banner565

banner472

banner458

banner457

“Yakın bir gelecekte Çin’i teknolojinin lideri görürsek, şaşırmayalım”

Çin’in Dönemi Yaklaşıyor Marmara Grubu Vakfı Genel Başkanı Dr. Akkan Suver, geçen Mayıs ayının son dokuz gününü Çin Halk Cumhuriyeti'nde geçirdi. Dr. Akkan Suver ile Çin izlenimleri üzerine konuştuk. Dergimiz KobiEfor’un sorularını yanıtlayan Suver, Çin’in gelişen, büyüyen ve küresel dünya şartları içinde baş aktör olmaya aday olduğunu söyledi.

HABER 01.06.2018, 08:37 04.06.2018, 11:51
2831
“Yakın bir gelecekte Çin’i teknolojinin lideri görürsek, şaşırmayalım”

KobiEfor: Son zamanlarda yurt dışı seyahatleriniz arttı, önce Malta, sonra Çin Halk Cumhuriyeti’ne uzanan bir yol haritasında yer aldınız. Özellikle Çin Halk Cumhuriyeti seyahatinize ilişkin izlenimlerinizi paylaşır mısınız?
Akkan Suver: Sizin de belirttiğiniz gibi on beş gün içinde arka arkaya birbirinden farklı iki ülkeye gittim. Önce Malta Adası’ndaydım. Eşim Müjgan Suver’le birlikte Malta Cumhurbaşkanı Marie-Loise Coleiro himayesinde 85. Yaş Günü’nü kutlayan çağımızın ünlü düşünürlerinden arkadaşım Dr. Edward de Bono ile Malta’da üç gün geçirdim. Dünyaca ünlü düşünce insanları ile bir araya geldim. Oradan İstanbul’a döndüm ve eve uğramadan Çin Halk Cumhuriyeti’ne uçtum.
Önce Pekin’deydim. Çin Halk Cumhuriyeti Kamu Diplomasisi Derneği’nin misafiri olarak burada Murat Taylan, Hasan Kılınç, Dr. Kadir Temiz, Dr. Altay Atlı, Arif Kemal Tayfur, Özcan Yüksek ve Gülşah Maraşlı’dan oluşan bir heyetle bir arada oldum. Daha sonra Yunnan Eyaleti’nin Kunming şehrine gittim. Kunming, Pekin’e uçakla iki buçuk-üç saatlik bir mesafede olan önemli bir turizm beldesi.
Ziyaretimizin Pekin ayağı, basın yayın ağırlıklı olarak gerçekleşti. Kamu Diplomasisi Derneği’nde verimli ve kapsamlı bir bilgilendirme toplantısıyla karşılaştık. Çin Halk Cumhuriyeti ile Türkiye arasında mevcut bulunan üst düzey verimli ilişkilerin Büyükelçimiz Abdülkadir Emin Önen’in şahsi gayret ve çabalarıyla daha da gelişmekte olduğuna tanık oldum.
Heyetimizin ziyaretine büyük önem veren Çin Halk Cumhuriyeti refakatimize eski İstanbul Başkonsolosu Büyükelçi Zhang Zhiliang’ı tahsis etmek incelik ve zarafetini gösterdi.

KobiEfor: Önce biraz Pekin’den konuşalım. Pekin’de neler yaptınız?
Akkan Suver: Mutad tarihi ve turistik yerlerin ziyareti dışında Çin Uluslararası Radyosu’nu da ziyaret ettik. Burada Türkiye yayınlarını yöneten Xia Yongmin’den aldığımız bilgiler; Türkiye ile Çin arasında mevcut bulunan ilişkilerin yakın zaman çerçevesinde daha da gelişeceğinin işaretleriyle doluydu. Çin Uluslararası Radyosu, günde 24 saat Türkçe yayın yapan bir radyo. Kadrosunda bulunan Türk gençleri, Çinli meslektaşlarıyla birlikte bu yayınları dikkat ve özenle Türkiye’ye yansıtmaktalar. Aynı grup Türkçe bir dergiyi de yayına soktuklarını heyetimizin bilgisine sundular. Ayrıca ortak bir film yapımı konusunda Türkiyeli bir grupla anlaştıklarını da ziyaretimiz esnasında öğrendik.

