyüyor.
UNC Digital Kurucu Ortağı ve Ajans Başkanı Murat Arslanoğlu, modern dönemde dijital ajansların verdikleri hizmetlerin yanısıra özellikle müşterilerine gerçek anlamda danışmanlık hizmeti veren şirketlere dönüşmesi ve bunun için de stratejik iş ortaklıkları kurması gerektiğinin altını çiziyor ve “Müşteriyi büyütemezseniz, siz de büyüyemezsiniz” diyor.
UNC Digital’de özgün fikirlere ve ölçülebilir reklam modellerine inandıklarını belirten Murat Arslanoğlu, “Yaptığımız iş, özünde emeğimizi ve saygımızı katarak para harcatan değil, para kazandıran reklam yaratmak, yayınlamak veya yönetmektir” diyor. Doğru kitle ile etkin mecradan doğru zamanda konuşmanın önemini vurguluyan Arslanoğlu, sundukları hizmetlerin; “medya planlama ve satın alma, yaratıcı reklam çözümleri ve sosyal medya yönetimi” başlıkları altında toplandığını aktarıyor.
Murat Arslanoğlu, markaların doğru stratejiler belirleyebilmesi için hedef kitlelerini yakından tanıması, bunun için de müşterilerine ait veri toplaması ve analiz etmelerinin önemine değinerek, her markanın bir data scientist (veri bilimci) ile çalışması gerektiğini ifade ediyor: “Stratejisi ve konumlandırması olmayan markanın sadece reklamla başarıya ulaşması çok zor. Marka kendisini ve müşterisini tanıdıktan sonra konumlandırmasını belirleyip müşterisine kendisini tanıtır, bu iletişimin sürekliliğini ve tutarlılığını müşterileri ile buluştuğu tüm mecralarda sağlar. Marka potansiyeline böyle ulaşır.” Arslanoğlu’na göre; markanın başarısında bir diğer önemli unsur ise cesaret: “Bize cesur müşteriler gelirse çok daha iddialı işler üretilebilir.”
Teknoloji yoğun bir ajans olduklarını kaydeden Arslanoğlu, “Biz dijital ekosistem ajansıyız. Dijital alanda ticaret, piyasadaki gelir dağılımındaki adaletsizliğin önüne geçiyor. Dijitalleşme nedeniyle çok büyük firmalar, bizim aracılığımızla çok mikro işletmelerden ya da freelancer çalışanlardan hizmet alabiliyor. Büyük markalar hem rekabetçi fiyatlara ulaşabiliyor, hem de küçük firmalara para kazandırabiliyorlar. Böylece gelir dağılımında da denge sağlanıyor” diye konuşuyor.
E-ticaret ile KOBİ’ler koşacak
Ayrıca melek yatırımcı olarak genç girişimcilere ve onların girişimlerine yatırım yapan Murat Arslanoğlu, e-ticaret kavramının bilgi ve iletişim teknolojilerinin (BT) ekonomiye girişiyle tüm dünyada gündeme geldiğini anlatıyor. (BT + EKONOMİ = E-TİCARET) E-ticaret’in hızla yeni girişimleri ortaya çıkardığını vurgulayan Murat Arslanoğlu, “E-ticaret ile nispeten düşük bir yatırımla pazara girişin önündeki engelleri kaldırabiliyor ve kafandaki fikri çok kısa sürede hayata geçirip performansını ölçebiliyorsun” diye konuşuyor.
Bu yeni girişimlerin aslında istihdamın yüzde 78’ini oluşturan Türkiye ekonomisinin lokomotifi olan KOBİ’ler anlamına geldiğini de belirten Arslanoğlu, e-ticaret’in yeni KOBİ’leri, yeni KOBİ’lerin de yeni işkolları yaratarak istihdamı arttırdığına değiniyor.  İstihdamı artırmanın devletin, güvenlik, sağlık ve eğitim gibi en önemli sorumluluklarından birisi olduğunu vurgulayan Arslanoğlu, buna ek olarak “E-ticaret devletin bu görevini destekliyor. Artan sayıda KOBİ dezavantajlı kesimlerin ekonomiye katılmasını sağlayarak gelir dağılımdaki adaleti arttırıyor” diyor.
