banner565

banner472

banner458

banner457

Kalite Şampiyonası

Türkiye Kalite Derneği (KalDer) ve TÜSİAD tarafından bu yıl 21.’incisi düzenlenen“Türkiye Mükemmellik Ödülü” töreninde, başvuran işletmeler arasından Aras Kargo Genel Müdürlüğü ve Method Research CompanyTürkiye Mükemmellik Ödülü’nü, Tarsus Belediyesi Türkiye Mükemmellik Büyük Ödülü’nü, Sakarya Üniversitesi ise Türkiye Mükemmellikte Süreklilik Ödülü’nü kazandı.

ETKİNLİK 01.12.2013, 19:55 01.12.2013, 19:55
15412
Kalite Şampiyonası



Mükemmellik Ödülü’nü, Tarsus Belediyesi Türkiye Mükemmellik Büyük Ödülü’nü,  Sakarya Üniversitesi ise Türkiye Mükemmellikte Süreklilik Ödülü’nü kazandı.
Türkiye Kalite Derneği (KalDer) ve TÜSİAD işbirliğiyle düzenlenen 22. Kalite Kongresi, 12-13 Kasım tarihlerinde dünyadan ve Türkiye’den iş dünyasının önemli isimlerinin katılımıyla İstanbul Kongre Merkezi’nde yapıldı. Dergimiz KobiEfor’un İletişim Sponsoru olduğu Kongre’nin açılış konuşmaları TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz ve KalDer Yönetim Kurulu Başkanı A. Hamdi Doğan tarafından yapıldı.
Bu yıl “Mükemmelliği Paylaşmak” temasının ele alındığı kongrede ilk gün özel oturum konuşmacısı Starbucks Kurucu Eski Başkanı Howard Behar, ikinci gün ilk özel oturum konuşmacısı; sağlık alanında akreditasyon ve belgelendirme konusunda öncü olan The Joint Commission Başkanı Dr. Mark Chassin, ikinci özel oturum konuşmacıları ise Coca Cola Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya Bölüm Başkanı Galya Frayman Molinas, Koç Holding CEO’su Turgay Durak, Eczacıbaşı Holding CEO’su Dr. Erdal Karamercan, Yaşam Biçimi Olarak Kalite Oturumu’nun konuşmacısı ise İz TV Genel Yayın Yönetmeni Coşkun Aral oldu.

İyi yönetilmeyi istemek insanlık hakkı
22. Kalite Kongresi’nin açılışında konuşan KalDer Başkanı Hamdi Doğan, mükemmelliğin bir anlamda dalgaları yakalamak olduğunu, pek çok kuruluşun dalgaları yakalayamadığı için varolmayı sürdüremediğini söyledi. Bunun bazen teknolojiyi ıskalamaktan, bazen küreselliği es geçmekten, bazen işletme körlüğünden; kısaca değişimi kaçırmaktan kaynaklandığını belirten Doğan, mükemmeliğin müşteri odaklılık olduğunu vurguladı: “Mükemmel doğulmaz, mükemmel olunur. Yaratıcılığı özendiren, sürdürülebilirliği kollayan model; müşterilerin, paydaşların ve toplumun mennuniyetini sağlayan bir sonuçlar kümesi ile başarıya doğru yönlendirir. Zaman zaman anlatımlarda ve uygulamalarda bu sürecin zorluğuna değinilir. Bence zorluk ne zaman ne yapacağını bilmemektir. Ancak başarı da ıslık çalarak eller cepte yürüyebileceğiniz bir yolculuk değildir. Mükemmellik, performansları sürekli ölçerek iyileştirmektir. Mükemmellik işletmenizi fit kılmaktır. Kıyaslama ve yenileşim fırsatlarını kollamaktır. Mükemmellik liderliktir.”
İyi yönetilmeyi istemenin bir insanlık hakkı olduğunu söyleyen Doğan, iyi yönetişimin vatandaşın hoşnut olduğu yönetim olduğunu kaydetti. Doğan, katılımcılığı sağlamanın aslında bir kültür değişimi olduğunu, bu süreçte kamu kurum ve kuruluşlarının katılımcılığa yönlendirilmesi kadar, vatandaşların ve STK’ların da sürece hazırlanmaları gerektiğini, iyileştirmenin önemli yollarından birinin de şikayetçi olmak, eleştirmek yoluyla yapılan katkı olduğuna işaret etti: “Daha sonra yapıcı önerilerle iyileştirmenin, gelişmenin yolu açılacaktır. Bu, toplam kalite yönetiminin en önemli süreçlerinden biridir. Katılımcılık aslında çift taraflı işleyen bir ilkedir. Vatandaşın sessiz kalması veya kendini ifade etme ortamını bulamaması her iki tarafın da sorumluluk duyarak geliştirmesi gereken bir süreçtir. İyi yönetişimin ve pek çok demokrasinin önündeki en önemli engellerden birisi de budur. Bu çabaların gösterilebilir olması için 2 temel unsur vardır. Bunlardan birisi bilgiye ulaşma hakkıdır, ikincisi ise bilgiyi kullanabilme hakkıdır. Günümüzde bilgiye ulaşmanın bir lütuf olarak değerlendirilmesinden çıkılarak, bir hak olarak kullanılır hale gelmesi, bunun da önem ve önceliğini bir kez daha vurgulanmıştır.” Doğan, iyi yönetişimin temel noktalarından birisinin de hesap verilebilirlik olduğuna değindi, demokrasi için zorunlu bir süreç olduğunu anlattı.