KobiEfor: İpek Yolu Projesi konuşmalarınızda gündeme geldi mi?
Akkan Suver: Elbette Çin Halk Cumhuriyeti artık kırk yıl öncesinin kapalı kutusu değil. Cumhurbaşkanı Ji Jinping’in uluslararası alanda Çin’i büyük oyuncu kılacak ‘Bir Kuşak Bir Yol’ projesi bizim de onların da gündemimizden düşmeyen bir konuydu. Aksine küreselleşmenin kuralları içinde Pekin’den Londra’ya uzanacak ‘Bir Kuşak Bir Yol’  projesinin önemini müdrik olarak karadan ve denizden ticaretin, kültürel değişimin ortak işbirliklerinin, dil ve insan transferinin, diyalogun dolayısıyla barışın oluşumuna ve sürekliliğine küresel anlamda hizmet edeceğine inanıyorlar. Bu inancın samimiyetini Çin Uluslararası Radyosu’na yaptığımız ziyarette hem gördüm, hem duydum, hem de hissettim.

KobiEfor: Çin Uluslararası Radyosu’nun Türkçe yayınları var mı?
Akkan Suver: Radyo’nun bünyesinde Türkiye ile ilgili entelektüel düzeyde görsel ve yazılı medya ile karşılaştım. İki ülkenin birbirini tanıması alanında Çin Uluslararası Radyosu’nun Türkçe Servisi’nin ortaya koyduğu çalışmaları takdire şayan buldum. Bu arada Türkiye’de Yön Radyosu’nun hizmetlerinin aynı önemi taşıdığını belirtmem gerekir. Zira Yön Radyosu da günde iki saat Çin hakkında yayın yapan bir kuruluş.

KobiEfor: Pekin ziyaretinize ilişkin başka neler söylemek istersiniz?
Akkan Suver: Bugüne kadar yapmadığım bir ziyareti bu seyahatimde gerçekleştirdim. Uluslararası Geleneksel Çin Tıp Merkezi’ne gittik. Dr. Yank Kai’den aldığımız bilgiler şaşırtıcıydı. Büyük bir ihracat potansiyeline sahip bulunan Uluslararası Geleneksel Çin Tıp Merkezi’nin Başkanı Dr. Yang Kai’ye ‘Bir Kuşak Bir Yol’ projesinin çalışma alanına Geleneksel Çin Tıp Merkezi’nin ilaçlarını da eklemelerin söyledim. Alternatif tıp konusunda dünyanın arayış içinde bulunduğunu da vurguladım. Onlar da bana; “Sizi İpek Yolu’nun Çin Geleneksel Tıp Büyükelçisi yapalım” önerisinde bulundular.
Çin Halk Cumhuriyeti’nin Milli Müzesi’nde Fahri Korutürk’ün, Kenan Evren’in, Süleyman Demirel’in ve Abdullah Gül’ün verdiği hediyelerin de ülke başkanlarının hediyelerinin sergilendiği salonda yer aldığını büyük bir keyifle gördüm.
Bir başka önemli tespitimiz de önceki gelişlerimize göre Pekin’in daha çok ağaca ve yeşilliğe sahip olduğudur. Adeta yeşil bir Pekin’le karşılaştım, dersem yeridir.
Bu arada Çin Halk Cumhuriyeti’nin nüfusunun da bir milyar dört yüz milyona ulaşmakta olduğunu, seyahatimizde öğrendik.
Sözlerimin başında da belirttiğim gibi Çin eski Çin değil. Büyüyen, gelişen caddelerinde son model arabaların İstanbul’u kıskandıracak bir trafik kalabalıklığı oluşturduğu bir merkez olmuş.

