banner565

banner472

banner458

banner457

OSBÜK Başkanı Memiş Kütükcü; “2017 OSB’ler için bir milattır”

Türkiye’nin 80 şehrinde 322 OSB faaliyet gösteriyor ve 2017’de 13 yeni OSB kuruldu. Türkiye’nin dört bir yanına yayılan OSB’lerin her birinin kendi bölgelerinde kaldıraç etkisi gösteren üretim merkezleri haline geldiğini belirten OSBÜK Yönetim Kurulu Başkanı Memiş Kütükcü, 2017’de açıklanan Üretim Reform Paketi’nin Türk sanayisi ve OSB’ler için bir milat olduğunu söylüyor...

OSB TANITIM 01.01.2018, 08:56 30.12.2017, 23:18
12764
OSBÜK Başkanı Memiş Kütükcü; “2017 OSB’ler için bir milattır”

OSBÜK (Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu) Yönetim Kurulu Başkanı Memiş Kütükcü,  Türkiye’nin organize sanayi bölgeleri (OSB’ler) uygulamasıyla ilk OSB’nin 1961 yılında Bursa’da kurulmasıyla tanıştığını belirterek, “Yani 56 yıllık bir OSB serüvenimiz var. OSB’lerimiz bu 56 yılda, dünyaya örnek olacak başarılara imza attı. Şu anda ülkemizin en başarılı üretim rejimi haline gelen OSB’lerimiz dünyada örnek üretim üsleri olarak gösteriliyor. Ülkemizin dört bir yanına yayılan OSB’lerimizin her biri kendi bölgelerinde kaldıraç etkisi gösteren üretim merkezleri haline geldi” diyor.
2017’de 13 yeni OSB kuruldu
Memiş Kütükcü, şu anda Türkiye’nin 80 şehrinde 322 OSB’nin bulunduğunu anlatıyor: “322 OSB’mizin 251’i karma, 47’si ihtisas, 13’ü tarıma dayalı ihtisas, 9’u ıslah, 2’si de özel OSB statüsünde. Ayrıca 322 OSB’mizin 225’i yani yüzde 70’i üretimde. 38 OSB’miz altyapı inşaat, 22 OSB’miz planlama, 34 OSB’miz kamulaştırma, 3 OSB’miz de yer seçimi aşamasında.
Faal 225 OSB’mizde 52 bine yakın fabrika üretim yapıyor ve OSB’lerimiz bir milyon 738 bin kişiye istihdam sağlıyor. OSB’lerimizin bölgesel dağılımına bakacak olursak; Marmara Bölgemiz’de 88, İç Anadolu Bölgemiz’de 53, Ege Bölgemiz’de 50, Karadeniz Bölgemiz’de 55, Akdeniz Bölgemiz’de 28, Güney Doğu Anadolu Bölgemiz’de 25, Doğu Anadolu Bölgemiz’de ise 23 OSB bulunmaktadır. 
2017 yılında Ankara, Elazığ, Edirne, Mersin, Düzce, Hatay, Karabük, Kütahya, Samsun ve Yalova’da 13 yeni OSB kuruldu.”
Memiş Kütükcü, “2017’de Türkiye her alanda devlet-millet el ele vererek neleri başarabileceğini ortaya koydu” diyor. 2017 yılını değerlendirmeden önce 2016’yı bir hatırlamak gerektiğini vurgulayan Kütükcü, şunları söylüyor: “Biliyorsunuz Türkiye 2016’da çok ağır bir ihanet yaşadı, 15 Temmuz FETÖ ihaneti. Bu ihanetin ardından kredi derecelendirme kuruluşları ardı ardına yatırım notlarımızı düşürdü. Hem ekonomide hem de siyasal alanda Türkiye karşıtı tüm lobiler birleşerek, Türkiye’de stres üretmeye çalıştılar. Bir yandan da yakın coğrafyamızdaki çatışmalar devam ediyor ve Türkiye terörle mücadele ediyordu. Tabii tüm bunlar ekonomimizi kısa süreli de olsa etkiledi. Kısa süreli diyorum; çünkü 15 Temmuz’dan sadece 5 ay sonra tüm ekonomik rakamlarımız hızla toparlandı. Sanayi üretimimiz, kapasite kullanım oranlarımız arttı, artmaya devam ediyor. 2017 yılı Türkiye’nin, 2016 yılındaki tüm kayıplarını telafi ettiği ve yeni kazanımlar elde ettiği bir yıl oldu.”
Memiş Kütükcü, “2016’yı yüzde 3 ihracat kaybıyla kapatmıştık. Bu yılın 11 ayında yüzde 12 ihracat artışı yakaladık. 2016’da 3. çeyrekteki yüzde 1.3 daralmanın etkisiyle büyümemiz yüzde 2.9’da kalmıştı, bu yılın ilk 3 çeyreğinde yüzde 7 büyüdük.  3. çeyrekte yakaladığımız yüzde 11.1’lik büyüme ivmesiyle dünyanın en hızlı büyüyen ekonomisi haline geldik. Sanayicilerimiz de yüzde 2.6 ile bu büyümeye son yılların en güçlü katkısını verdi. Bu büyümeyi motive eden en önemli faktörler, sanayicilerimizin azminin yanı sıra hiç kuşkusuz 2017 yılına girilirken Hükümetimiz’in KGF kefaleti ile sağladığı kredi artışı ve güçlü teşviklerle yarattığı olumlu finansal koşullar oldu” açıklamasını yaptı. 
Üretim Reform Paketi, OSB’lerimizin üzerinden 1 milyar liralık yük aldı”
OSB’ler açısından da 2017 yılını değerlendiren Kütükcü, şunları aktardı: “2017’de Türkiye her alanda devlet-millet el ele vererek neleri başarabileceğini ortaya koydu. OSB’ler açısından da böyleydi. 1 Temmuz’da yürürlüğe giren Üretim Reform Paketi, OSB’lerimizin üzerinden 1 milyar liralık yük aldı. Üretim Reform Paketi, Türk sanayisi için, OSB’ler için bir milattır. Yıllarca konuştuğumuz pek çok mesele bu paketle artık sorun olmaktan çıktı. OSBÜK olarak biz de Üretim Reform Paketi’nin hazırlanmasından sonuna kadar sürece hep katkı verdik.
Sanayicilerimizin, belediyelerden hafta sonu çalışma ruhsatı alma zorunluluğu kalktı. İşletmelerimizin organize sanayi bölgelerinde yapacakları yatırımlarda, yatırım maliyetinin azaltılması amacıyla arsa tahsislerinden damga vergisi kaldırıldı. OSB’ler ve diğer planlı sanayi bölgelerindeki işletmelerimiz emlak vergisinden muaf tutuldu. Yıllardır söylediğimiz TRT payı da kaldırıldı. Yine OSB’lerden KOSGEB payı kaldırıldı. Ayrıca bu paketle 2002 yılında OSB’lerin kendi aralarında yardımlaşmalarını sağlamak amacıyla kurulan OSBÜK’e de ‘özel hukuk tüzel kişilik’ kazandırıldı. Bu düzenleme organize sanayi bölgelerinin temsil kabiliyetini artırdı. OSBÜK olarak artık OSB’lerimizi daha kurumsal bir yapıyla temsil ediyoruz. OSB’lerimizin sorunlarının çözümünde daha etkin rol alıyor, bölgelerimizi ve ülkemizi hep beraber büyütmeye, yeni başarı hikayeleri yazmaya devam ediyoruz.
Bunların hepsini toplarsak, 2017 OSB’ler için bir milattır. Bu düzenlemeler için Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanımız sayın Faruk Özlü’ye, Maliye Bakanımız sayın Naci Ağbal’a, Sanayi Komisyon Başkanımız sayın Ziya Altunyaldız ile komisyon üyelerine ve emeği geçen herkese OSB camiamız adına bir kez daha teşekkür ederim.”
