Rakamlarla kadın girişimciliğinin gelişimi ve yol haritası
Rakamlarla kadın girişimciliğinin gelişimi ve yol haritası
İçeriği Görüntüle

KobiEfor: Özbekistan’da katıldığınız Uluslararası Sivil Toplum Konferansı’nı özetler misiniz?
Dr. Akkan Suver:
Özbekistan’ın başkenti Taşkent’te, 18-21 Eylül günleri uluslararası bir toplantıya Marmara Grubu Vakfı adına Genel Sekreterimiz Sezgin Bilgiç ile katıldık. Toplantıda ben konuşmacı olarak, Sezgin Bilgiç de moderatör olarak yer aldık.
Bu ülkem için bir onurdu.
Ama bir başka onuru da sürpriz olarak yaşadım. Açılış öncesi Özbekistan Devleti bana yıllardır halklar arasında iletişim sağlamamdan ve barışa diyalog yoluyla hizmetlerimden dolayı bir merasim ile Devlet Madalyası sundu.
Bu beklenmedik sürprize Marmara Grubu Vakfı olarak minnettarız. Özbekistan’ın, Türkiye’nin, Almanya’nın, Polonya’nın, Fransa’nın, İsveç’in ve Kazakistan’ın ülke olarak ayrıca Birleşmiş Milletler’in (BM), AGİT’in ve de UNDP’nin temsilciyle katıldığı konferansta demokrasi için sivil toplumun önemini tartıştık.

KobiEfor: Uzun zamandır Özbekistan’a ziyaretler yapmaktasınız. Türkiye’den baktığınızda nasıl bir Özbekistan görüyorsunuz?
Dr. Akkan Suver:
Uzun yıllar Özbekistan kapalı bir ekonomi yaşadı. Bu, o günün şartlarının eseriydi. Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev göreve gelince aynen rahmetli Özal’ın bizde yaptığını yaptı ve ülkenin kapılarını, deyimi gerekirse, ardına kadar açtı.
Dolayısıyla; yıllar önce yaşamakta olduğu kapalı ekonomiden çıkarak uluslararası sermaye çeken, dinamik bir yatırım merkezine dönüştü. Bugün Özbekistan bölgenin en cazip yatırım merkezlerinden biri haline geldiyse, bu başarı şüphesiz Özbek Kardeşlerimizin ve devlet yöneticilerinin gayretleri sayesindedir.
Ancak, ülkeyi ileri taşıyan ve vizyonuyla yönlendiren kişi elbette Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev’dir. Cumhurbaşkanı Mirziyoyev’i takdir ile anmak istiyorum, zira Özbekistan’ın istikrarlı büyümesi devam eden yapısal reformların başarıyla uygulanmasının bir sonucudur.

KobiEfor: Bu gelişmeyi kısa başlıklarla özetleyecek olursanız nasıl değerlendirirsiniz?
Dr. Akkan Suver:
Özbekistan artık çevrede kalan bir ülke değil; Avrasya’nın başlıca ekonomik merkezlerinden biri, Avrupa ile Güney Asya arasında bir köprü haline gelmiştir. Bizler yalnızca ekonomik başarıları değil, ayın zamanda küresel ekonomide yeni bir büyüme kutbunun doğuşuna da tanıklık ediyoruz.
Özbekistan genç, dinamik, zengin kaynaklara sahip ve Orta Asya’da stratejik açıdan hayati bir bölge olarak öne çıkmaktadır. Sadece, makroekonomik istikrar ve güvenilirlik sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda Avrasya’nın yeni ekonomik gerçekliğini şekillendirme fırsatı da veriyor.
Bu bağlamda, Cumhurbaşkanı Mirziyoyev’in “Orta Asya’da Birleşik Yatırım ve Ticaret Alanı” girişimi sadece bir söylem değil, önümüzdeki yıllar için somut bir eylem planıdır.
Son sekiz yılda yatırım faaliyetlerini uluslararası standartlara yükselten yasalar çıkarılmış, kamulaştırmaya karşı koruma sağlanmış, kârların yurtdışına aktarılması hakkı güvence altına alınmış, uluslararası tahkime erişim ve vergi teşvikleri getirilmiştir. Bunlar, yabancı yatırımı kolaylaştırmıştır.
Döviz serbestisi, idari engellerin kaldırılması ve özel ekonomik bölge teşvikleriyle birleştiğinde bu reformlar Orta Asya’daki en cazip yatırım ortamlarından birini yaratmıştır.

