KobiEfor Sanayi Ekonomi Dergisi

“İstinyelilik” farkıyla mezun ediyor, hem meslek hem hobi kazandırıyor

ÜNİVERSİTE

İstinye Üniversitesi’nin (İSÜ) kuruluş felsefesinde ‘araştırmacı üniversite’ iddiası var. Her biri kendi alanında başarı hikayesi araştırma merkezleri ile ticarileşebilir projelere ağırlık veren üniversite aynı zamanda öğrencisinin tercih edilirliğini geliştirmek için ‘İstinyelilik’ kavramına yatırım yapıyor.

Liv Hospital”, “Medical Park" ve "VM Medical Park" olmak üzere üç ayrı hastane markasını tek çatı altında buluşturan MLPCare Grubu’nun 25 yıllık bilgi ve birikiminin devamı olarak, 21. Yüzyıl Anadolu Vakfı tarafından 2015 yılında kurulan İstinye Üniversitesi (İSÜ), eğitimi sadece bireyin değil, toplumun gelişiminin de temel unsuru görüyor. Üniversite, öğrencilerini liderlik yetenekleri ile donatılmış, bilimin gücüne güvenen, dünyadaki gelişmeleri yakından takip eden, eleştirel düşünebilen; insani ve etik değerlere sahip, kendini geliştirme ve yaratıcılığını kullanma alışkanlığı edinmiş bireyler olarak yetiştirmeyi hedefliyor.
İstinye Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof.Dr. Melih Bulu ile üniversitenin mevcut yapısını ve projelerini konuşmak adına biraraya geliyoruz. Uzun yıllar özel sektörde tecrübe edinmiş, girişimcilik öyküsü de bulunan Bulu, “İstinye Üniversitesi, bilim ve araştırma merkezi olma vizyonu doğrultusunda, öğretim üyelerinin araştırmaları ile bilimin sınırlarını genişletmeyi, bilimsel gelişmelerden edinilen bulguları toplumun refahı için uygulamaya geçirmeyi amaçlamaktadır” diyor.
İstinye Üniversitesi’nin Tıp Fakültesi, Eczacılık Fakültesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Güzel Sanatlar, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi, Mühendislik Fakültesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi, İktisadi ve İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi’nin yanısıra Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, Meslek Yüksekokulu bulunuyor. 33 lisans programında 5 bin öğrencileri bulunduğunu aktaran Bulu, “Orta vadeli hedefimiz 10 bin öğrencili bir üniversite olmaktır. Zira çok büyümek yerine nitelikli eğitim verdiğimiz bir yapı kurmak istiyoruz” diye konuşuyor.
İstinye Üniversitesi, geleceğin yetkin, yaratıcı ve ileri görüşlü bireylerini bünyesinde yetiştirerek toplumun, sosyal, kültürel, ekonomik, bilimsel ve teknolojik gelişiminde önemli rol oynamayı ve insanlığın ilerlemesine katkıda bulunmayı hedefliyor. Vakfedilmiş değerlerle kurulan İstinye Üniversitesi, dünya ile rekabet edebilecek bilgiyi üretme idealinde. “Üniversiteyi ona göre kurduk ve akademik kadromuzu ona göre seçtik” diyen Bulu, sağlık alanında çok güçlü olduklarını diğer bölümlerde de benzer bir iddialarının olacağını paylaşıyor. 3 yıldır bu amaçla çalıştığının altını çizen Bulu, şu noktalara değiniyor: “Kurucu Rektör olarak hedeflerimize ulaşmak için önemli çalışmalara imza attık. Kalifiye işgücünde beklentilerimin ötesinde kapasite ve ilgiyle karşılaştık. Bize inanan, sunduğumuz imkanlarla üretim yapmak isteyenlerin ilgisiyle hedefimize ulaşıyoruz. Bu noktada en önemli artımızı sunduğumuz altyapı imkanları oluşturuyor. 55 bin metrekare kapalı alanımızın yüzde 50’si laboratuvarlar da dahil olmak üzere araştırma ve geliştirmeye ayrıldı. Bu laboratuvarlarımızda bilimi daha ileriye götürecek hocalarımız, öğrencilerimiz çalışıyor.”

Merkezler Ar-Ge’nin kalbi
İstinye Üniversitesi bünyesinde alanında Türkiye’nin en iyisi sayılabilecek merkezler bulunuyor. Merkezlerin Ar-Ge çalışmaları aynı zamanda ülkenin gelişiminde lokomotif bir etkiye sahip olacak. İSÜ bünyesinde; Moleküler Kanser Araştırmaları Merkezi, Kök Hücre ve Doku Mühendisliği Araştırma ve Uygulama Merkezi, Üç Boyutlu Tıbbi ve Endüstriyel Tasarım Araştırma Uygulama Merkezi, Genetik Tanı Merkezi, Ekonomik ve Politikalar Araştırmalar Merkezi, Nörolojik Bilimler Araştırma ve Uygulama Merkezi, Güvenlik ve Savunma Stratejileri Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin yanısıra Türkiye’de en geniş kapsamlı uygulamalara hizmet verecek Mikrobiyota Tahlil Laboratuvarları ile Doku Tiplendirme Laboratuvarı bulunuyor. Sözkonusu merkez ve laboratuvarlarda teknoloji üretimi ve ticarileşebilmesi ana gündem maddesini oluşturuyor.
Melih Bulu, ‘Tıbbi Yapay Zeka’ uygulamalarında önemli başarılar imza attıklarının ve yüzde 100 yerli yazılımlar ürettiklerinin altını çizerek şu bilgileri veriyor: “Bilime ağırlıklı merkezlerimizde katkı sağlayacağız. Ürüne gitmeyen projeye sıcak bakmıyoruz. Yakında dünya çapında ses getirecek projelerimizi duyacaksınız. Bunlardan biri onkoloji alanında. Doktorlar kadar iyi karar verebilecek yazılım geliştirdik. Bir doktorun 3 günde çalışarak elde edebileceği sonucu aynı doğrulukta yazılımımız ile 20 dakikada gerçekleştiriyoruz. İlk kanser ilacının patentini aldık. İlacı ABD’de de tescilledik. Lisans, yüksek lisans öğrencileri, akademisyenler önemli projelerde çalışıyor. Örneğin; Genetik Araştırmalar Merkezimiz artık yurtdışına gitmeyi ortadan kaldırarak tüm gerekli testleri yapabiliyor. Burada TÜBİTAK ile birlikte çalışıyoruz.”