OSBÜK’ün öncelikli çalışma alanlarından biri de mesleki eğitim
OSBÜK’ün mesleki eğitim konusunu önemsediğini vurgulayan Kütükcü, bu dönem mesleki eğitim konusunun öncelikli çalışma alanları arasında bulunduğunu paylaştı: “Eylül ayında Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanımız, Milli Eğitim Bakanımız ve OSB’lerimizin yoğun katılımıyla Sivas’ta çok önemli bir Mesleki ve Teknik Eğitim Zirvesi gerçekleştirdik. Son derece verimli bir programdı. Bu konu çok önemli. Bugün sanayiyle meslek liselerinden mezun olan gençlerimizin nitelikleri arasında bir uyumsuzluk var. Buna bir de insanımızın üretimle, sanayiyle ilgili tutumunu eklersek, genç işsizlik oranımızın neden yüksek olduğunu daha iyi anlarız. Bugün Türkiye’de üretim çağında olan 5 milyon insan, üretime dahil değil. Peki üretime dahil olanları, yeterince nitelikli hale getirebildik mi? Maalesef hayır.
Bizim öncelikli yapmamız gereken, gençlerimizi mesleki eğitime, çalışmaya, üretmeye yönlendirmek. Geçtiğimiz günlerde sayın Cumhurbaşkanımız bu konuda çok güçlü bir mesaj verdi, ‘memur olmayı değil, girişimci olmayı hedefleyin’ dedi gençlere. Bu mesele çok önemli. Nihayetinde iyi bir mesleki eğitim almış her genç, aynı zamanda bir girişimci adayıdır. Dolayısıyla biz gençlerimizi güçlü bir mesleki eğitim sistemiyle çalışmaya, üretmeye, girişim kurmaya motive edebilirsek, bizi kimse tutamaz. Bundan dolayı OSBÜK olarak OSB’lerde mesleki ve teknik eğitim liselerinin sayısını ve niteliğini artıran, iş piyasasının ihtiyaçlarına yönelik insan kaynağı yetiştirmeyi hedefleyen her çalışmayı destekliyoruz. Ayrıca OSB camiası olarak bakanlığımızın 300 OSB’de 300 teknik kolej projesini de çok yerinde buluyoruz, destekliyoruz.”
4. sanayi devrimi için OSB’ler elini taşın altına koyacak
Memiş Kütükcü, Endüstri 4.0 çalışmalarına ilişkin görüşlerini de bildirdi: “Tüm dünya 4. sanayi devrimini konuşurken biz bunu ıskalayamayız. Iskalamamak için de ön şart insan kaynağımızı hızla bu sürece uyumlu hale getirmek. İnsan kaynağımızı yeni sanayi devrimine uyumlu hale getirecek niteliklerle donatmalıyız. Şayet biz eğitim sistemimizde ve diğer alanlarda köklü reformlar yapar, sanayimizin önündeki engelleri kaldırmaya devam edersek, yarınlar Türkiye için daha güzel olacak. Biz OSB camiası olarak dün olduğu gibi, bugün de, yarın da elimizi taşın altına koymaya hazırız.”

DR. FARUK ÖZLÜ (Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı): “Sanayi savaşından zafere ulaşmak için”
“Türk sanayisini büyütmenin ve ileri sanayi ülkesi hedefine ulaşmanın tek yolu, teknoloji odaklı üretimdir. Türkiye, Sanayi 4.0'ın aktif aktörlerinden biri olmak zorunda. Türkiye, yüksek teknoloji ile büyüyecektir. Sanayi savaşında zafere ulaşmak için cephaneliğimizi teknoloji ile doldurmak zorundayız.
Organize Sanayi Bölgelerimiz, tüm Türkiye'de ekonomi için lokomotif işlevi görmektedir. Türk sanayisinin gelişmesi, modernize olması ve dışa açılması için OSB'lerimizin daha da büyümesi, işlevlerinin pekişmesi gerekmektedir. Bu konuda OSB yönetimleri, çok önemli bir işlevi ve misyonu yerine getiriyor. Türkiye'nin sanayileşmesi, kalkınması, büyümesi, her anlamda dünyanın en önde gelen ülkelerinden biri olması yolunda OSB yönetimlerinin katkılarına inanıyoruz.
Sanayinin Geliştirilmesi ve Üretimin Desteklenmesine Dair Kanun, 1 Temmuz 2017'de yürürlüğe girdi. Üretim Reform Paketi, günü kurtarma anlamında değil, geleceğin ihtiyaçlarına da cevap verebilecek nitelikte çıkarıldı.
Enerji ve hammaddenin verimli bir şekilde kullanıldığı, atıkların minimize edildiği, işletmeler arası eşgüdümün üst düzeyde olduğu, yerel kamuoyu ile entegrasyonun sağlandığı, ekolojik kalite ve sosyal dengenin kurulduğu yeni nesil OSB anlayışını, bütün şehirlerimize getiriyoruz.
2016 yılı sonuna kadar 173 OSB projesini tamamlayarak sanayicinin hizmetine sunduk. Tamamlanan bu projeler için Bakanlığım tarafından 2017 yılı fiyatlarıyla toplam 4.2 milyar TL tutarında kredi kullandırıldı. 1962-2002 arasında yıllık ortalama 2 adet OSB projesi biterken 2003-2016 arasında yıllık ortalama 8 adet OSB projesi tamamlanmıştır. 2002'ye kadar üretime geçilen parsel sayısı 11 bin 395 iken son 15 yılda 50 bin 437 parselde üretime geçilmiştir. 3 binden fazla parsel inşaat aşamasında, 5 bin parsel ise proje aşamasındadır. Ayrıca 13 bine yakın parsel tahsis edilmeyi beklemektedir. Şu an üretime geçen parsellerde 1 milyon 720 bin kişi istihdam edilmektedir. OSB'lerdeki boş parsellerin de üretime geçmesiyle birlikte bu sayı 2.5 milyon kişiye ulaşacaktır. 2023 hedefimiz ise 65 yeni OSB kurarak, 1 milyon ilave istihdam oluşturmaktır.
Türkiye, Sanayi 4.0'ın aktif aktörlerinden biri olmak zorunda. KOSGEB'in teknoloji üretimine, yerli üretime ve stratejik ürünlere yönelik destek paketlerinden bütün firmaların ve girişimcilerin mutlaka faydalanmaları gerekir. KOSGEB, bundan sonra teknolojiye ve üretime yönelik desteklere daha fazla odaklanacaktır. Dünya hızla değişiyor ve dönüşüyor. Bu değişimin ve dönüşümün temel dinamosu, bilim ve teknolojidir. Son birkaç yıldır, Sanayi 4.0'ın getirdiği yeni bakış açısı, bütün üretim ve pazarlama süreçlerini değiştirmiştir. Bizim de Türkiye olarak, bu yeni süreci tam anlamıyla kavramamız şarttır. Türk sanayisini büyütmenin ve ileri sanayi ülkesi hedefine ulaşmanın tek yolu, teknoloji odaklı üretimdir. Türkiye, yüksek teknoloji ile büyüyecektir. Ancak, Sanayi 4.0'ı kavramak yetmez. Bu sürecin aktif aktörlerinden biri olmak zorundayız. Pasif tüketiciler değil, aktif üreticiler olmalıyız. Teknolojiyi tüketerek değil, teknoloji üreterek ülkemizi büyütebiliriz. Açıkça belirtmek isterim ki; ülkemizin gelecekte nerede olacağı, bilime ve teknolojiye yapacağımız yatırımlara bağlıdır. Bugün teknolojiye yapacağımız yatırımlar, yarın nerede olacağımızı belirleyecektir. Teknoloji açığını kapattığımızda, cari açık problemimiz kalmaz. Bu nedenle ihracatımız içindeki yüksek teknoloji ürünlerin payını, kademeli olarak yüzde 4'ten yüzde 15'e çıkarmamız gerekiyor. Yüzde 15 rakamına ulaşmak; Ar-Ge, inovasyon, tasarım ve markaya yatırım yapmakla mümkün olacaktır. Sanayi savaşında zafere ulaşmak için cephaneliğimizi teknoloji ile doldurmak zorundayız.”