Tüm kurumlar mükemmelliği hedeflemeli
TÜSİAD Başkanı Muharrem Yılmaz da mükemmelliği tüm paydaşlarıyla paylaşan şirketlerin uzun vadede daha kazançlı çıkacağını söyledi. “Uluslararası rekabette hepimiz aynı gemide yol alıyoruz. Tüm kurumlarında mükemmelliği hedefleyen bir Türkiye ancak rakiplerinden sıyrılarak rekabetçilikte üst sıralara yükselme şansını yakalayacaktır” diyen Yılmaz, şirketlerin sadece işlerini yaparak ayakta kaldıkları günlerin geride kaldığına dikkati çekti, şirketlerin işlerinin her seviyesinde mükemmelliği yakalamak zorunda olduğunu dile getirdi: “Şirketler temel faaliyetlerinin yanısıra tedarikçilerinden müşterilerine, liderlerinden çalışanlarına, iş süreçlerinin her seviyesinde mükemmelliği yakalamak zorunda. Çünkü artık bu anlayışı içselleştiren, müşteri odaklı yaklaşımı benimseyerek tüm paydaşları için değer yaratmayı hedefleyen, aynı zamanda tüm süreçlerinde yenilikçiliği ve verimliliği önplanda tutan şirketler küresel rekabette öne geçiyor. Günümüz iş dünyasında mükemmellik tanımı, üretilen ürün veya hizmetin mükemmelliğinin ötesinde bir kavram olarak müşteriler için değer yaratmak, yarınlar için sürdürülebilir bir gelecek sunmak, inovasyon ve yeniliği teşvik etmek, işbirlikleri yaratmak gibi birçok farklı unsuru kapsayacak şekilde ele alınmakta.”

KOBİ’ler ve kadın istihdamı
Muharrem Yılmaz, KOBİ’lere ve kadın istihdamına özel bir önem verilmesi gerektiğine inandığını ifade ederek, ülkede işletmelerinin yüzde 95’inden fazlasının KOBİ’lerden oluştuğu gözönünde bulundurulduğunda KOBİ’lerin ihtiyaçlarının belirlenerek teknolojiyi kullanmaları ve yenilikçiliğin teşvik edilmesinin Türkiye’nin rekabette iyi bir duruma gelmesinde önemli olduğunu kaydetti. 2023 yılında dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olmayı hedefleyen Türkiye’nin, kadınlarını ekonomik güce ortak etmeden gerçek anlamda gelişmiş bir ülke olmasının beklenemeyeceğini söyleyen Yılmaz, “Nüfusumuzun yarısını oyunun dışında tutarak güçlü, kalkınmış bir ülke haline gelmenin mümkün olmadığını anlamalı ve kadınların iş hayatındaki başarı hikayelerinin sayısını artırmak ve konumlarını güçlendirmek için strateji geliştirmeliyiz” dedi.

