Mersin Serbest Bölgesi, ilgili yasa gereğince, bir serbest bölgenin doğal olarak sahip olduğu “gümrük hattı dışında” olmanın getirdiği avantajın yanısıra bir lojistik merkezin sahip olması gereken diğer özelliklerini de bünyesinde bulunduruyor.  Bölge; önemli coğrafi konumunun özelliği gereğince;



- Kendi sınırları içerisinde özel rıhtımlarının bulunması, bu rıhtımlarda süratli hizmet gerçekleştirmesi,



- Hemen yanında Doğu Akdeniz’in en büyük ve işlek limanlarından biri olan Mersin Limanı’nın bulunması, Mersin Limanı ile ortak kapısının yer alması ve mal maniplasyonlarının süratle yapılması,



- Denizyolunun yanısıra diğer ulaşım şebekelerine olan bağlantıları ve yakınlığı,



- 125 bin metrekare kapalı depolama alanı, 9 bin 500 metrekare soğuk mal depolama alanı, 5 bin metrekare açık stok sahası, 75 bin metreküp sıvı mal depolama imkanları,



- Çevresinde tarımsal ve sanayi potansiyeli yüksek illerin yer alması,



-Uzun yıllara sari dış ticaret tecrübesi



sayesinde gerek dünya üzerinde ve gerekse Türkiye’de gelişen lojistik sektörüne önemli altyapı kapasitesi oluşturuyor.

Mersin Serbest Bölgesi’nden 158 değişik ülkeyle 682 değişik malın ticareti yapılıyor. Edvar Mum, bu rakamların Mersin Serbest Bölgesi’nin ticarette çok yönlü etkinliğini ortaya koyduğunu söylüyor. Mum, bölgede 2011 yılında sağlanan doğrudan istihdam 6.479 kişi olurken bu yıl yüzde 21 artışla bu rakam 7 bin 809 kişiye ulaştığını anlatıyor: “Dolaylı sağlanan istihdam ile bu rakam 10 bin kişi civarında olup ekonomik etkileşim sağlanan kişi sayısı da yaklaşık olarak 25 bin. Bu açıdan da  gerek Mersin ili ve gerekse ülkemiz için Mersin Serbest Bölgesi’nin önemi son derece büyüktür. Türkiye’nin ilk serbest bölgesi olarak faaliyete başladığı 1988 yılından 2010 yılı sonuna kadar gerçekleştirdiği en yüksek yıllık ticaret hacmi 2.7 milyar dolar olan Mersin Serbest Bölgesi’nde, 2011 yılında yapılan üretim ve ticaret işlemlerindeki önemli artış sayesinde tarihi bir rekora imza atılmış oldu. 2010 yılında 2.7 milyar dolar  olarak  gerçekleşen  ticaret  hacmi  yüzde 34 artışla,  2011 yılında 3.7 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. 2012 yılında ise ticaret hacminin yine 3.7 milyar dolar seviyesinde gerçekleştirilmesi öngörülmektedir.”

Edvar Mum, Mersin Serbest Bölgesi’nde hazır giyim sektörü başta olmak üzere, çelik sanayi, medikal, gıda, ambalaj malzemeleri sektörlerinde üretimler yapıldığını ve sektörlerde ortalama 5 bin 500 kişiye iş imkanı sağlandığını kaydediyor. Mum, “1991 yılından bu yana yapılan özverili çalışmalar sonucu, Avrupa Birliği standartlarında bir ‘Hazır Giyim ve Konfeksiyon Sektörü’ oluşmuştur. Daha önceleri yurtdışından tüm kumaş ve aksesuarları Mersin Serbest Bölgesi’ne gelmekte iken bugün tüm kumaş ve aksesuarlar Türkiye’den temin edilmekte ve ülkemiz üreticisine katkı sağlanmaktadır. Yıllık 36.000.000 (otuzaltı milyon) adet giyim, Bölgemiz’den Batı Avrupa ülkelerine gönderilmektedir” diyor.



Edvar Mum, gelecek hedeflerini ise şöyle sıralıyor:



“A) Mersin İlinin lojistik öneminin artmakta olması sebebiyle, lojistiğin ‘gümrük hattı dışı’  işlemlerini realize etmek üzere MESBAŞ’ın fonksiyonlarının arttırılması hedeflenmektedir.



B) Mevcut kapalı alanların tam verimlilikle kullanılması için çalışmalar yapılmaktadır. Bu kapsamda, Bölgede ‘kiracı’ nitelikte faaliyet göstermek isteyen firmalarla görüşmeler yapılmaktadır.



C) Mersin Serbest Bölgesi’nin yatırım alanlarının tamamı tahsis edilmiş olduğundan dolayı yeni yatırım alanlarının oluşturulması gelecek hedefler içerisinde yer almaktadır. Bu kapsamda Mersin Serbest Bölgesi’nin doğusundaki 334 dönümlük alanın serbest bölgenin sınırları içerisine alınması konusunda çalışmalar devam etmektedir. Bu alanın ‘serbest bölge’ statüsüne kavuşturulması sonrasında 2 bin kişiye ilave istihdam sağlanması ve yıllık 1 milyar dolarlık ilave işlem hacmi gerçekleştirilmesi öngörülmektedir.”