“Mentor’un CEO Olsun”
İstinye Üniversitesi, YÖK verilerine göre öğrenci başına yatırımda geçen yıl 5. sırada yer almış. Melih Bulu, 2 üniversitenin kampüs yatırımı yapması nedeniyle 5. sırada olduklarını oysa inşaatı çıkardıklarında kendilerinin 3. sırada bulunduğunu açıklıyor. Hem kendi gelirini yaratmak hem de yürütülen işbirlikleriyle yatırımlara devam etmek istediklerini aktaran Bulu, şu bilgileri veriyor: “Sahadan kopuk bir üniversite değiliz. Mühendislik, Mimarlık, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültelerimiz’de önemli sanayi-üniversite işbirliklerine ağırlık veriyoruz. Öğrencilerimizi de aynı bilinçle yetiştiriyoruz. Bunun için ‘Mentor'un CEO Olsun Programı’nı geliştirdik. Program; öğrencilerimizi geleceğe ve iş dünyasına hazırlarken Türk iş dünyasına damga vurmuş CEO’larımızdan danışmanlık alarak, eksik yönlerini geliştirmelerine ve iş hayatına başarılı bir giriş yapmalarına, aktif bir oyuncu olmalarına hizmet ediyor.” Program’a öğrenciler 10 kişilik gruplar halinde lider kişilerle yılda 4 kez biraraya geliyor.

Sektörle İşbirliği Ofisi
Rektör Melih Bulu, ülkenin kalkınmasının en önemli yollarından birinin üniversite-sanayi işbirliği olduğunu aktarıyor. Bunun için Sektörel İşbirliği Ofisi’ni devreye aldıklarını kaydeden Bulu, “İstinye Üniversitemiz’de ürettiğimiz bilginin ürüne dönmesi amacıyla ve buluşlarımızın ticarileşmesini sağlamak için sanayi ve iş dünyası ile işbirliği içinde ve koordineli çalışmaktayız. Sanayi işbirliğinde öğrencinin staj yapmasını sağlarken masrafları da okul olarak karşılıyoruz. Ayrıca sektörde önemli isimlerin okulumuzda ders vermesini sağlıyoruz” diye konuşuyor.
Bulu, üniversite olarak gündemlerinde Teknopark projesinin bulunduğunu açıklayarak, “Teknopark altyapılarını şimdiden oluşturuyoruz. Örneğin; Girişimcilik Merkezi, Teknoloji Transfer Ofisi ve Kuluçka Merkezi’nde fikirlerin üretime dönüşmesini hedefleyen çalışmalar yürütüyoruz. İSÜ TECH (Teknoloji Transfer Ofisi) bu yıl faaliyete başladı ve 30 farklı projeyle ulusal ve uluslararası destek mekanizmalarına başvuru yaptı. Yaklaşık 25 milyon destek beklenen projelerden 25 tanesi ulusal, 5 tanesi ise Avrupa Birliği kapsamında desteklenen Horizon 2020 projeleri kapsamında yer aldı. Bu çalışmaların nihai sonucunda Teknoparkımızı da yeni kampüsümüzde hayata geçireceğiz” değerlendirmesini yapıyor.

İstinyelilik farkı tercih edilirliği artırıyor
İstinye Üniversitesi, farklı eğitim modelinde  farklı bir uygulamayı hayata geçiriyor. Öğrencilerini lisans diplomasının yanısıra akademik olmayan bir diploma daha vererek mezun ediyor. NONA (Non-Acedemic Transcript) ders dışı etkinlikler ile öğrencinin niteliği geliştiriliyor.
Rektör Bulu, “İstinyelilik Manifestosu’nu referans alarak öğrencilerimizin ders dışı gelişimine katkı sağlıyoruz. İstinye Üniversitesi Öğrenci Merkezi tarafından yürütülen çalışma ile öğrenci mezun olabilmek için her akademik birimin müfredatında bulunan İstinyelilik Manifestosu derslerini almak ve tamamlamak zorunda” diye konuşuyor. Öğrencinin entelektüel gelişiminin de öncelikleri olduğuna dikkat çeken Bulu, insanın sadece mesleğiyle değil, aynı zamanda sosyal donatılarıyla da bir bütün olarak ön plana çıkacağını dile getiriyor.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.