1. GÜN Özel Oturum
Starbucks Kurucu Eski Başkanı Howard Behar, büyük şirketlerde çalışanlara yeterli inisiyatif olanağının verilmesiyle başarının kendiliğinden geleceğini söyledi. “İnsanlara fırsatlar verilmeli, yetkiler verilmeli… Ben şirketimde anarşi istemem ama ‘yerleri süpüren kişi süpürgesini seçebilmeli’ diye düşünüyorum. İnsanlara hareket alanı verirseniz onlar yapabileceklerinin en iyisini yaparlar” diyen Behar, iş hayatında istikrar, kalite ve organizasyon becerilerinden sözetti; yaşadığı zorlukları ve elde ettiği başarıları anlattı. “It’s Not About the Coffee” kitabının da yazarı olan Behar, yoğun iş süreçleri yaşayan insanların belirli bir amaç saptaması gerektiğini vurguladı:“Enerjinizi her zaman üst seviyede tutmak için bir amaç belirlemelisiniz. Stratejinizi belirlediğiniz amacınıza göre inşa ettiğinizde her şeyin daha anlamlı olduğunu göreceksiniz.” Starbucks’ın insanlara sıcak bir ortam sağlamayı hedeflediğini, kalite ve müşteri memnuniyetinin şirket için büyük bir önemi olduğunu aktaran Behar, “Değerlerimize sadık kalarak buraya ulaştık. Fikrimiz her coğrafyaya uyarlanabildi, büyük başarılar gösterdi. Bir aile olduğumuzu hissettik ve insanlara da hissettirdik” dedi.

Süreçler, Ürünler ve Hizmetlerde Mükemmellik Oturumu
KalDer İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ünal’ın Oturum Başkanı olduğu Süreçler, Ürünler ve Hizmetlerde Mükemmellik Oturumu’nda Turkcell İnovasyon ve İç İletişim Bölüm Başkanı Yusuf Özer ve Coca İçecek Ankara Fabrika Müdürü Şahin Keykan, süreçler, ürünler ve hizmetlerde mükemmelliği yakalamak için izlenecek stratejilerden sözetti. Yusuf Özer, inovasyon ve başarıda süreklilik için dünyayı takip etmenin önemini şu sözlerle açıkladı: “İnovasyon der ki; Sokakta ol. Sade olmak lazım, mükemmelim dememek lazım.”

Ulusal Kalite Hareketi Oturumu
İGDAŞ Stratejik Planlama ve Yönetim Sistemleri Müdürü Mehmet Akif Demirtaş’ın Oturum Başkanı olduğu Ulusal Kalite Hareketi Oturumu’nda, Viko Stratejik Planlama ve Yönetim Sistemleri Direktörü Mutlu Kutlu ve FNSS Pazarlama ve Strateji Direktörü Haluk Bulucu, kurumlarının Ulusal Kalite Hareketi’ne katılış süreçleri, toplam kalite yönetimi, EFQM Mükemmellik Modeli ve getirileri, sürekli kurumsal gelişim süreçlerinden sözetti.

Müşteriler İçin Değer Katma Oturumu
KalDer Yönetim Kurulu Üyesi ve ASSAN Alüminyum Genel Müdürü Remzi Örnek’in Oturum Başkanı olduğu Müşteriler İçin Değer Katma Oturumu’nda 2011 EFQM Başarı Ödülü sahibi Ricoh Almanya CEO’su Uwe Jungk ve Vaillant Group Türkiye CEO’su Dr. Axel Busch, müşteri gereksinimlerine uygun stratejiler, açık, şeffaf ve güvene dayalı müşteri ilişkilerinin önemine değindi. Remzi Örnek, artık müşterinin ne dediğinin önemli olduğu dönemden, ‘müşterinin isteyeceğini biz önceden düşünelim, yapalım, sunalım’ dönemine gelindiğini söyledi.

