KOBİ kategorisinde Türkiye’nin ilk 3 bankası arasında yer almak isteyen Finansbank, ilk aşamada cirosu 2 milyon TL’ye kadar olan 250 bini aşkın aktif küçük işletmesini 500 bine çıkaracak.

Finansbank’ta KOBİ’lerin bilanço içindeki payı yüzde 23. Finansbank Perakende Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Erkin Aydın bu oranı yüzde 40’a çıkarmaya odaklandıklarını söylüyor. KOBİ segmentinde bankanın büyümesinden iki kat daha fazla büyüme öngördüklerini açıklayan Aydın, 3 yıl içinde küçük işletme kredilerinde 2 kattan daha fazla büyümeyi planladıklarını açıklıyor. KOBİ’leri ekonominin çekirdeği olarak yorumlayan Aydın, söz konusu tanıma uygun 250 binden fazla aktif müşterinin 150 binden fazlasının ise kredili olduğunu söylüyor. 2020’ye kadar aktif müşteri adedini 500 bine çıkarmak istediklerini anlatıyor. Kredi büyümesinin adetsel büyümenin önüne geçtiğinin altını çizen Aydın, işletmelerde şu iki gelişmeyi birlikte hedeflediklerini vurguluyor: “Mevcut KOBİ sayısının artmasını ve mevcut KOBİ’lerin büyük ticari yapılara dönüşmesini öngörüyoruz. İşletmeler bu değişimi; sadece patronun sermaye koyması ile değil, daha ziyade bankaların kredi desteklerinden yararlanarak yapacaklar. Bu nedenle de KOBİ kredilerinin büyümesi sektör kredilerinin büyümesinin üzerinde gerçekleşiyor.”

Finansbank KOBİ ölçeğindeki müşterileri küçük ve orta ölçekli diye ikiye ayırıyor. Küçük işletmelerin kriteri ise yıllık cirosu 2 milyon TL’yi aşmamak.



Hedeflere nasıl ulaşacak?

Erkin Aydın, bu yıl yüzde 45’lik büyüme beklediklerinin altını çizerken son iki yıldır benzer bir hedefe ulaşarak büyüdüklerini hatırlatıyor. Finansbank’ın elbette bir stratejisi var. Ama bunu tek eksende anlatmak imkansız. Zira bireysel bankacılıktaki uzmanlığını ve kurumsal bankacılıktaki engin tecrübesini harmanlayıp işletme bankacılığı müşterilerine yansıtan Finansbank, “Bizce Mümkün!” yaklaşımı ile müşteri ihtiyacını doğru algılayıp doğru çözümü bulmaya odaklanıyor. Aydın, piyasaya liderlik ederek müşterinin ihtiyacına uygun yaratıcı çözümlerle piyasada var olmak istediklerini açıklıyor. Standartların dışında müşteriyi anlayan çözümlere odaklanan Finansbank’ın farklılığını şunlar oluşturuyor:

- KOBİ’lere bir SMS ile 50 bin TL’ye kadar kredi imkanı sunan Finansbank, krediyi ise 1 günde sağlıyor. ‘KOBİ Para Cepte’ kredisi için şu ana kadar 100 binin üzerinde başvuru geldi.

- KOBİ’nin aldığı krediyi geri ödeyebilmesi için nakit akışına uygun vadelerle piyasaya liderlik ediyor. Örneğin ipotek teminatlı işletme kredilerinde 120 aya kadar vade sunulabiliyor.

- Avrupa Yatırım Fonu ile 2.5 yıldır ortak program yürüten Finansbank, kredi talebinde teminat üretemeyen işletmeye fondan kefalet sağlayabiliyor. Avrupa Yatırım Fonu’ndan bugüne kadar 1 milyar TL kullandıran Finansbank, bu dönem ayrıca 320 milyon Avroluk bir paketin anlaşmasını sağladı. Bu yıl Avrupa Yatırım Fonu’ndan toplam 1.7 milyar TL kaynak kullanılmış olacak.  Finansbank benzer bir yapıyı ayrıca Kredi Garanti Fonu ile de sağlıyor.

- Son dönemde ticari kartlarda önemli bir farklık yaratan Finansbank özellikle vade kart ürünü ile dikkat çekiyor. Vade kart ürünü piyasadaki kartlardan farklı olarak aynen çekte olduğu gibi müşteriye ödemelerini istediği vadeye yaymasını sağlıyor. Şu anda Vadekart kullanan müşteri adedi 150 bini geçmiş durumda. Finansbank, ticari kartta Türkiye’nin ilk 3 bankası arasında yer alıyor.

