banner565

banner472

banner458

banner457

01.11.2021, 00:56 12764

Kaynak İsrafı Olan Pazar Analizleri

Unutulmamalıdır ki; etkin bir ‘veri analizi’ sadece bilim değil, aynı zamanda sanattır. Bu nedenle, sadece ihracat veya corona sürecinde değil, her konuda sahip olunan veriler, ‘pratisyen’ değil, mutlaka ‘uzman’ analistler tarafından analiz edilmeli, enformasyon üretilmeli ve bilgiye dönüştürülmelidir. ‘Bilim toplumu’ olmak öncelikle bunu gerektirir.

Başta ihracatçı şirketlerimizin patron ve yöneticileri olmak üzere ülke olarak hepimiz ihracatımızın artması için büyük mücadele veriyoruz. Ancak vermekte olduğumuz büyük mücadelenin karşılığını yeterince alamadığımızı söyleyebilirim.

Hatırlarsanız, yaklaşık on sene önce 2023 yılı için 500 milyar USD gibi bir ihracat hedefi belirlenmişti. Daha sonra bu hedefin çok yüksek olduğu görüldüğünden, ‘dünya ihracatından yüzde 1.5 pay almak’ şeklinde revize edildi. Bu da yaklaşık 350 milyar USD’ye karşılık geliyordu. Bu günlerde ise ihracatımızı 200 milyar USD’nin üzerine çıkarabildiğimize seviniyoruz. Neden?

Cevap çok basit. Siz herhangi bir konuda çok yüksek bir hedef belirlerseniz, bu hedefe ulaşmak için ‘uzlaşıları kıran’ stratejiler de üretebilmelisiniz. Aksi taktirde, belirlediğiniz hedefler, gerçekleşmemiş hayallere dönüşür. Biz ülke olarak strateji üretmek yerine, operasyonel olarak başarılı olmaya çalışan bir toplumuz. ‘Eski köye yeni adet getirme’ ve ‘icat çıkarma’ kültüründen gelen bir toplumun uzlaşıları kıracak stratejiler üretmesi de zaten çok zordur.

‘Yıllık ihracat miktarı’ eğrimizi yukarı doğru kırabilecek stratejileri üretebilmemiz için hem ‘büyük resim’ genelinde, hem de her bir ana ürün grubu özelinde küresel pazarı çok iyi analiz edebilmemiz ve bu konuda ‘bilgi içeren’ raporlar üretmemiz gerekmektedir.
Diğer taraftan, ihracat ile ilgili kurum ve kuruluşlar tarafından üretilen küresel sektör ve pazar analizleri ihracat yapan şirket yöneticilerine ışık tutacak enformasyon, bilgi ve öngörüler üretmekten çok uzaktır. Ben, şahsen üretilen bir pazar analizini okuyarak, ihracat stratejisini kurgulayan bir iş insanına rastlamadım.
Doğru bilgi ve öngörüler doğrultusunda uygun stratejileri üretebilmek için öncelikle sahip olduğumuz veriler uygun şekilde analiz edilerek, enformasyon (İng; information, Arapça: malumat) üretebilmeli ve hazırlanan bu raporlar strateji üretecek ihracat aktörlerine ışık tutmalıdır.

‘Bilgi toplumu’ olmanın en önemli unsuru mevcut verileri analiz etmek sureti ile enformasyona dönüştürmek olduğundan, istatistik veya daha dar bir tanımı ile ‘veri analizi’ dünyada gittikçe daha önemli olmaya başlamıştır. İstatistik, en az diğer temel bilimler kadar önemli bir yetkinlik alanı ve temel disiplindir. Ancak, farklı disiplinlerde üniversite eğitimi almış olanların birçoğu istatistiği üniversitede aldığı ve gerçek hayattan örneklerle zenginleştirilmeden öğrendiğini zannettiği 1-2 istatistik dersi ile sınırlı olduğunu zannetmekte ve sahip olduğu verileri sağlıklı bir şekilde analiz edebildiğini düşünmektedir. Temel bilimlere ilgisizliğimiz nedeni ile medyada ‘istatistik’ veya ‘matematik’ profesörüne ise hemen hemen hiç rastlamıyoruz.
Ülkemizde halen üretilmekte olan ve etkin olarak kullanılmadığı için kaynak israfı olduğunu düşündüğüm küresel sektör ve pazar analizlerinin temel sorunu; kullanılan verilerin genelde güncelliğini kaybetmiş ve etkin bir şekilde analiz edilmekten uzak olmasıdır.
Corona nedeni ile sadece oyunun kuralının değil, oyunun kendisinin de değiştiği küresel rekabet ortamında ihracatımızı ülkemizin ihtiyacı olan seviyede arttırmak istiyorsak, merkezinde ‘istatistik’ ve ‘optimizasyon’ olan zihinsel bir devrime ihtiyacımız vardır.
Unutulmamalıdır ki; etkin bir ‘veri analizi’ sadece bilim değil, aynı zamanda sanattır. Bu nedenle, sadece ihracat veya corona sürecinde değil, her konuda sahip olunan veriler, ‘pratisyen’ değil, mutlaka ‘uzman’ analistler tarafından analiz edilmeli, enformasyon üretilmeli ve bilgiye dönüştürülmelidir. ‘Bilim toplumu’ olmak öncelikle bunu gerektirir.

Yorumlar (0)
banner557