KOBİ’lerde Teknoloji Yönetimi ve Yenileşim Oturumu
KOBİ’lerde Teknoloji Yönetimi ve Yenileşim Oturumu başkanlığını yürüten Servodata Genel Müdürü Cem Bektaş, Türkiye’deki KOBİ yöneticilerinin hizmete önem vermediği için başarılı olamadığını söyledi. KOSGEB Başkan Başmüşaviri Halil Özgökçe KOBİ’lerin son 10 yılda taklitçilikten üretkenliğe, araştırma geliştirmeye yöneldiğini anlattı. KOBİ’lerin özellikle Ar-Ge ve inovasyona önem verdiğini gözlemlediklerini aktaran Özgökçe, KOBİ’lerin her türlü sorununun çözümü için KOSGEB, KGF, Halkbankası, Tarım Bakanlığı, Ekonomi Bakanlığı, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Maliye Bakanlığı gibi birçok kurumun yeraldığı bir yapı oluştuğundan sözetti. KOSGEB veri tabanına kayıtlı 3.5 milyon KOBİ bulunduğunu belirten Özgökçe, KOSGEB’in 7 yeni destek programı hakkında bilgi verdi.
Ekonomi Bakanlığı İhracat Genel Müdürlüğü KOBİ ve Kümelenme Destekleri Daire Başkanı Emrah Sazak, inovasyonda “yaratıcı yıkım” kavramından sözederek, bunun temelinde teknolojinin yattığını ifade etti. Bilgi teknolojilerinin önemini vurgulayan Sazak, KOBİ’lerin bulut bilişim ve bilgi teknolojilerine önem vermeleri gerektiğini anlattı. Bilgi teknolojilerinin kalite anlamında KOBİ’lere rekabet avantajı sağladığını aktaran Sazak, yakın bir zamanda ISO 27001 Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi Belgesi’nin alımını da Bakanlık olarak desteklemeye başlayacaklarını açıkladı.

Etkin Bir Strateji Oluşturma Oturumu
Ironman Yönetici Ortağı Merih Demir’in oturum başkanlığını yaptığı Etkin Bir Strateji Oluşturma Oturumu’nda konuşan Borusan Lojistik Genel Müdürü Kaan Gürgenç, etkin bir strateji oluşturmak için öncelikle hedef belirlemek gerektiğini söyledi. Küçük hedef belirlemenin globalde başarısızlığa yol açabileceğini belirten Gürgenç, agresif ve büyük oynamanın başarıyı getirdiğini ifade etti. “Tek bir silahımız var; strateji” diyen Gürgenç, hedefleri büyük belirleyip, büyük oynamak gerektiğini vurguluyor. SAYA Grup İcra Kurulu Üyesi Murat Acaroğlu, sürecin kontrolünün önem taşıdığını ve bir strateji yol haritasının mutlaka çıkarılması gerektiğini kaydetti.

Franchise Yönetimi Oturumu
UFRAD Genel Başkanı Dr. Mustafa Aydın’ın oturum başkanlığını yaptığı Franchise Yönetimi Oturumu’nda Remax Türkiye Kurucu Genel Müdürü Murat Goldştayn ve McDonalds Türkiye Genel Müdürü Dilek Başarır, franchise yönetimi, temel kurallar, hukuki boyutu ve Türkiye’de franchise pazarı üzerine konuştu.

2. GÜNÖzel Oturum (1)
KalDer Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı, Acıbadem Üniversitesi Genel Sekreteri ve Acıbadem Sağlık Grubu CEO Danışmanı Dr. Hasan Kuş’un moderatörlüğünü yaptığı özel oturumda sağlık alanında akreditasyon ve belgelendirme konusunda öncü olan The Joint Commission Başkanı Dr. Mark Chassin, özellikle halk sağlığı ve hastane kalitesi üzerine yaptıkları çalışmaları anlattı. Chassin, sağlık sektöründe kalite ve emniyet standartları geliştirmek, sıfır hatayla hastanın zarar görmesini önlemek için çalıştıklarını kaydetti: “Akreditasyon sağlıkta tüm kalite problemlerini çözemez ama sağlam bir temel sağlar. Sağlıkta pek çok sorun var ve bunlar küresel.”

