Bütünleşik ve özelleştirilmiş iletişim hizmetleri sunan Artı İletişim Yönetimi; müşterilerine, hedef kitlelerine varlık nedenlerini ve ürettikleri değerleri anlatmaları için destek sağlıyor. Talebe göre kurumun pazarlama, kurumsal iletişim ya da insan kaynakları departmanlarına eklemlenerek adeta görünmez olan Artı, yönettiği iletişim etkinliklerinin planlama, uygulama, kontrol ve raporlama aşamalarının tamamını üstleniyor. Eylül 2010’da uluslararası halkla ilişkiler danışmanlığında lider Text 100 şirketinin küresel ağına dahil olduklarını ve Türkiye temsilcisi olarak faaliyet göstermeye başladıklarını anlatan Artı Yönetici Ortağı Tulga Pınar, bu ağ sayesinde özellikle dijital halkla ilişkiler konusunda know-how transfer ettiklerini söylüyor. Yurtdışındaki büyük markaların konkurlarına bu ağ sayesinde katılabildiklerini anlatan Pınar, 20 müşteriye hizmet verdiklerini belirtiyor.
Hedef en büyük ilk 10 firma
Sektörün en büyük ilk 10 firması arasında olduklarını belirten Tulga Pınar, Türkiye’nin kendi sektörlerindeki en iyi markalarına iletişim danışmanlığı hizmeti vermeyi hedeflediklerini açıklıyor. Azerbaycan ve diğer Türk Cumhuriyetleri’nde yerleşik şirketler veya oradaki Türk şirketlerine hizmet vermeyi de düşündüklerini aktaran Pınar, Artı İletişim Yönetimi’nin kardeş şirketi Thinkneuro ile nöro-pazarlama araştırmaları yaptıklarını kaydediyor. Thinkneuro’nun nöro-pazarlama araştırmaları yapan ilk ve tek Türk şirketi olduğunu vurgulayan Pınar, bütün büyük markaların reklamlarının optimizasyonunu bu yöntemle ölçebildiklerini ifade ediyor: “Artı Marka, Azerbaycan ve Kuzey Irak’ta uluslararası firmalara hizmet sunuyor.”
Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü’nde lisans eğitimi alan Tulga Pınar, beş yıllık tekstil sektörü tecrübesinin ardından San Diego Üniversitesi’nde pazarlama ve iş geliştirme alanında yüksek lisans yapar. 2001 Eylül’ünde Türkiye’ye döner, A&B İletişim’le tanışır. Çalıştığı ajansı “okul” olarak niteleyen Pınar, 2004 yılında Juliet Demircioğlu, Taylan Birlik ve Selin Çıkınoğlu ile birlikte Artı İletişim Yönetimi kurar. Sonrasında 5. ortakları Esra Şengülen Ünsür olur.
Tulga Pınar, müşterilerinin şirketlerine artı değerler katma anlayışıyla Artı İletişim Yönetimi’ni kurduklarını anlatıyor: “Şirketlerin farklı departmanlarında iletişim ihtiyacı oluşabiliyor. Artı, dışarıdan bir ajans gibi değil, firmanın çalışanları kadar firmaya eklemlenir. Biz müşterilerimiz için vazgeçilmez olmak istiyoruz. Çözüm ortağımız bir ajansla çalıştığını bile unutmalı. Firmanın bizi organik uzantısı gibi hissetmesini istiyoruz. Yapılan işin başarısının sağladığı kredibilite şirket üzerinde kalmalı, öne çıkmayı isteyen bir ajans değiliz.”
Tulga Pınar, hizmet sundukları Yapı Kredi’nin “Engelsiz Bankacılık” programının, 2011 yılında Uluslararası Halkla İlişkiler Derneği’nden (IPRA) En İyi Sosyal Sorumluluk Projesi Ödülü ve Altın Pusula Halkla İlişkiler Ödülleri’nden kurumsal sorumluluk kategorisinde Altın Pusula Ödülü aldığını belirtiyor.
İletişime inanmak önemli
Hizmet sundukları markanın ürününe inanmalarının önemine değinen Pınar, çalışma kriterlerini şöyle belirliyor: “Önce markaya, ürüne inanmalıyız. Ürün, kamu ve insan sağlığına zarar vermeyecek bir ürün olmalı. Çalıştığımız şirket iletişim çalışmalarının yaratacağı farka inanmalı.”
“Marka, şirketin kişiliğidir” diyen Pınar, müşterilerini arkadaş seçer gibi seçtiklerini dile getiriyor: “Kişilik özellikleri olan bir marka stratejisi belirliyoruz. İnsani karakterlerin özünün toplandığı bir strateji. İletişim çalışmalarında bütün ajanslar marka için işbirliği yapmalı, eşgüdümlü çalışmalı. Belirlediğimiz hedef kitleye ulaşmak için ajansların eşgüdümlü ve işbirliği içerisinde çalışması şart.”
Finans, elektronik ticaret, otomotiv, mutfak eşyaları, havayolları ve ilaç sektörlerine hizmet veren Artı, müşterileriyle uzun soluklu çalışmaya inanıyor. Müşterilerine her türlü iletişim kanalını açık tuttuklarının altını çizen Pınar, “Yeni yazılacak halkla ilişkiler kanunlarının öncülerinden olarak sektörün değişim ve dönüşümünde önemli bir misyon sahibiyiz. Halkla ilişkiler şirketlerinin kamuoyunda doğru algılanmasını istiyoruz” diyor.
Markanın sevilmesi ve mesajlarının doğru algılanması için çalıştıklarını kaydeden Pınar, başarılı bir halkla ilişkiler kampanyasının ipuçlarını şöyle veriyor: “Başarılı halkla ilişkiler kampanyası samimi olmalı, markanın kişiliğine aykırı olmamalı. Hedef kitlenin desteklediği, benimseyebileceği bir kampanya olmalı. Zaman içinde özünden kaybetmemeli. Geçici değil, sürdürülebilir, elitist kalmayan geniş kitlelerin anlayabileceği bir kampanya olmalı.”
KOBİ’ler için iletişim
Tulga Pınar’a göre iyi bir iletişim danışmanlığı ajansı hizmet verdiği müşteri ve marka için; “görünmez ve vazgeçilmez olmalı, müşteriyle eklemlenebilmeli.” KOBİ’lerin iletişimin önemli bir yönetim fonksiyonu olduğuna inanması gerektiğini düşünen Pınar, stratejik iletişimin onları başarıya taşıyacağını söylüyor. Tulga’ya göre Artı’nın farkını ise yakın hizmet, çözüm ortağı yaklaşımı, müşterinin ihtiyacı olduğunda yanlarında olduklarını hissettirmek oluşturuyor.