banner565

banner472

banner458

banner457

Bilimin bölgesel dönüştürücü gücü; Antalya Bilim Üniversitesi

Antalya merkezli Bölge, ‘Sanayi, Turizm ve Tarım’ sektörlerinin iç içe geçerek büyüdükleri bütünsel bir ekonomik yapı oluşturuyor. Bu ekonomik yapıya bilimin dönüştürücü ve yükseltici dinamiğini aşılayan kurumlardan biri de Antalya Bilim Üniversitesi’dir.

ÜNİVERSİTE 01.08.2018, 08:51 01.08.2018, 18:23
6158
Bilimin bölgesel dönüştürücü gücü; Antalya Bilim Üniversitesi

Antalya Bilim Üniversitesi (ABÜ) 2010 yılında Antalya’nın Döşemealtı Bölgesi’nde kuruldu. Üniversitede bugün beş fakülte, on üç bölüm, dört meslek yüksekokulu programı, iki enstitü ve bir sürekli eğitim merkezi bulunuyor; 3.000 aktif öğrenci ve 200 akademisyen ile üniversite sürdürülebilir bölgesel kalkınmanın öncü dinamiklerinden biri olarak işlev görüyor. ABÜ’yü okurlarımızla buluşturmak için Rektör Prof. Dr. İsmail Yüksek ile görüştük.
Rektör İsmail Yüksek, üniversitenin bölgesinde lider ‘Vakıf  Yükseköğretim Kurumu’ olma yolunda olduğunu, bu liderliği, eğitimde kaliteyi yükselterek ulusal boyutta bir öneme taşımayı hedeflediklerini belirtiyor. Bunun için uygulanan programlar ile ‘Girişimci Yenilikçi Üniversite’ endeksinde hızla yukarılara çıkmak, kurumsal prensip haline getirilmiş.

İngilizce eğitim avantajı
Yüksek, şu genel değerlendirmeyi yapıyor: “Öğrencilerimizin, Antalya Bilim Üniversitesi’nden mezun oldukları zaman kendi kariyerlerini yönlendirecek konuma gelmeleri ve çalışacakları sektörde rakiplerinden bir adım önde olabilmeleri için emek veriyoruz. Akademik kadromuzu kaliteli isimlerden oluşturmaya çok özen gösteriyoruz. Ayrıca bana göre en önemli noktalarımızdan biri de eğitim dilimizin yüzde yüz İngilizce olması. Bu bizi kesinlikle çok avantajlı ve ayrıcalıklı bir konuma getiriyor. İngilizce eğitim anlamında alanında uzman kişiler ve programlar ile çalışmaktayız. İkinci olarak gördüğüm en büyük avantajımız ise Antalya şehri. Akdeniz’in turizm, ticaret ve tarım merkezi, dünyanın birçok noktasına olan alternatif ulaşım imkanlarıyla gerçek anlamda bir küresel şehir. Antalya’da, öğrenciler kariyerlerinin başlangıcına doğru bir adım atabilmektedirler.”

Endüstri 4.0 perspektifi
Rektör İsmail Yüksek’e öğrenci profilini sorduğumuzda şu bilgiyi paylaşıyor: “Günümüzde öğrenci profili güncel teknoloji ile birlikte çok hızlı değişmektedir. Gelişen ve dönüşen dünyaya ayak uyduramayan bireyler hayatın içinde kendilerine yer bulmakta  zorlanmaktadırlar. Bu nedenle multi-disipliner yaklaşımlar ile gerçek hayata dair projeler üretmek, onları hayata daha iyi hazırlamaktadır. Endüstri 4.0, Blockchain gibi güncel teknolojinin takip edildiği dersler müfredata hızla dahil edilmektedir. Türkiye’de bu dersleri ilk veren üniversiteler arasında yer almaktayız. Aldıkları seçmeli dersleri düzenlerken öğrencilerimizin farklı disiplinlerden ders almaları teşvik edilmektedir. Antalya Bilim Üniversitesi olarak tercih edilirlikteki düzeyimizi ön plana çıkartmak için aday öğrenci profilimizin bileşenlerini ve güncelliğini takip ediyoruz.”

Ara eleman boşluğunu gidermek
Rektör İsmail Yüksek, Antalya Bilim Üniversitesi olarak 2018-2019 Tercih Dönemi’nde Mühendislik Fakültesi’nin altında Makine Mühendisliği’ni açtıklarını belirterek, bölgede  ara eleman ihtiyacına katkıda bulunmak için Adalet Meslek Yüksekokulu, Aşçılık Meslek Yüksekokulu, İnşaat Teknolojisi Meslek Yüksekokulu ve Bilgisayar Programcılığı Meslek Yüksekokulu programlarını açmakta oldukları bilgisini paylaşıyor.  Yüksek, öte yandan “El-Ba Havacılık Enstitüsü ile birlikte Sivil Havacılık ve Uzay Programcılığı bölümünü açtık. Önümüzdeki yıllarda ise Diş Hekimliği Fakültesi başta olmak üzere Sağlık Bilimleri alanında bölümleri de faaliyete geçirmek için çalışıyoruz” diyor.