VAHİT YILDIRIM (OSBDER Yönetim Kurulu Başkanı): “OSB’lerin stratejik değeri ve önemi öne çıkıyor”
“Dünya ve Türkiye açısından zorlu geçen bir yılı daha geride bırakıyoruz. 2017 yılı daha önceden öngörülemeyen pek çok olayın ve gelişmenin yaşandığı bir yıl oldu. Bu olaylar siyasi, ekonomik, sosyal açıdan pek çok temel yaşam alanımızı etkiledi. Özellikle siyasal istikrarsızlık hem dünyada hem de ülkemizde ekonomik sonuçlara neden olmaktadır. Ekonomik verilerimiz her ne kadar olumlu görünse de enflasyon, cari açık, işsizlikle ilgili sinyaller kritik. Üretici önünü göremiyor. Yatırım yapamıyor. Ciddi bir güven sorunu yaşanıyor.
Bu zor günlerde OSB’lerin stratejik değer ve öneminin daha da öne çıktığını söyleyebiliriz. Hiç şüphesiz piyasaların daraldığı, ihracat kanallarının azaldığı bir ortamda işletmelerimizin rekabet edebilir düzeyde üretim yapabilmesi için gereken temel şartlara sahip üretim alanları organize sanayi bölgeleri. OSB’ler içinde sağlanan elektrik, doğalgaz, su, iletişim gibi temel alanlardaki kaliteli ve rekabetçi uygulamalar, OSB’lerin sahip oldukları lojistik avantajlar, OSB’lerin çevresinde toplanan yeterli sayıda ve düzeyde mavi ve beyaz yakalı insan kaynağı ile OSB’ler içinde üretim yapan işletmelerimiz bu zorlu rekabet ortamında bir adım önde olmanın avantajlarını yaşadılar.
OSB’ler içinde kurumsal yapılanmalarını tamamlama imkanı bulabilen, Ar-Ge ve inovasyon bilincine erişmiş ve bu çalışmaları yapabilen işletmelerimiz ülke ekonomisinde üretim ve istihdamın lokomotifleri olmuştur. OSB’lerin ülke ekonomisindeki yerleri ve katkıları ortadadır. Bu şartlar altında OSB’lerimiz özel önemi ve desteği hak eden kuruluşlardır. Bu nedenle mevzuatın bu anlayış içinde düzenlenerek OSB’lerin önünün açılması gerekliliği elzemdir.
Örneğin; bugünlerde EPDK tarafından hazırlanan ‘Son Kaynak Tedarik Tarifesinin Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ Taslağı’ görüşe açıldı. Bu taslağın yürürlüğe girmesi durumunda serbest tüketiciler abone gruplarına (sanayi, ticarethane vs.) bakılmaksızın yıllık tüketimlerine göre büyük ve küçük tüketiciler olarak ikiye ayrılacak; büyük tüketici segmentindeki tüketiciler, bir tedarik şirketiyle anlaşmayıp bölgesindeki lisans sahibi şirketlerin onaylı tarifesinden enerji almak zorunda kalırsa mevcut EPDK perakende satış tarifesinden (205.219 TL/MWh) değil, ondan daha yüksek olarak açıklanacak ‘Son Kaynak Tedarik’ tarifesi üzerinden elektrik satın almak durumunda kalacaklardır. EPDK tarafından hazırlanan ‘Son Kaynak Tedarik Tarifesinin Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ Taslağı’ daha büyük bir soruna yol açacaktır. Tebliğ Taslağında; ‘… makul bir kar belirlenerek EPDK tarafından belirlenen bu tavanın üzerinde enerji satışı yapılacaktır.’ düzenlemesine yer verilmiştir. Bu düzenleme ile EPDK bir baz fiyat belirleyecek, baz fiyatın üzerinden nasıl hesaplanacağı belli olmayan kar konarak satış yapılabilecektir.  
Bu hüküm öngörülemeyen mali riskler oluşturacaktır. Tebliğ taslağı bu şekliyle yürürlüğe girerse piyasada ucuz elektrik bulamayan ve bölgesindeki lisans sahibi şirketlerin onaylı tarifesinden enerji almak zorunda kalan OSB’ler yürürlüktekinden daha yüksek bir tarifeden elektrik almak zorunda kalacaklardır. Son aylarda döviz kurunda yaşanan yükseliş ve kredi faizlerinin düşmemesi nedeniyle üretim ve rekabette zorlanan sanayicimizin bu tebliğ yürürlüğe girerse maliyetleri daha da artacak, sonuçta üretim ve istihdam zorlukla sürdürülebilecek, birçok sanayi tesisi rekabet edebilme şansını kayıp edecektir. OSB’ler ve sanayici elektrik enerjisinin uygun fiyatta ve öngörülebilir bir fiyat olmasını beklemektedir.
Üretim Reformu Kanunu olarak adlandırılan 7033 Sayılı Kanun’un 53’üncü Maddesi ile 4562 Sayılı Kanun’un 21’inci Maddesi’ne eklenen fıkrasında; ‘OSB katılımcılarının enerji giderlerine dair düzenlemeler, serbest piyasa koşulları ile oluşmuş fiyatlara müdahale edilmeksizin Bakanlar Kurulu tarafından yapılır.’ hükmüne yer verilmiştir. Ülke ekonomisine yaptığımız önemli katkılardan dolayı sanayiciler ve OSB’ler olarak beklentimiz; Kanun’la Bakanlar Kurulu’na verilen bu yetkinin, elektrik enerjisi tüketim tarifelerinde sanayici ve OSB’ler lehine düzenlemeler yapması yönünde kullanmasıdır. Ortak çalışma kültürü içinde, OSB’ler ile kamunun fikir sinerjisinin önemi büyük… Ortak mutabakatlar içinde atılacak her adım, OSB’lerin ülke kalkınmasında aldığı rolü daha da güçlendirecek ve arttıracaktır. Türkiye’nin geleceği, üreten ve istihdam yaratan ekonomik büyümededir.  Bu ekonominin kök salacağı alanlarında OSB’ler olduğu asla akıldan çıkarılmamalıdır.   
2018 yılının, 2017 yılında yaşanılan olumsuzlukları aşacağımız, ülkemizdeki birlik-beraberlik, huzur ortamının, siyasi ve ekonomik istikrarın sağlandığı, ülkemizin dünyada etkinliği olan ekonomik bir güç durumuna geldiği bir yıl olmasını diliyor, yeni yılda, ülkemiz ve bütün dünya için güzel gelişmeler yaşanmasını diliyoruz.”
İnegöl OSB’den ücretsiz kolej
İnegöl Mobilya İhtisas Organize Sanayi Bölgesi'nde ücretsiz özel kolej inşaatına başlandı. Kolej 20 bin metrekare alan üzerine kuruluyor ve 14 milyon lira yatırımla OSB sanayicileri tarafından yaptırılıyor.  Okula alınacak toplam 396 öğrenciden herhangi bir ücret talep edilmeyecek. Okulun ismi de güzel: "Özel Bilim Dünyası Okulları."