- Piyasada hiç olmayan ‘Kazanan KOBİ’ diye bir program yürüten Finansbank, ‘kazan kazan’ ilişkisiyle KOBİ’nin sadakatine uygun kazançlar sağlıyor. Yıllık 12 bin TL’ye kadar sadık müşterilerine parapuan kazandıran Finansbank’ın sözkonusu hizmetinden her ay 15 bin müşteri parapuan kazanıyor ve parapuan kazanan müşteri adedi her ay artıyor.

- Kredi kartında Türkiye’nin ilk 5 bankasından biri olan Finansbank, küçük işletmelerin nakit döngüsünde kolaylıklar sağlamak açısından POS fırsat paketini sunuyor. Piyasa şartlarına göre daha uygun komisyon oranlarıyla çalışan banka kendileriyle birçok üründe çalışmayı kabul eden müşterisine avantajlar sunuyor. 1.5 yıldır POS Fırsat Paketi’ni uygulayan banka, geçen yıl POS büyüme oranında 1 numaraya yükselmişti.



Saha ekibi ve ekibi destekleyen yönetim

Erkin Aydın’a göre başarının sırrı yetkin bir saha ekibi ve doğru kurgulanmış bir kredi değerlendirme altyapısından kaynaklanıyor. Finansbank’ın bilançosunun yüzde 65’i bireysel müşterilerden, yüzde 23’ü ise KOBİ’lerden oluşuyor. Piyasaya göre Finansbank’ın daha fazla bireysel ve KOBİ müşterisi yer alıyor. Ve piyasadaki birçok banka KOBİ’lere büyük tüzel firmalara yaklaştığı gibi yaklaşıyor. Aydın, “Bireysel bankacılıktaki tecrübemiz ile kurumsal kredilerdeki değerlendirmeyi örtüştürüyoruz. Dolayısıyla işin sırrı; bireyseldeki gücümüzü ve uzmanlığımızı KOBİ’lere taşımamız” diyor. KOBİ’lerin de süreç içinde bankacılık sektörüyle daha yakından çalışmaya başladığını aktaran Aydın, işletmelerin doğru bilgiyi sunmaya başlamasıyla bankacıların işletmeye daha uygun çözümü sunarak başarıyı yakaladığını düşünüyor. KOBİ’ye ulaşmada saha ekibinin önemli olduğunun altını çizen Aydın, şu bilgiyi veriyor: “1.5 yıl önce işletme bankacılığında çalışan saha ekibi 550 iken şu anda 950 müşteri ilişkileri yöneticimiz var. Bu sene sonu şubelerimizde 1.200 adet portföy yöneticisine ulaşmayı amaçlıyoruz. Bu alanda Ciddi şekilde büyüyoruz. Ayrıca çok detaylı eğitim programımız var. Finansbank’ta işletme bankacılığında başvuru evrakları tamamlanmış kredilerin yüzde 80’ine en fazla 1.5 günde karar verilir.”



Sektörel bazda uzmanlaşma

Finansbank, portföy yöneticilerinin yüzde 65’ini İstanbul dışındaki illerde istihdam ediyor ve kredi taleplerinin de yüzde 64’ü İstanbul dışındaki bölgelerden geliyor. Finansbank aynı zamanda sektörel bazda yoğunlaşmaya gidiyor. Tarım, sağlık, turizm ve enerji sektörlerine özel çözümler sunan bankanın son 2 yılda başladığı tarım bankacılığında 18 bin müşterisi bulunuyor. Tarıma hizmet verecek portföy yöneticilerini oluşturduklarını belirten Aydın, bu alanda yüzde 50-60 seviyesinde yıllık büyüme planladıklarını anlatıyor. Tarımın Türkiye ekonomisinde kritik sektör olmaya devam edeceğini anlatan Aydın, sağlık sektörünün de önemli bir büyüme potansiyeli barındırdığına dikkat çekiyor. 3 binin üzerinde eczane ile çalıştıklarının altını çizen Aydın, ayrıca önümüzdeki dönem ‘Geleceğin Patronları’ diye bir program başlatacaklarını şu ifadelerle açıklıyor: “Güzel fikri olan ve planı doğru işleyeni alıp değerlendireceğiz. Başarılı olanları eğitimden geçireceğiz. Bilkent Üniversitesi ile mini MBA programı uygulayacağız. Belirleyeceğimiz en iyi 10 planı destekleyeceğiz geri kalan iyi fikirlere ise Avrupa Yatırım Fonu’nun katkılarıyla kredi desteği sağlayacağız.”