KobiEfor: Pekin’den sonra Kunming şehrini ziyaret ettiğinizi belirttiniz. Kunming temaslarınız hakkında neler söylemek istersiniz?
Akkan Suver: Kunming şehri 40 milyon nüfuslu Yunnan Eyaleti’nin 4 milyon nüfusa sahip bir beldesi. Burası Pekin’e uçakla iki buçuk saat uzaklıkta olan bir şehir. Buraya Yunnan Eyaleti Belediyesi Dışişleri Ofisi’nin misafiri olarak geldik. Kunming müstesna bir yer. Burada bulunan Taş Orman Tabiat Parkı UNESCO tarafından koruma altına alınmış bir doğa harikası. Kunming, Çin Halk Cumhuriyeti’nin turizm merkezi. Ayrıca Kunming Çin Halk Cumhuriyeti’nin en büyük çiçek yetiştiricisi. Eyalette bulunan dört büyük nehir, bölgenin ayrı bir güzelliğini oluşturuyor. Mekong Nehri, Kara Nehir, Salven Nehri ve N’Mai Nehri bölgeye, deyimi gerekirse can veriyor.
Kunming’de Yunnan Sosyal Bilimler Akademisi’ni de ziyaret ettik. Yunnan Sosyal Bilimler Akademisi, bir düşünce kuruluşu. Çalışma sahası özellikle Güneydoğu Asya. Mymmar, Bangladeş, Hindistan ilgi alanları içinde. Daha çok bu bölgenin düşünce kuruluşlarıyla temas ve çalışmalar içinde bulunan Yunnan Sosyal Bilimler Akademisi Başkan Yardımcısı Lei Zhuning, İpek Yolu projesinin kara ve demiryolları ayağına büyük önem verdiklerini ortaya koyan bir bilgilendirme sunumunda bulunarak ufuk turu yapmamızı sağladı.
Önemli bir ziyaretimiz de Kunming Belediyesi’ne oldu. Yetkililerin ziyaretimiz esnasında Türk Hava Yolları’nın Kunming’e uçması talebiyle karşılaştık. Ben THY Genel Müdürü’ne bu isteklerini ileteceğime söz verdim ve de gelir gelmez Sayın İlker Aycı’ya Kunming’in isteğini yazıyla ilettim.

KobiEfor: Siz Çin Halk Cumhuriyeti'ne çeşitli vesilelerle ziyaretlerde bulunan bir düşünce insanısınız ve geçen yıl Mayıs ayında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katıldığı İpek Yolu İmza Töreni’nde bulunmuştunuz. O günden bugüne bize bir Çin perspektifi çizer misiniz?
Akkan Suver: Elbette. Çin Halk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ji Jinping, “Bir Yol Bir Kuşak (Tarihi İpek Yolu)” projesinden söz ederken 17 yıla kadar Çin Halk Cumhuriyeti’nin küresel teknoloji lideri olacağını ifade etmişti. Aradan geçen zaman süresince Çin’in çağın geleceğini görerek, kendini hazırlamakta olduğunu gözlemledim. Çin dünya sahnesinde merkez olmayı hedefleyen bir çalışma içinde. Çin Halk Cumhuriyeti’nin küresel dışa açılma politikasının sonucunda dünya yakın bir gelecekte Çin’e ayak uydurmak zorunda kalacaktır, dersem mübalağa yapmış olmam. Gördüğüm odur ki Çin kısa bir zaman sürecinde önde gelen jeopolitik aktör olacaktır. Gene Çinliler ileriye bakan projelerle meşguller. Yaşam standartları ve kişi başına düşen gelirleriyle Çinliler inanılmaz mesafeler almış bulunmaktalar. Pekin’de ve Kunming’de sokakta gördüğüm insanlar coşku, özgüven ve canlılık içindeydiler. Daha da ileri giderek söylemek gerekirse; yakın bir gelecekte Çin, diğerleri tarafından dikte edilenlerle değil, kendi koşulları ile dünya ile yüzleşmeye hazır yeni çağın yeni aktörü olmanın arifesindedir.

Yorumlar (0)