OSB sanayicileri adına  işadamı Abdullah Ezim proje ile ilgili şu bilgiyi paylaştı: “Bu okullar ağırlıklı teknik eğitim okuludur. Burası bir kolej olacak, ama öğrencinin cebinden para çıkmayacak. MEB'in YÖK ile yaptığı düzenleme ile bu okulumuzdan mezun olan teknik öğrencilere eğitim aldıkları bölümle ilgili üniversitelere girişte kontenjan hakkı tanınacak. Okulumuzun, önümüzdeki eğitim sezonuna açılışı yapılacak."
Özel Bilim Dünyası Okulları Müdürü Ertan Kalkanlı ise şunları söyledi: "Okulumuz 2018-2019 eğitim öğretim yılı itibariyle İnegöl İhtisas OSB'de hizmete başlayacak. Tamamen ücretsiz bir teknik kolej ve akademik koleji bulunan bir kampüs şeklinde olacak. Toplam 12 bin metrekare kapalı alanı var. Burada okulumuzda planlaması bulunan 48 derslik, fizik, kimya ve biyoloji laboratuvarları, bilgisayar destekli kütüphanesi, yaklaşık 800 metrekare kapalı spor salonu, 400 kişi kapasiteli konferans salonumuz, yemekhane ve meslek alanlarına ait uygulama atölyelerimiz bulunacak.”
BOSİAD Endüstri 4.0 Paneli
Bosch ile Bursa Organize Sanayi Bölgesi Sanayicileri ve İş Adamları Derneği (BOSİAD) işbirliğinde "Endüstri 4.0 ve Dijital Dönüşüm" konulu panel düzenlendi. Panelde Bursa Organize Sanayi Bölgesi işadamları ve yöneticilerine; Endüstri 4.0'da günümüzde yapılan çalışmalar ve gelecekte hayata geçirilmesi hedeflenen teknoloji ve uygulamalar aktarıldı. Panelistler şu temel önermeleri ortaya koydular:
* Endüstri 4.0 çözümlerinin, her firmaya uyumlu, kendi özel ihtiyaçlarına uygun çözümler olması gerekiyor.
* Müşteri talepleri firmaları aynı hattan farklı ürünler çıkarmaya zorunlu hale getirdi, firma bu konsepte girmeli.
* Bugünün çözümünün yarın problem olmaması için şimdiden doğru adımları atmak gerekiyor.
* Dijital dönüşüm, üst yönetimden alt kademelere doğru yansıyan bir yaklaşım olmalı.
* Dijital dönüşüm şirketlerde sadece üretim hatlarında değil; hammadde, sevkiyat, bakım, enerji yönetimi, insan kaynakları, satın alma gibi tüm süreçlerle bir bütün olarak değerlendirilmeli.
Adana OSB’ye Mükemmellikte Yetkinlik 4 Yıldız
Türkiye’deki OSB’ler içinde ilk ve tek olan “Mükemmellikte Yetkinlik 4 Yıldız” ödülü kazanan Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi (AOSB) Başkanlığı, yönetim ve denetim kurulu ve çalışanlarının katılımıyla kutlama töreni düzenledi.
AOSB Başkanı Bekir Sütcü, başarının ekip ürünü olduğunu belirterek, “Türkiye'deki küçük ve büyük ölçekli sirketlerin mükemmellik yolculuğunda önemli bir misyon üstlenen KalDer'in (Türkiye Kalite Dernegi) eğitimlerini tamamlayıp, EFQM (Avrupa Kalite Yonetimi Vakfı/ European Foundation For Quality Management) denetimlerinden başarıyla geçerek, ‘Mükemmellikte yetkinlik için tanımlanan 4 yıldız’ ödülünü hak ettik”  dedi. AOSB Başkanlığı’nın en eski çalışanlarından Enerji Müdürlüğü Bakım Onarım Amiri Cumali Algın, EFQM Ceo'su Léon Tossaint imzasını taşıyan "Recognised for Excellence 4 Star (Mükemmellikte Yetkinlik 4 Yıldız) kalite sertifikasını Başkan Sütcü'ye teslim etti.
İhracat, inovasyon ve Ar-Ge üssü;
Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi (ÇOSB)
Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi (ÇOSB) Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Sözdinler, “ÇOSB, katılımcılarına Avrupa standartlarının üzerinde imkanlar sağlayan bir ihracat, inovasyon ve Ar-Ge üssüdür. Tekirdağ’daki 34 Ar-Ge Merkezi’nin yarısının bölgemizde bulunmasını da çok sevindirici bir husus olarak görmekteyiz” diyor. Eyüp Sözdinler, ÇOSB’da yılda 20 milyar dolar ciro gerçekleştirilirken yıllık ihracatın da 3 milyar dolar olduğunu söylüyor. Sözdinler, “Avrupa ülkelerine yakınlığımız ihracatta firmalarımıza ekstra imkanlar sunmaktadır. Geniş bir kara, hava, deniz, demiryolu ulaşım ve lojistik imkanlarına sahibiz. İstanbul’a yakınlığımız ve geniş ulaşım olanaklarımızla İstanbul sanayisinin gelişme hinterlandı içindeyiz” diye konuşuyor. 
240 fabrika, 70 bini aşkın istihdam: ÇOSB, bünyesindeki 36’sı uluslararası yatırımcı olmak üzere 240 fabrikada yaklaşık 70.000’i aşkın çalışanıyla üretime katkı sunuyor. Sözdinler, ÇOSB’un yakın tarihe kadar tekstil alanında daha çok bilinmesine rağmen; kimya, plastik, lastik, kauçuk, elektrik-elektronik, gıda ve özellikle son yıllarda ilaç sektöründe ciddi sayıda işletmenin yer aldığı karma bir organize sanayi bölgesi haline geldiğini ifade ediyor.
“ÇOSB Meslek Yüksek Okulu’nu kurmak istiyoruz”: Eyüp Sözdinler, Bölge’nin nitelikli eleman ihtiyacını karşılamak üzere eğitime verdikleri önemi de vurguluyor: “Türkiye’de örnek olacak bir kampüs alanında inşa ettiğimiz Özel ÇOSB Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin yanı sıra Bölgemiz’de bir Enstitü veya ÇOSB Meslek Yüksek Okulu’nu kurmak istiyoruz. Her yıl 1500 öğrenci olmak üzere yaklaşık 11 yıldır, Çerkezköy ve Kapaklı’daki ilköğretim okulu öğrencilerine teorik ve pratik yangın ve çevre eğitimleri veriyoruz. Ayrıca sosyal sorumluluk anlayışıyla bölgemiz katılımcılarına ve vatandaşlarımıza yönelik konferans, panel ve tiyatro vb. pek çok sayıda etkinlik ve gösterileri ÇOSB Konferans Salonu’nda gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşıyoruz.”
Gelişmiş standartlarda altyapı hizmeti: ÇOSB, bölge sanayicilerine gelişmiş standartlarda altyapı hizmeti veriyor. Başta doğalgaz, elektrik ve su konularında olmak üzere sanayicilerine aksatmadan bu hizmeti vermeye devam eden ÇOSB’un, kurduğu atıksu arıtma tesisinde Bölge işletmelerinden kaynaklanan günlük 80.000 m3 atıksu arıtılıyor. ÇOSB, Bölge Müdürlüğü’nde kurduğu kamera izleme ve scada sistemi kapsamında, günün her saatinde, 300’ü aşkın kamera ile bölgedeki gelişmeleri izliyor ve sorunlara çözüm üretiyor. Ayrıca firmaların elektrik, su ve doğalgaz tüketimlerini ve lokal arızalarını scada sistemi ile izleyip değerlendiriyor. Eyüp Sözdinler, arıtma tesisinde atıksulardan kaynaklanan atık çamurunu yakacak bir tesisi kurduklarını aktarıyor: “Günlük 100 ton kapasiteli bu tesisin de çevre yatırımlarımız adına çok önemli olduğunu düşünüyoruz.”
