Sosyal bilimler alanında dünyanın en geniş kapsamlı projesi olarak bilinen Dünya Değerler Araştırması’nın Türkiye’ye dair sonuçları ortaya çıktı. Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Dünya Değerler Araştırmaları Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Yılmaz Esmer “Türkiye Değerler Atlası 2012”yi açıkladı. Atlas Türk toplumunun genel yapısını, içine girdiği değişim sürecindeki kültürel sınırlarını gösteriyor ve bu sınırları aşmanın yolları hakkında da işaretler veriyor.
Aynı zamanda toplumsal haritamız olan atlasımız şunları gösteriyor:
- Türkiye, insanların birbirine en az güvenebildikleri ülkelerden biri. 22 yıldır bu durumda bir değişiklik gözlenmiyor. Türkiye'de insanların yaklaşık onda biri genelde insanlara güvenebileceğini söylerken, İskandinav ülkelerinde bu oran yüzde 80'lere yaklaşıyor. l Ordu'ya duyulan güven düzeyinde son yıllarda bir düşüş var. Orduya güven düzeyi bölgelere göre önemli farklılıklar gösteriyor.
- AB'ye duyulan güven, dalgalı seyretmekle birlikte, bugün 1990 ile hemen hemen aynı düzeyde (1990: %36, 2011/12: %39)
- Türk toplumu, Avrupa'nın ve dünyanın en dindar toplumlarından biri. Dinin toplum yaşamındaki yeri en üst düzeylerde.
- Dinin esas olarak bu dünyaya değil, ölümden sonraki dünyaya anlam kazandırdığını düşünenlerin oranı yüzde 76.
- Dinin özünün kurallara uymak olduğunu düşünenlerin oranı yüzde 64.
- Avrupa'da, Tanrı'nın insanların yaşamındaki yerinin en yüksek olduğu toplum Türkiye.
- Yaklaşık her üç kişiden biri hem 30 gün oruç tutuyor, hem günde beş vakit namaz kılıyor.
- Kendisini 'dindar bir kişi' olarak tanımlayanların oranı, son 22 yılda 10 puan yükseldi.
- 47 Avrupa ülkesi içinde siyasal yelpazenin en sağında Türk toplumu yer alıyor.
- Ortalamalar itibarıyla en solda İzmir, en sağda Doğu Anadolu var.
- Türk olmaktan son derece gurur duyanların oranı Güneydoğu Anadolu’da yüzde 23, Karadeniz’de yüzde 88.
- Kadınların yüzde 71’i ‘ailenin reisi erkek olmalı’ diyor.
- Kadınların yüzde 59’u ‘kadın her zaman kocasına itaat etmeli, onun sözünden çıkmamalı” diyor. Bu oran İzmir’de yüzde 40, Doğu Anadolu’da yüzde 71.
- İşsizlik varsa, işe almada erkeklere öncelik verilmesini isteyenler Türkiye’de yüzde 60, Danimarka’da yüzde 2.
- Fransızların yüzde 36’sı Türkler’in yüzde 6’sı evliliğin artık modası geçmiş bir kurum olduğunu düşünüyor.
- Kapsamlı muhafazakarlık ölçeği değerleri (100 puan üzerinden) 1999’da 60, 2001’de 65, 2011’de 63 olarak ölçülüyor.
Türkiye’nin 2023 yılı için zikrettiği hedeflerine, bir de toplumun değerler bileşimine bakarak konuşmak gerekiyor.
Değer Atlasımız
Ciddi bir araştırma. Yüzümüze ayna tutuyoruz Toplumların neyi ne kadar yapabileceğini siyasi propaganda göstermez. Gerçeği bize temel gelişme eksenleri bakımından o toplumun hangi düzeye geldiğini ölçebileceğimiz kıyaslamalı çıkarımlar verebilir ancak. Türkiye kadın-erkek eşitliğini sağlamada dünyanın en gerideki ülkelerindendir ve bu konudaki marjinal çabalara bile direnmektedir. Muhafazakarlık ise hala övünme sebebidir.
Yorumlar