Özel Oturum (2)
Coca Cola Türkiye Kafkasya Ve Orta Asya Bölüm Başkanı Galya Frayman Molinas’ın moderatörlüğünde düzenlenen özel oturumda “Sürdürülebilir Bir Gelecek İçin Yapılması Gerekenler” ele alındı. Eczacıbaşı Holding CEO’su Dr. Erdal Karamercan, “Sürdürülebilir kalkınmayı bir sosyal sorumluluk projesi gibi görürsek başarısızlığa gitmiş oluruz, bunu bir iş yapış modeli olarak ele alıp bu çerçevede faaliyetlerin yürütülmesi gerekli” diyerek, Eczacıbaşı Holding olarak Sürdürülebilirlik Grup Başkanlığı’nı kurduklarını söyledi. Karamercan, kadınların iş hayatında daha aktif olması gerektiğini, Türkiye’nin bu sıralamada 120’nci olduğunu ve bu konuda katedilmesi gereken uzun bir yol olduğunu vurguladı: “Bizde çalışanların yüzde 35’i kadındı. Kadın çalışan sayımızı 2012 yılında yüzde 42’ye çıkardık. İşte Eşitlik Platformu’nun öncüsü olduk. Doğa dostu iş ve yaşamı destekliyoruz. Esnek bir çalışma düzeni getirdik.” Koç Holding CEO’su Turgay Durak ise “Sürdürülebilirlik için en önemli nokta az insan ve yönetim kadrosuyla son kullanıcıya ulaşabilmektir” dedi. Aynı zamanda sosyal sorumluluk projelerinden sözeden Durak, “Koç Grubu olarak sosyal sorumluluk projelerimizi şirket bünyesindeki çalışanların gönüllü olarak aktif katılımlarıyla yürütmekteyiz” dedi. Ford-Otosan yeni Ar-Ge Merkezi’nin yakın bir zamanda biteceğini ve burada yaklaşık 1500 kişiyi istihdam edeceklerini aktaran Durak, Koç Üniversitesi ve Koç Holding ortaklığıyla bir şirket kurulduğunu, portal oluşturulduğunu açıkladı: “2261 proje başvurdu, 3 şirket yatırıma dönüştü, 25 patent geldi, 8 buluş teknolojik olarak ticarete dönüşme aşamasında.”

Başarının Arkasındaki Kadınlar Oturumu
“Başarının Arkasındaki Kadınlar Oturumu’nun başkanlığını yürüten Aras Holding Yönetim Kurulu Başkanı Evrim Aras, tarih boyunca rekabet ortamını şekillendirenin kadın olduğunu söyledi. Alarko Holding ve Alvimedica Yönetim Kurulu Üyesi Leyla Alaton, günümüz kadınının artık kariyer planı oluşturduğunu söyledi. Erkekler gibi kadınların da kendi aralarında dayanışmayı öğrenmesi gerektiğini vurgulayan Alaton, girişimcilik konusunda kadınları, yakın çevresine güvenerek yola çıkmamaları konusunda uyardı. Alaton, herkesin A planının yanısıra bir B ve C planı olması, iş yaşamında duygular yerine mantığın öne çıkması gerektiğini dile getirdi. İndeks İçerik Danışmanlık Yönetim Kurulu Başkanı Yaprak Özdemir, karar verici noktalarda kadının az olduğuna dikkat çekti; kadının bilgili olması, öğrenmeyi öğrenmesi gerektiğini belirtti.