Eyüp Sözdinler, geçtikleri dönem diktikleri ve bakımlarını gerçekleştirdikleri 100 bin fidan projesinin de çevre adına örnek bir proje olduğunu dile getiriyor: “Önümüzdeki günlerde yeni bir ‘100 bin fidan dikimi’ projemizin olduğunu heyecanla ifade etmek isterim. Ayrıca yeni rekreasyon alanı çalışmalarına başladık. Bölgemiz fabrikalarında çalışan kişilerin çocuklarına yönelik özel bir proje olan ÇOSB Özel Kreş ve Gündüz Bakımevi’nin inşaatını tamamladık, en kısa sürede hizmete açmayı planlıyoruz. Bölgemizde yaşayan insanların faydasına sunulacak yüzme havuzu projemizin ön hazırlıklarını tamamladık, yakında uygulamaya geçireceğiz.
Bu projelerin yanında bir de Data Center projemiz var. Data Center projesi, tüm sanayicilerin verilerini güvenle toplayabileceği ve telekomünikasyon hizmeti alabileceği bir alan olacak.
Ayrıca ülkemiz açısından önemli bir örnek olacak şekilde zihinsel engellilerin istihdamına yönelik Zihinsel Engelliler Korumalı İşyeri Merkezi-ZEKİ projemizin hazırlıklarını sürdürmekteyiz. Bu projemizin uygulamasına en yakın zamanda geçmeyi planlıyoruz. Ülkemiz reel ekonomisine her geçen gün daha fazla miktarda katkı sağlayacak çalışmaların içerisinde olmaktan son derece gururluyuz. Bu vesileyle güzel ülkemizin ve kıymetli vatandaşlarımızın daha refah dolu günlere erişmesi temennisiyle, tüm sanayicilerimize bol kazançlı günler diliyoruz.”
Gebze Güzeller OSB’de GTO ve GENÇSİAD’dan Sanayide 4.0 Paneli
Gebze Ticaret Odası ve GENÇSİAD tarafından ‘Sanayide 4.0’ konulu panel, Gebze Güzeller OSB Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Panele Gebze Kaymakamı Mustafa Güler, Gebze Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Nail Çiler, Gebze Teknik Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Haluk Görgün, GENÇSİAD Başkanı Adnan Kılıç, alibaba.com Türkiye İş Ortağı Genel Müdürü Orkan Aytulun, Eski Hannover Ticaret Ateşesi M. Kudret Ceren, MÜSİAD Gebze Şube Başkanı Nihat Yıldırım, TÜKSİAD Başkanı Nurettin Aslantürk, AK Parti Dilovası İlçe Başkanı Osman Akbulut ile çok sayıda davetli katıldı.
Gebze Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Nail Çiler, “Sanayi 4.0 ve E-Ticaret’te Gebze’nin Rolü” konulu sunumunda, “İş dünyasında Gebze Süper Ligde’dir. Artık yeni dönemin başlaması zorunlu bir hale geldi. Sanayi 4.0 ile hayatımıza artık akıllı makineler giriyor. 365 oda arasında ilk olarak GTO standında bunlar konuşuldu. Sanayi 4.0 için şimdiden önlem almalıyız. Her şey daha akıllı hale gelecek. Sanayi 4.0’ı akıllı makineler devri olarak tanımlayabiliriz. E-ticaretin toplam ticaret içerisinde payı yüzde 2. E-ticaret kavramı ile artık dünyanın her yerinde aynı işi yapanlar bizim rakibimiz. Artık işletmelerde akıllı makineler devreye girecektir. Bilgisine, deneyimine, cesaretine güvenen işadamlarına diyoruz ki bu bölge bu altyapıya müsait” diye konuştu.
KOBİ’lerin devlerle dördüncü randevusu
Savunma Sanayii Müsteşarlığı himayelerinde ve OSTİM Savunma ve Havacılık Kümelenmesi Derneği (OSSA) organizatörlüğünde gerçekleştirilen Savunma ve Havacılıkta Endüstriyel İşbirliği Günleri’nin (ICDDA) dördüncüsü için hazırlıklar devam ediyor. İlki 2013’te düzenlenen, sektörün küresel aktörleriyle KOBİ’leri buluşturan etkinlikte, 2018 heyecanı yaşanıyor. Firmalara; ikili iş görüşmeleri, mevcut iş ilişkilerini geliştirme, yeni iş ilişkileri oluşturma, sektörün karşılaştığı problemleri ve olası çözümleri keşfetme fırsatı sunan etkinliğin dördüncüsü, 23-25 Ekim 2018’de, Ankara’da, Hacettepe Beytepe Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilecek.
OSSA Yönetim Kurulu Başkanı Mithat Ertuğ, ICDDA’nın, düşük maliyetlerle KOBİ’lere yüksek profilli firmalarla görüşme imkanı sunduğunu söyledi. Ertuğ, yerli ve yabancı birçok firmanın etkinliğe olan ilgisinin arttığını kaydetti: “Yurtdışından AIRBUS DEFENCE AND SPACE, BOEING, DASSAULT SYSTEMS, EADS, LEONARDO GROUP, LOCKHEED MARTIN, MBDA, NAVANTIA, ROLLS ROYCE, SIKORSKY, THALES gibi birçok önemli firmanın yanı sıra; yurt içinden ASELSAN, HAVELSAN, FNNS, İSTANBUL TERSANESİ, MKEK, OTOKAR, ROKETSAN, TAI, TEI gibi ana sanayi firmalarımız ile pek çok sanayicimiz katılım göstermiştir.”
BAYOSB’den mesleki ve teknik eğitime destek
Kamu kurum ve kuruluşlarının da desteklediği ‘Makineci Turgutlu’ adı altında yürütülen kümelenme çalışmaları sonucunda tüm paydaşlar tarafından “Turgutlu Makine Kümesi İyi Niyet Protokolü” imza altına alınmıştı. Bu kapsamda mesleki ve teknik eğitimin desteklenmesi amacıyla Celal Bayar Üniversitesi Hasan Ferdi Turgutlu Teknoloji Fakültesi Mekatronik Mühendisliği öğrencileri; BAYOSB Fahrettin Selçik Mesleki Eğitim Merkezi Hidrolik Pnömatik Laboratuvarı’nda “Hidrolik-Elektrohidrolik ve Pnömatik-Elektropnömatik Sistemler” eğitimini uygulamalı olarak gerçekleştirdi.
Ayrıca; üniversite, öğrenciler ve sanayicileri bir araya getirmek amacıyla BAYOSB katılımcılarından Birim Makina San. ve Tic. A.Ş.’ye işyeri gezisi/ziyareti yapıldı. Bağyurdu Organize Sanayi Bölgesi (BAYOSB) Bölge Müdürü Figen Akdemir; “Paydaşlardan biri olarak imzaladığımız iyi niyet protokolü; Bağyurdu Organize Sanayi Bölgesi olarak, mesleki ve teknik eğitime büyük önem verdiğimizin bir göstergesi olmuştur” dedi.
Türkiye’nin en büyük Organize Sanayi Bölgesi; 
Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi (GAOSB) hızla büyüyor
Türkiye’nin en büyük Organize Sanayi Bölgesi; 43 milyon 250 bin metrekarelik alanı, 5 bölgesi ile Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi (GAOSB), 5. Sanayi Hamlesi’ni tamamladı ve hızla büyümeye devam ediyor.