Arslanoğlu, e-ticaret’in Türkiye ekonomisine katkılarını şöyle özetliyor: “Düşük sermayeyle işletmelerin ekonomiye katılmasını sağlıyor, servis alım satımını teşvik ettiği için mikro işyerleri ve freelance pazar yerleri oluşturarak öncesinde büyük yapılardan alınan hizmetlerin daha ekonomik fiyatlarla alımına imkan tanıyor. KOBİ’ler aynı zamanda e-ticaret ile dünyanın her yerine ürün satarak ülkenin ihracat gelirlerini de arttırıyor. Ve tamamı kayıt altında olan bir ekonomiden bahsediyoruz. Bunların tamamı aslında Türkiye’nin kalkınma planı hedefleri arasında.”
Tam da bu nedenle Arslanoğlu, e-ticaretin geliştirilmesinin sorumluluğunun daha çok devlette olduğunu söylüyor. Başarı için ulusal ve topyekün kararlı bir iradenin gerekliliğine işaret eden Arslanoğlu, devletin bir konuda kararlı olup adım atmasına Çin örneğini veriyor: “Çin Başkanı Xi Jingping çıktı ve ‘Dünyada futbolu domine eden ülkelerden biri olacağız’ diyerek ülkesine hedef koydu. Futbolu merkezi hükümetten ayırıp özerk bir yapıya devretti, bunun ardından sadece Çin’in dünya kupasına evsahipliği yapmasını değil aynı zamanda kazanmasını da hedefleyen 50 maddelik bir yol haritası açıkladı.Tüm bunlarla futbolda başarıyı ülkenin hedefleri arasında meşrulaştırdı.”
Türkiye’de 40 milyon’a yakın internet kullanıcısı var. Bu rakam çoğu Avrupa ülkesinin nüfusundan yüksek ancak internet kullanıcılarının nüfusa oranı ve oluşturduğu ticaret hacmine bakıldığında bu rakamlara rağmen e-ticaret hacminin yeterince gelişmediğine değinen Arslanoğlu, “Potansiyelimizin altındayız” diyor.
Murat Arslanoğlu, Türkiye’de e-ticaretin durumunu şöyle değerlendiriyor: “Özet olarak e-ticaret büyüyor ancak dijital okuryazarlık, erişilebilir genişbant, sektörü düzenleyen mevzuatlar, finansal altyapılar yeterli olmaktan çok uzakta. Benim gibi dijital pazarlama ve reklam sektöründe olan çoğu insan yıllardır devam eden bu sorunları biliyor ancak e-ticaret sektörünün devlet tarafında tek bir muhatabı olmaması kaynaklı ilgili mevkilere sistemli şekilde ulaştıramıyor. Sektörle iç içe olacak yüksek yetkilerle donatılan bir birim tüm düzenlemeleri koordineli bir şekilde yapabilir ise bu şekilde e-ticaret alanında sürdürülebilir ilerlemenin sağlanabileceğini düşünüyorum. 
“E-ticaret Türkiye’nin yükselmesinde kaldıraç gibi kullanılabilmelidir”
Bir ülkede e-ticaret desteklenirse vergi gelirleri ve istihdam artar ve gelir dağılımdaki dengesizlik azalır. Aynı zamanda e-ticaret gelişmekte olan ülkelerin uluslararası ticarette rekabet gücünü arttırabilecek çok önemli bir fırsattır, bu fırsatın yakalanabilmesi, devletin, internetin gücünü harmanlayacak bir ortam yaratması ile mümkün olur.  Yani devlet, ‘e-ticaret’i ülkenin yükselmesini sağlayacak bir kaldıraç gibi kullanabilmelidir. Şu anda yaptığımızdan daha hızlı ilerleyerek bu amaca ulaşabilirsek, e-ticaret fırsatını Türkiye için değerlendirebilirsek önümüzdeki 10 yıl için ekonomi adına ülkemize ciddi bir katkı sağlıyor oluruz. Aksi halde e-ticaret, ihracat ve ekonomik büyüme adına sadece kaçmış bir fırsat olacak.”
Arslanoğlu, Türkiye ekonomisinde girişimciliğin ve KOBİ’lerin önünü açacak, ihracatı artıracak ve ülkenin dünyada rekabet gücünü artıracak e-ticaretin desteklenmesi gerektiğinin altını çiziyor.

Yorumlar (0)