Yaşam Biçimi Olarak Kalite
İz Tv Genel Yayın Yönetmeni Coşkun Aral, dünyada sayısız savaşa tanık olmuş, yürüyen gazetecilerden olduğunu belirterek, “Herşeye rağmen bilgi taşıyacağız” dedi. Türkiye’nin ve sahip olduğu değerlerin iyi tanıtılmadığını vurgulayan Aral, konuşmasında “Türkiye’de kaliteyi nasıl sağlarız?” sorusuna yanıt aradı. “Ben bir belgeselciyim” diyen Aral, dünya ülkelerinden örnekler vererek tarım ülkesi Türkiye’nin sorunlarına değindi. “1980 darbesi bozuk saat gibi Türkiye’nin üstüne düştü” diyen Aral, Türkiye’deki yönetim yanlışlarından sözetti, son yaşanan Taksim olaylarında gençlerin “Biz dünyayla kaynaşmak istiyoruz” dediğini ifade etti. Bu bağlamda özgürlüğün ve insanların hayatlarını üstüne koyacağı değerlerin öneminden sözeden Aral, devletin kalitesizliği denetlemesi gerektiğini vurguladı. “Hukuk ve inanç metalaşmaz, ticarileşmez” diyen Aral, “Doğruyu kim yaparsa doğrudur. Enerjide hiçbir şekilde dışa bağımlı olmadan tarım ülkesi olabiliriz. Türkiye’de her alanda kalitenin yükselmesi için insanlar var. Yanıbaşımızda bir savaş var. Biz belgeselciyiz, sorgularız, yargılamayız, bilgi taşımaya devam edeceğiz, cüzdanla vicdan arasında doğru bir tercih yapalım” diye konuştu.

Türkiye Mükemmellik Ödülleri
Türkiye Mükemmellik Ödülü’nü almak için 21 yıl içerisinde 255 kuruluş başvurdu ve bu yıla kadar 45 Başarı, 27 Büyük, 5 Mükemmellikte Süreklilik ödülü olmak üzere toplam 77 ödül verildi. Türkiye’de faaliyet gösteren kurum ve kuruluşlar, 1996’dan bugüne kadar 8’i Büyük Ödül ve 13’ü Başarı Ödülü olmak üzere toplam 21 kurum ve kuruluş, Avrupa’nın kurumsal mükemmellik konusunda en  saygın ödülü olan “EFQM Mükemmellik Ödülü”nü kazandı.
Türkiye Mükemmellik Ödülü’nün, yönetim kalitesi alanında Türkiye’nin en büyük ve itibarlı kalite etkinliği olduğunu belirten Kalite Ödülü Yürütme Kurulu Başkanı Prof.Dr. Mehmet Durman şu bilgiyi paylaştı: “Ulusal Kalite Ödülleri’nin en önemli özelliklerinden birisinin ödül sürecinin Avrupa’da EFQM tarafından yürütülen Kalite Ödülleri ile aynı kapsam ve içerikte sürdürülmesidir. EFQM, 2006’da Avrupa Kalite Ödülleri isimlerini, model ile isim uyumluluğunun sağlanması amacıyla EFQM Mükemmellik Ödüllleri olarak değiştirmiş ve o tarihten itibaren Türkiye’deki ödül isimlerinde de değişiklik yapılması sürekli KÖYK’ün gündemindeydi. Bu yıldan itibaren günümüze kadar kullanılmakta olan ‘Ulusal Kalite Büyük Ödülü’ isminin ‘Türkiye Mükemmellik Büyük Ödülü’ ve ‘Ulusal Kalite Başarı Ödülü’ isminin de ‘Türkiye Mükemmellik Ödülü’ olarak değiştirilmesi kararlaştırılmıştır.”

Avrupa Kalite Ödülü Nilüfer Belediyesi’nin
13 Kasım günü Avrupa Kalite Yönetim Vakfı (EFQM) CEO’su Marc Amblard’ın da katılımıyla Türkiye Mükemmellik Ödülleri sahiplerini buldu. Aras Kargo Genel Müdürlüğü ve Method Research Company Türkiye Mükemmellik Ödülü’nü, Tarsus Belediyesi Türkiye Mükemmellik Büyük Ödülü’nü, Sakarya Üniversitesi ise Türkiye Mükemmellikte Süreklilik Ödülü’nü aldı. Törende ayrıca bu yıl Avrupa Kalite Ödülü’nü kazanan Nilüfer Belediyesi adına Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, aldıkları ödülün Avrupa’da da takip edildiklerinin kanıtı olduğunu söyledi. Bozbey, bir sonraki hedeflerinin de 2015’te büyük ödül olduğunu kaydederek, “Aldığımız bu ödül bir son değil, başlangıçtır, bu gurur hepimizin” dedi. 

Yorumlar (0)