Gaziantep OSB Yönetim Kurulu Başkanı  Deniz Köken, gücüne güç katarak büyümeye devam eden GAOSB’nin, kuruluşu, yapısı, projeleri ve çalışmalarının yanı sıra Gaziantep ve Türkiye genelinde yaşanan sosyo-ekonomik gelişmeleri takip eden, bu değişime, gelişime ayak uydurabilen dev bir mekanizma olduğunu söylüyor.
Deniz Köken, sanayide yatırımların hız kesmeden devam ettiğini kaydediyor: “Gaziantep sanayisi artık Türkiye’de 1 numara haline geldi. 960 firmamız faaliyettedir. 5 bölgedeki firmaların tamamının faaliyete geçmesi durumunda çalışan sayımız 200 bini geçecektir. Ekonomide yaşanan olumsuzluklara rağmen en fazla ihracat yapan iller arasında Gaziantep olarak 5. sıradaki yerimizi koruduk.”
Deniz Köken, “2018’de de yine her zaman olduğumuz gibi; sanayicimizin inancı ve desteğiyle hep bir adım önde, her zaman kararlı ve başarılı bir OSB olacağız. Artan rekabet gücümüzle dünya ekonomisinde bir basamak daha atlamış, büyümeye ayak uydurmuş, her zaman adından söz ettirmeyi başarmış bir OSB olarak yolumuza devam edeceğimiz inancında ve kararlılığındayız” diye konuşuyor.
Kalitesi tescilli OSB: Deniz Köken, güçlü bir Türkiye için daha yenilikçi ve katmadeğeri yüksek ürünler üreten OSB’nin şart olduğuna değiniyor ve bu doğrultuda kalitelerini tescillediklerini dile getiriyor: “Türkiye’nin göz bebeği olan sanayimizin ve müdürlüğümüzün kalitesini TSE ile yapmış olduğumuz çalışmaların ardından  ‘İSO 9001:2015 Kalite Yönetim Sistemi Belgesi’ ve GAOSB Atık Su Arıtma Tesisimiz İçin aldığımız ‘ISO 14001:2015 Çevre Yönetim Sistemi Belgesi’ ile tescilledik.”
Deniz Köken, yürüttükleri çalışmaları ve projeleri ise şöyle özetliyor:
“l Sanayicimize kalifiye eleman yetiştirebilmek amacıyla GAOSB olarak 2013 yılında Özel GAOSB Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ni hizmete açtık. 1180 mevcutlu, 48 derslikli, 16 laboratuvarlı dev bir kompleks kurduk. Yemekhanesi, reviri, kütüphanesi kantini ve yurduyla tamamen örnek bir projedir. Öğrencilerimiz özel okulda okuyor, fakat bütün masrafları OSB tarafından karşılanıyor. İlk mezunlarını vereceğimiz okula ek bina olarak Gaziantep Mesleki Eğitim Kompleksi Binası’nı hizmete açtık. Teorik ve pratikte öğrencilerimiz bu yeni tesisle mesleki anlamda bir adım daha önde olacaklar.
* Çalışan annelerimiz için Özel GAOSB Kreş’i, 2013 yılında hizmete açmış bulunmaktayız.
* Daha yeşil bir OSB için kolları sıvadık. Çamurdan enerji üreteceğiz. GAOSB’de evsel ve endüstriyel atıklardan enerji üretmek amacıyla bir tesis kurulacak. Proje aşamasındayız. Evsel ve Endüstriyel Atık Su Arıtma Tesisi Akışkan Yataklı Çamur Yakma ve Enerji Elde Etme Tesisi yaptırmak amacıyla bir ihale açtık. İhale sürecimiz değerlendirme aşamasında. Kurulacak tesisimiz iki etaptan oluşacak, toplam 240 ton/günlük çamur yakma kapasitesine sahip olacak. Önemli bir yatırım. Bu tesis sayesinde hem enerji ihtiyacımızın bir kısmını karşılayacağız hem de daha temiz bir çevre oluşturacağız. 11 milyon Avro tutarındaki yatırımımız 4.5 yılda kendini amorti edecek. Diğer OSB’lere örnek olacağız. 2018 yılının sonunda projemizi hayata geçireceğiz.
* Gaziantep-Ankara hızlı tren projesine dahil olduk. Hızlı tren, OSB’nin içine kadar gelecek. Bu lojistik hamle, buraya hayat verecektir. Devlet Demir Yolları ile görüştük, hızlı trenin GAOSB içine girişi onaylandı.
* Gaziantep Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü’nce bölgede yaşanan yangın ve afet durumlarına daha hızlı ve etkili müdahale edebilmek için Bölge Müdürlüğü teknik ekibi tarafından projelendirilen Merkez İtfaiye Binası hizmete açıldı.”
Türkiye’nin Global Tedarik Merkezi; İMES
Türkiye’nin önemli kilometre taşlarından İMES, dünyada yaşanan teknolojik gelişmeleri yakından takip ederek hayata geçiriyor. İMES’in küresel ticaret sistemine hızla ayak uydurduğunu belirten İMES Sanayi Sitesi Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Akar, yakın zamana kadar ağırlıklı olarak yan sanayinin makine yedek parça ihtiyacını karşılayan İMES sanayicisinin, değişen dünya düzenine uyum sağlaması, hızla küreselleşen ekonomik pazarların getirisi ve gelişen vizyonuyla yedek parça üretmenin yanı sıra makine üretmeye ve ihraç etmeye de yöneldiğini anlatıyor.
Kemal Akar, “Türkiye ve bölge ülkelerinde yapılan çalışmalar neticesinde, hedeflerine hep bir adım daha yaklaşan İMES, sanayiye yönelik talep ve ihtiyaçlarda artık sadece ülkemizin değil, ihracat yaptığı 100’den fazla ülkenin tedariklerini karşılayan global bir merkez haline gelmiştir. İstanbul’un merkezinde on binlerce çeşit sanayi ürününün aynı anda bulunabileceği tek adres İMES Global Tedarik Merkezi’dir. İMES olarak 40 yılı aşkın süredir, başta sanayicimize olmak üzere, ülkemiz ve milletimize karşı her zaman sorumluluk bilinciyle hareket ediyor, Türkiye'yi başarıya taşıyacak projelerin mimarı olma gayesiyle çaba sarf ediyoruz” diye konuşuyor.
Kemal Akar, “Türkiye’nin gözde sanayi sitelerinden biri olan İMES Sanayi Sitesi’nde faaliyet gösteren 50 farklı sektördeki 1150 firmamızın ihtiyaçlarına göre çözüm üretmekte, üretim faaliyetlerinin verimli bir şekilde yürütülmesi için gerekli olan alt ve üst yapıyı sorunsuzca sanayicimize sunmaktayız. Sunduğumuz hizmetlerle İMES’i daha iyi noktalara taşıma, sanayimize değer katma ve her zaman İMES’te bulunmanın ayrıcalığını yaşatma çabası içerisindeyiz” açıklamasını yapıyor.
Daha önce küçük atölyeciler olarak faaliyet yürüten İMES sanayicilerinin, vizyonuyla geliştirdiği teknik altyapısı, teknolojiyi iyi kullanması, bünyesinde istihdam ettiği işçi, yetişmiş eleman, mühendis kadrolarını nicelik ve nitelik olarak artırmasıyla daha kurumsal bir yapı kazandığını, yurtdışına hizmet verebilir ve uluslararası rekabete dayanabilir hale geldiğini aktaran Kemal Akar, bu noktada İMES’in yönetim tarzının da değişime uyum sağladığını söylüyor: “İMES’te büyük değişimler yaşanıyor ve yaşanan gelişim ve değişimde de farklılaşan yönetim tarzımızın küçük de olsa katkısı olduğunu bilmek bizleri ayrıca mutlu ediyor. Yönetim vizyonumuz çerçevesinde, katılımcılarımızın istek ve beklentilerine uygun, çevreye ve insana saygılı, dünün deneyimlerinin ışığında kalıcı ve örnek sanayi modeli oluşturmak için gayret ediyor, marka değerimizi yükseltmek için çalışıyoruz.”