Sanayi ve ticaretle işbirlikleri
Üniversite-sanayi ve buna ek olarak kamu işbirliği, artık üniversitelerin bekası için her geçen gün daha da önem kazanıyor. Antalya Bilim Üniversitesi’nin, Antala OSB’ye yakınlığı önemli bir avantaj. Rektör İsmail Yüksek’e günümüzün en önemli kalkınma sorunlarından olan üniversite-sanayi işbirliğini soruyoruz, aldığımız cevap şu oluyor: “Teknoloji Transfer Ofisimizin koordinasyonu sayesinde 2 yıldan beri AOSB’de bulunan şirketler ile özellikle ArGe ve inovasyon konusunda önemli protokoller imzaladık. Öğrencilerimiz bitirme projelerini AOSB şirketlerinin Ar-Ge Proje konularından seçerek yapabilmektedir. Öğretim üyelerimiz, öğrenci ve araştırma görevlilerinden kurdukları proje takımları ile sanayinin projelerine çözüm üretebilmektedir. Bu çalışmalar neticesinde öğrencilerimiz daha eğitimlerini sürdürürken iş bulma fırsatı da yakalamaktadırlar.
Üniversite-sanayi-kamu işbirliklerimiz arasında Antalya Valiliği, Belediye Başkanlıkları, Antalya Ticaret Odası ile de ortak projelerimiz devam etmektedir. Türkiye’nin ilk Endüstri 4.0 projelerinden biri olan ve ATSO için yapılan araştırma üniversitemiz tarafından teklif edilmiş ve bu çalışma ile önemli bir katkı sağlanmıştır.  Bu araştırma Türkiye için de örnek bir çalışma olarak gösterilmektedir. Bunun yanında sivil toplum örgütleri ile de üniversitelerin işbirliklerinin de sağladığı katkılar göz ardı edilmemelidir. Bu kapsamda ANSİAD, ANTGİAD başta olmak üzere birçok STK ile de ortak çalışmalarımız devam etmektedir. Örnek olarak ANTGİAD ile EXPO-ANTALYA’yı yeniden hayata geçirecek iş modelleri üzerine yaptığımız araştırma da yine şehrimize ve ülkemize önemli katkılar sağlayacağı değerlendirilmektedir. ANSİAD Girişimcilik Günleri kapsamında da bölgemizde bulunan birçok kurumla inovasyon ekosisteminin güçlendirilmesine yönelik birçok faaliyet düzenlenmektedir. Savunma sanayi şirketlerine yönelik hazırladığımız program ile de yakında bu alanda önemli araştırma ve projelere imza atabileceğimizi değerlendiriyorum.”

Teknopark projesi
Antalya OSB’ye kurulacak Teknoloji Geliştirme Bölgesi'nin Kurucu Heyet Protokolü imzalandı, Üniversite ve OSB bu konuda uyumlu çalışma içindeler.  Bu kapsamda AOSB ve Antalya Bilim Üniversitesi arasındaki duvar kalkıyor.
“Organize Sanayisi olan Üniversite, Üniversitesi olan Organize Sanayi” sloganı ile Türkiye’de ilk olacak yeni bir modelin tasarımı yapılıyor.  Oluşturulacak ekosistem sayesinde üniversitenin ve ülkenin tüm öğrencileri ve diğer tüm paydaşları bu sistemden yararlanabilecek.

24 saat yaşayan kampüs
Fiziki altyapı ve kampus yaşamı hakkında bugünkü durumu tanımlamasını istediğimiz Rektör Yüksek, şöyle bir çerçeve veriyor: “’24 Saat Yaşayan Bir Kampüs’ olmak hedeflerimizden biri. Bunun için mevcut alt yapımızı güçlendirmek için çalışıyoruz. Şu anda ikinci bir eğitim binamız ve öğrenciler için sosyal bir alan için inşaatlarımız sürmekte. Bu alanın içinde spor alanları, kafe ve öğrencilerin vakit geçirebileceği mekanları yapacağız.
Ayrıca ‘Sürdürülebilir Yeşil Kütüphane’ projemiz var. Bu proje ile hem öğrenci hem de çevre dostu bir kütüphaneyi üniversitemize ve bölge halkına kazandıracağız.
Üniversitemizde kaliteli bir İngilizce eğitimi alan öğrencilerimizi yurtdışı eğitimlerini tamamlamaları için de desteklemeyi sürdürüyoruz. Bu nedenle Uluslararası Öğrenci ve Programlar Ofisi’miz sistemli bir şekilde çalışmaktadır. 13’ten fazla ülke ile ikili anlaşmalarımız mevcuttur. Hukuk Fakültesi için Fribourg Üniversitesi ile Swiss Mobility anlaşmamız mevcut ki bu Hukuk Fakültesi için çok önemli bir değişim programıdır. Yine Mühendislik Fakültesi için İtalya, Almanya, Portekiz gibi ülkelerdeki önemli üniversitelerle anlaşmalarımız, Ukrayna’da bulunan National Aviation University ile protokolümüz mevcut.”

Yorumlar (0)