KobiEfor Sanayi Ekonomi Dergisi
2014-06-01 07:59:15

Transformasyonun Reformları

Yalçın Sönmez (Editör)

yalcinsonmez@kobiefor.com.tr 01 Haziran 2014, 07:59

Tarihsel olarak ekonomik bağlamda bir fırsatın eşiğindeyiz. Bu dönüm noktasında aklıselim, sağduyu ve ortak akılla yarının çok güçlü Türkiye’sinin demokrasi ve hukuk temellerini sağlamlaştıracak atılımı gerçekleştirebiliriz. Bunun için ihtiyacımız olan; ekonominin temel direği ve dinamiği olan girişimcilerimizi ve KOBİ’lerimizi geliştirip güçlendirmektir.Makro ekonomideki olumlu göstergelere rağmen Orta Gelir Tuzağı’nın olumsuz havasını soluduğumuz bir süreçten geçiyoruz. Buna ‘Cari Açık’taki tehdit de eklenince gündeme acil yapmamız gereken reformlar geliyor. Bu reformların; özellikle kurumsallaşma, kalite, verimlilik, eğitim, nitelikli eleman, Ar-Ge, inovasyon, bilişim, sanayi-bilim-teknoloji yerleşkeleri, iç-dış pazar, uzman danışmanlık, finansmana erişim, destek-teşvik mekanizmaları gibi rekabet araçlarını girişimci ve KOBİ’lerimizin kullanımına etkili biçimde sunan nitelikte olması gerekiyor. Böylece uluslararası rekabet gücünü artıran yüksek katmadeğerli, ileri teknoloji üretimine destek verebiliriz.

Firmalarımızın kazançlı iş yaparak uzun ömürlü olmaları, rekabet araçlarını kullanabilme potansiyeline bağlıdır. Bir KOBİ ancak bu araçların bütününü kullanma gücünü orta ölçek bir KOBİ olduğu zaman yakalayabilmektedir. İşletmelerimizin yüzde 95.6’sının mikro KOBİ olduğu dikkate alınırsa bu konuda atılacak adımların ne kadar önemli ve acil olduğu gözler önündedir. Türkiye 2023 ekonomik hedeflerine ancak KOBİ’lerdeki transformasyon ile ulaşabilir. Türkiye her türden çağdaş reformu yapabilecek kapasitededir. Gerçekleştirilecek her reform Türkiye’nin ekonomik büyümesini ve gelişmesini hızlandıracaktır.

Bilindiği üzere 6360 Sayı ve 12 Kasım 2012 Tarihli Kanun’la Türkiye önemli bir kamu yönetimi reformuna imza atmıştı. Kanunla Büyükşehir belediye sayısı 30’a çıkarılmış; bu illere bağlı ilçelerin mülki sınırları içerisinde yeralan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliği kaldırılmış, köyler mahalle olarak, belde belediyeleri ise belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katılmıştı. Daha da önemlisi; bu illerdeki il özel idarelerinin tüzel kişiliği kaldırılmıştı.

Ancak, “Vilayetin İdaresi”ne ilişkin bu reform ile özel idarelerinin tüzel kişiliğinin kaldırılması il valiliklerini tüzel kişilikten yoksun bırakmakta, bu nedenle İl İdaresi Kanunu’nun yenilenmesini gerektirmekteydi. Konuyu; daha önce İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürü görevini yürütmüş ve halen Kocaeli Valisi olan sayın Ercan Topaca ile konuştuk. Sayın Topaca, vilayet yönetiminde reformun şart olduğunu söylüyor, konunun bir sistem olarak tartışılmasını yararlı görüyor. Halka hesap verme şeklinde bir Valilik sistemi düşünüldüğü takdirde seçimle işbaşına gelen bir Vali profilinin önplana çıkacağına işaret ediyor.

Demek ki; dönüşen Türkiye olarak ‘Sırat Köprüsü’nde duramayız. Dur durak demeden, reformlarla hızlanmalı, koşmalı, ‘gelişmişler’in arasına katılmalıyız. Reformlar için istim bize AB’den gelmişti, şimdi bu istek ve gücü kendi içimizden çıkarmalıyız.

Türkiye Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler, Serbest Meslek Mensupları ve Yöneticiler Vakfı’nın (TOSYÖV) 29 Mayıs’ta Olağan Mütevelli Heyet Toplantısı’nda değerli üyelerin teveccühü ile Yönetim Kurulu Başkanlığı’na seçildim. 25 yıllık bir sivil toplum kuruluşu olarak TOSYÖV’ün varlık nedeni girişimci ve KOBİ’lerimizin rekabet gücünü paydaşlarının da potansiyelini harekete geçirerek artırmak. Türkiye’de içinde kamu, yarı kamu, STK ve akademi dünyasını temsil eden tüzel kişilikli Mütevelli Heyet Üyeleri’ne sahip benzersiz bir birlikteliğin gücünden oluşan TOSYÖV’ün kuruluşundan bugüne emeği geçen tüm üyelerimize, yöneticilerimize, işbirliği yaptığımız tüm kurum ve kuruluşların değerli temsilcilerine ve tüm çalışanlarımıza şükranlarımı ve teşekkürlerimi sunuyorum.

Gagavuz Yeri Özerk Bölgesi Başkanı sayın Mihail Formuzal, ülkesinin Türkiye ve uluslararası arenada gerek siyasi gerekse ticari olarak tanınması ve ekonomik gelişimine sağladığı katkılar nedeniyle sayın Dr. Akkan Suver’in Başkanlığı’ndaki Marmara Grubu Vakfı Yönetim Kurulu ve Mütevelli Heyet Üyeleri’nden 12 kişiye ‘Gagavuz 20. Yıl Bağımsızlık Madalyası’nı verdi. Şahsıma da layık görülen bu onur madalyası için teşekkürlerimi sunarken iki ülke arasındaki dostluk, kardeşlik ve işbirliğinin pekişerek devam edeceğine olan güçlü inancımı paylaşmak isterim.

  

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.