Kemal Akar, İMES Yönetimi olarak sanayicilerine sundukları altyapı hizmetlerinin yanı sıra firmaların yaşamlarına katmadeğer sağlamak gayesiyle İMES’i sektöründe bilinir bir konuma getirmek için çaba sarf ettiklerini kaydediyor: “Bu doğrultuda sanayicilerimizin pazar araştırmaları ışığında ihracatını artırması ve yeni pazarlara açılmasına katkı sağlamak adına İMES Sanayi Sitesi Yönetimi olarak, birçok yurtiçi ve yurtdışı fuara İMES İnfo Standımız ile katılıyoruz. İMES’imizin tanıtımının yanı sıra sanayicilerimiz tarafından verilen katalog ve broşürleri dağıtıyor, pazar potansiyeli ve müşteri tercihleri hakkında bilgi sahibi oluyoruz. Fuar sonrasında da aralıksız çalışmalarımıza devam ederek, İMES Standı’nı ziyaret eden firmaların taleplerini sektörlere uygun olarak sanayicilerimize ulaştırıyoruz.”
Yüzde 100 doluluk oranına sahip İMES Sanayi Sitesi’nde bugün satılık ve kiralık üretim alanı bulunmuyor. Daha büyük fabrikalara taşınan sanayicilerin işyerlerinde birkaç gün geçmeden yeni katılımcıların üretime başladığını aktaran Kemal Akar, bünyelerinde bulunan Ümraniye İMES Mesleki Eğitim Merkezi ile de gençlerin meslek sahibi bireyler olarak yetişmeleri için emek sarf ettiklerini ve sanayicilerinin nitelikli eleman ihtiyaçlarını karşıladıklarını dile getiriyor.
Demir çeliğin nabzı DES Sanayi Sitesi’nde atıyor
Demir çelik sektörünün kalbi; DES Sanayi Sitesi, 180 bin metrekaresi kapalı olmak üzere toplam 362 bin metrekare alan üzerine kuruldu. 1500 tane (100 m2’lik) prefabrik modülden oluşan DES Sanayi Sitesi’nde 850 işyeri faaliyet gösteriyor ve 5 bin kişiye istihdam sağlanıyor.
DES Sanayi Sitesi Yönetim Kurulu Başkanı Muammer Öztürk, yürüttükleri projelerle DES Sanayi Sitesi’nin demir çelik sektörünün cazibe merkezi olduğunu söylüyor. Öztürk, “1985 yılında Perşembe Pazarı ve Kasımpaşa’da başlatılan yıkımlardan mağdur olan esnafın birleşerek kurduğu DES Sanayi Sitemiz, 5000’e yakın çalışanı ve bağımsız bölümlerden oluşan işyerleriyle Kooperatifimiz’in mülkiyetinde bulunan 12 adet banka, 70’e yakın sosyal tesis, camii ve otoparkı ile Türk ekonomisine hizmet vermektedir” diyor.
DES’in marka değerini artıran projelere ağırlık verdiklerini ifade eden Muammer Öztürk, yeni dönem projelerini şöyle özetliyor:
“2017 yılında Yönetim Kurulu’nun Genel Kuruldan aldığı yetki doğrultusunda site içerisinde yer alan 4 adet büfe yerinde yapılan imar değişikliği doğrultusunda 22 adet 100 m2 işyerinden 16’sını tamamlayarak kiraya verdik. 6 adet işyerinin inşası 2018 yılında tamamlanarak kiraya verilecektir.
1 Eylül 2017 tarihinde kira müddeti dolan benzin istasyonumuz yapılan ihale neticesinde çok iyi şartlarla kiraya verilmiştir.
2017 yılında Genel Kurul’dan alınan yetki doğrultusunda mevcut idari binamızın üstüne bir ilave kat atılarak 465 kişilik çok amaçlı toplantı salonu ve 10 adet ofis binası yapılacaktır.
Daha önce belediyeye terk edilen (100 m2 bazında) işyeri önü/arkası 35 m2 yerlerin dükkan sahiplerine kazandırılması çalışmasının işlemleri Dudullu Organize Sanayi Bölgesi tarafından tamamlandı. İşlemler bitince ortaklarımıza bildirim yapılacaktır.”
Altyapı ve üstyapı tamam
İstanbul’da demir çelik sektörünün en önemli ticaret merkezlerinden olan DES Sanayi Sitesi’nin altyapı ve üstyapıda eksiği bulunmuyor. Son yıllarda çevresel düzenlemelere önem verdiklerini belirten Öztürk, Dudullu OSB işbirliğiyle blok aralarında yeşil alanların düzenlemesini yaptıklarını ve düzenli bakım hizmeti verdiklerini aktarıyor.
DES Ticaret Merkezi yüzde 100 dolu
Yeniliklere kolay adapte olan ve değişime uyum sağlayan DES’in en önemli yapılarından birini, yüzde 100 doluluğa ulaşan DES Ticaret Merkezi oluşturuyor. 9 bin metrekare büyüklüğündeki Merkez’de; DES Yönetimi, 24 bağımsız ofis, 8 banka, park yeri, arşiv, depolar ve restoran bulunuyor.“
Yerli otomobil” projesinin üretim üssü olmaya aday Eskişehir çağırıyor: Haydi babayiğitler üretime
EOSB yerli otomobil üretimi için 5 milyon metrekarelik alan ve test pisti tahsis etti: İlk yerli otomobil Devrim başta olmak üzere; Türkiye’nin ilk araba, uçak, kamyon, gemi vb. taşıt motorlarının üretildiği Eskişehir şimdi de “Yerli Otomobil” projesinin üretim üssü olmaya talip. 32 milyon metrekare kurulu alanıyla Türkiye’de kurulan 3. sanayi bölgesi Eskişehir Sanayi Odası Organize Sanayi Bölgesi (EOSB), Türkiye’nin Otomobili Ortak Girişim Grubu (babayiğitler) için toplamda 5 milyon metrekarelik alan ve kullanıma hazır test pisti tahsis ettiğini açıkladı.
Havacılık ve raylı sistemlerde üretim yapan nitelikli yan sanayiye ve yetişmiş insan kaynağına sahip olan Eskişehir, “Yerli Otomobil” projesinin üretim üssü olmaya aday oldu. Eskişehir Sanayi Odası Organize Sanayi Bölgesi (EOSB) Yönetim Kurulu Başkanı Nadir Küpeli, “babayiğitler”i yerli otomobil üretim için Türkiye’nin ihracatta teknoloji oranı en yüksek kentine, Eskişehir’e davet etti. Zorlu, Anadolu, BMC, Turkcell ve Kıraça Holding’in yönetim kurulu başkanlarına birer mektup gönderen Küpeli, 5 milyon metrekarelik alan ve test pistini otomotiv sanayine tahsis edeceklerini belirtti.