KobiEfor: Rakamlarla bunu nasıl açıklarsınız? Türkiye ile Özbekistan arasındaki ihracat ve ithalat rakamları nasıldır?
Dr. Akkan Suver:
2017-2024 yılları arasında Özbekistan toplamda 188 milyar dolar yatırım çekmiş; bunun 87 milyar doları doğrudan yabancı yatırım olmuştur. Yabancı sermayeli işletmelerin sayısı 3 kattan fazla artarak 16.000 bini aşmış, ve bu durum ülkenin iş ortamına duyulan uluslararası güveni yansıtmıştır. İzin verirseniz, Türkiye ile Özbekistan arasındaki güçlü ortaklıktan da bahsetmek isterim.
Geçen yıl Türkiye’nin Özbekistan’a ihracatı 2.2 milyar dolar, Özbekistan’dan ithalatı ise 1.1 milyar dolar olarak gerçekleşti. Bunu yetersiz buluyoruz ve ikili ticaretimizi 10 milyar dolara çıkartmayı hedefliyoruz.

KobiEfor: Özbekistan’ı uluslararası alandaki konumu hakkında bilgi verir misiniz?
Dr. Akkan Suver:
Ekonomik reformların ötesinde; Özbekistan, Türk Devletleri Teşkilatı, Şangay İşbirliği Örgütü, Bağımsız Devletler Topluluğu ve Avrasya Ekonomik İşbirliği çerçevelerindeki etkinliğiyle bölgesel bir lider olarak uluslararası alanda yerini almıştır. Çok yönlü dış politikasıyla Özbekistan, Avrupa Birliği (AB) ve Amerika Birleşik Devletleri (ABD) gibi batılı ortaklarla olumlu ilişkiler sürdürürken; Rusya ve Çin ile de yapıcı iş birliğine devam etmektedir. Bu dengeli yaklaşım sayesinde Özbekistan, hem siyasi istikrar, hem de ekonomik fırsatlar sunan, Orta Asya’da yükselen bir merkez haline gelmiştir.
Yakın gelecekte Özbekistan’ın Orta Asya’yı Güney Asya ve Avrupa’ya bağlayan yeni bir koridorun kurulmasında merkezi rol oynayacağını da ümit ediyorum.

KobiEfor: Özbek Sivil Düşünce Hareketi ile bizlerin sivil düşünce yaklaşımımızı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Dr. Akkan Suver:
Özbek sivil toplum kuruluşlarının ulusal kalkınmada üç kritik rol oynadığını söyleyebilirim. Öncelikle reform süreçlerinde halkın sesini yükseltmesini sağlamaktadırlar. Kamu denetiminin güçlendirilmesi ve devlet organlarının faaliyetleri üzerine kamu denetimi mekanizmalarını güçlendirmek için çalışıldığını gözlemliyorum. Ayrıca, siyasi katılım için platformlar yaratarak halkın reform girişimlerini anlaması ve doğrudan önerilerini sunması için zeminler oluşturduğuna da şahit olmaktayım. Özetle; Özbekistan sivil toplum kuruluşlarını ülkenin dönüşüm yolculuğunun temel ortakları olarak değerlendirebiliriz.
Bize gelince, Özbekistan’da özellikle Kalkınma Stratejisi Merkezi ile Marmara Grubu Vakfı arasındaki ortaklığa değinmek isterim. Bugün kurumlarımız kapsamlı bir iş birliğine sahiptir. Geride bıraktığımız yıllarda İstanbul ve Taşkent’te halklarımız arasındaki dostluk ve kardeşlik bağlarını güçlendirmeyi amaçlayan önemli sivil düşünce etkinlikleri düzenledik. Bu ortak faaliyetler sayesinde Kalkınma Stratejisi Merkezi’nin katkılarıyla Özbekistan’ın ekonomik reformlarının ve Üçüncü Rönesans projelerinin yeniliklerini derinlemesine anlama fırsatı bulduk. Tarih, kültür ve insanlarıyla büyük bir ülke olan Özbekistan ile samimi diyaloglarımızda Kalkınma Stratejisi Merkezi’nin katkısı paha biçilemezdir.