Otomotiv üretimi için nikel maden rezervi ve mobil lojistik imkanı: Yerli otomobil için Eskişehir sanayisinin vizyonuna ve tecrübesine güvendiğini belirten Başkan Küpeli, “Devrim arabasını yapmış bir neslin çocukları olarak, Eskişehir sanayisinin yerli otomobil üretimi için gerekli altyapıya ve vizyona sahip olduğuna eminiz. İlk yerli otomobilin üretimi için otomotiv sanayisine 5 milyon metrekarelik bir alanı ve test pistini tahsis edeceğiz. Ankara Yolu üzerinde, birinci kampüse 6 kilometre uzaklıkta olan karşılıklı iki bölgeden birini ‘Otomotiv Sanayi İhtisas OSB’ olarak ayırdık. Eskişehir’in sanayide Türkiye’nin lokomotif kentlerinin başında geldiğini hepimiz biliyoruz. Kentimiz, ulaşım (özellikle raylı sistemler) ve altyapı açısından Türkiye’nin tüm merkezlerinin kesiştiği bir kavşak noktası olma özelliğine sahip ve mobil lojistik imkanı sunuyor. Bunun yanında elektrikli araçların üretiminde kullanılan nikel maden rezervine de sahip olan kentimiz, yerli otomobil üretimi için Ar-Ge ve inovasyon, uygun yan sanayi yaratılması, mesleki eğitim desteği, bilabedel arsa temini, uygun altyapı inşası gibi temel konularda destek ve maliyet avantajları yaratıyor. Ayrıca üretilecek araçlar için test pisti gerekmektedir. Bu noktada verilmesi planlanan bölgenin hemen yanında kullanılmayan uçak pisti çeşitli yasal düzenlemeler sonrası otomobil testleri için uygun bir zemin olacaktır” dedi.
260 milyon TL’lik yatırım hedefi: EOSB’nin 2017 yılı değerlendirmesini de yapan Küpeli, “2017 yılında 1.5 milyon dolar olan ihracat rakamımızın 2018’de 1.7 milyon dolara yükselmesini bekliyoruz. Şu anda 42 bin seviyelerinde olan istihdam rakamlarımızı ise yeni bölgenin faaliyete geçmesiyle 43 bin seviyelerine yükseltmeyi hedefliyoruz.  2017 yılının ilk üç çeyreğinde toplamda 41 milyon TL’lik bir yatırım gerçekleştirdik. 2018 yılında bu yatırım miktarımızı 260 milyon TL’ye yükseltmeyi planlıyoruz. 2023 yılı hedeflerimiz ise Türkiye’nin gelecek hedefleriyle doğru orantılı olarak 25 milyar dolar ciro üreten, 5 milyar dolar ihracat yapan bir kent olmak ve bin 500’ü Ar-Ge çalışanı olmak üzere 65 bin kişiye istihdam sağlamak” dedi.
Milli Yüksek Hızlı Tren Projesi
“Milli Yüksek Hızlı Tren Projesi” hakkında da açıklamalarda bulunan Küpeli; “Türkiye’nin ilk yüksek hızlı trenini yine Eskişehir’de üreteceğiz. Üretimi Türkiye Lokomotif ve Motor Sanayi A.Ş. (TÜLOMSAŞ) tarafından yapılacak. Üretim, 3 etaptan oluşacak ve ilk etapta 20 YHT, ikinci etapta 60 YHT, üçüncü etabında ise 16 YHT üretilecek. EOSB bünyesindeki Raylı Sistemler Kümemiz ile sürecin içinde, tam destekle yer alacağız. Teknoloji transferi sonrasında, bölgemizdeki sanayicilerimiz ile birlikte yazılımından kumandasına, cer sisteminden montajına kadar tüm süreçleri yerli üretim olarak yapacağız” dedi.
“Endüstri 4.0 için hazırlanıyoruz” diyen Küpeli, 2018 yılı hedefleri arasında; çevreyi korumak ve yenilenebilir enerji sağlamak adına; atık yakma tesisi, 1MW güneş enerji santrali, rüzgar tribünü gibi önemli projeleri bulunduğunu anlattı: “Teknik kolej, kreş, meslek kazandırma ve geliştirme merkezi, gelecek için sanayi enstitüsü kurarak eğitim alanına da yatırımlarımız olacak. Demiryolu hattı, İmişehir-OSB bağlantı yolu, 2 milyon metrekare küresel yatırımcı için üretilecek arsa, yeni KOBİ OSB, GYO şirketi, yurtdışında ihracat ofisleri, teşvik ve destek Ofisi, üye ilişkileri ofisi, ESO OSB akıllı üye kartı, esoexpo.com E-İhracat ve Dış Ticaret Portalı gibi önemli projeleri de hayata geçireceğiz.”
Yerli otomobil için büyük işbirliği: “Eskişehir Yerli Otomobil Platformu: EYOP” kuruldu
Yerli otomobilden yüksek hızlı trene; Eskişehir sanayisi göreve hazır: Yerli otomobil için önce üretimi gerçekleştirecek babayiğitlerle görüşme sonrasında 5 milyon metrekarelik alan ve test pisti tahsisi gerçekleştiren EOSB Yönetimi, şimdi de Eskişehir’deki iş dünyasının temsilcileri ile bir araya gelerek “Eskişehir Yerli Otomobil Platformu: EYOP”u  hayata geçirdi. Platformda şimdilik; Eskişehir Sanayi Odası (ESO), ESO Organize Sanayi Bölgesi (EOSB), Eskişehir Ticaret Odası (ETO), Eskişehir Ticaret  Borsası (ETB), MÜSİAD, ESİAD, TÜMSİAD, ESGİAD, Eskişehir Genç Girişimciler Kurulu yer alıyor.
EYOP ile ortak irade sağlanacak: “Eskişehir’de yerli otomobilin üretimi noktasında atılan önemli bir adımın “Eskişehir Yerli Otomobil Platformu: EYOP” olduğunu vurgulayan Küpeli, platformun ortak irade oluşturulmasını arzu ettiklerini söyledi.
Kayseri OSB’de Bosna açılımı;  Türk Ticaret Merkezleri önem kazanıyor
Bosna Hersek Brçko Distrikt Başbakanı Damir Bulçeviç, Brçko Distrikt Meclis Başkanı Esad Kadriç, Brçko Üniversitesi Ekonomi Fakültesi Dekanı Srdan Laliç, Bosna Hersek Brçko Distrikt Bölgesi Ekonomi Kalkınma Dairesi Başkanı Pero Gudeljeviç, Kayseri Organize Sanayi Bölgesi’ni ziyaret etti. Bosna Hersek ve Türkiye arasındaki ticari ve sınai ilişkilerin gelişmesi konulu gezide, işbirliklerinin iki ülke ekonomisine de olumlu katkılar sağlayacağı belirlendi.
Kayseri OSB Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Nursaçan; "Kayseri OSB Türkiye'de yer alan 320 OSB arasında ilk 10 sıradadır. Kayseri OSB, 1200'ün üzerinde işletme, 70 bin çalışan, 150 km asfalt bölünmüş yol, 450 km fiber altyapı ile örnek bir Organize Sanayi Bölgesi’dir. Kayseri OSB’nin dış ticaret ile gelişeceğine inanıyoruz. Türk Ticaret Merkezleri’nin sayısının artması ile Kayseri'nin ticaret merkezi olma özelliği daha da gelişecek. Bosna Hersek'te kurulacak olan merkezin Avrupa ülkelerine açılacak bir kapı olacağına inanıyoruz. Dubai ve Bosna Hersek'te açılacak olan Türk Ticaret Merkezleri öncelik verdiğimiz bölgelerdir” diye konuştu.
Bosna Hersek Brçko Distrikt Başbakanı Damir Bulçeviç; Kayseri gibi gelişmiş bir sanayi şehrini ve Kayseri OSB’yi tanımaktan ve burada bulunmaktan duyduğu memnuniyeti belirterek, Brçko'nun Avrupa'ya açılan bir kapı olduğunu, ilişkilerin güçlenmesi ve kurulması planlanan Türk Ticaret Merkezi için üzerlerine düşen ne varsa yapılacağını kaydetti.

Yorumlar (0)