Esas başarı, OVP’de belirtilen genel taahhütlerin “spesifik, ölçülebilir, zamanlı ve kaynaklandırılmış” programlara dönüştürülmesine bağlıdır. İş dünyası temsilcilerinin de vurguladığı üzere (TOBB vb.), somut uygulama takvimi, kaynak dağılımı ve yerel kapasite güçlendirilmeden beklentiler tam olarak karşılanamayabilir. Kişi olarak da OVP’de KOBİ’lerin sorunlarını çözüm odaklı pozitif bulanlardanım.
OVP’nin genel hedefleri makro istikrarı, sürdürülebilir büyümeyi ve kayıtlı ekonomiyi güçlendirmeyi kapsıyor; KOBİ odaklı tedbirlerin başarısı bu makro hedeflerin hayata geçmesinde belirleyici olacaktır. Orta Vadeli Program (OVP) 2026–2028’in KOBİ’lerin öncelikli sorunlarını hangi ölçüde ele aldığı, sunulan politika araçlarının etkinliği ve uygulanabilirliği ile programda görülen eksiklikler ve öneriler bakımından kapsamlı bir değerlendirmesini yapacağım.
Finansa erişimin kolaylaştırılması: Programda reel sektörün, özellikle KOBİ’lerin finansmana erişiminin kolaylaştırılacağı belirtilmektedir. Bu, kredi kanallarının güçlendirilmesi ve belirli öncelikli sektörlere yönelik likidite destekleri biçiminde sunuluyor.
KOBİ’lerin finansmana erişiminin öncelikli olduğunu vurgulamıştır.
Finansmana erişim
Pozitif nokta: OVP finansmana erişimin kolaylaştırılmasını açıkça hedefliyor; bu, kredi mekanizmalarının desteklenmesi ve reel sektöre likidite sağlanması anlamına geliyor.
Ancak: KOBİ’lerin uzun vadeli ve uygun maliyetli finansman ihtiyacı, özellikle risk sermayesi, tedarik zinciri finansmanı ve kredi garanti mekanizmalarının genişletilmesi gibi spesifik araçların devreye konması gerekiyor. OVP’de genel taahhütler var; fakat hangi kurumlar, ne miktarda ve hangi zamanlama ile devreye girecek soruları metinde ayrıntılı şekilde açıklandığı ölçüde cevaplanmamış görünüyor. Bu da uygulamada belirsizlik yaratabilir.
Vergi, kayıt dışı ekonomi ve düzenleyici yük
Pozitif nokta: Vergi adaleti ve kayıt dışılıkla mücadele programı KOBİ’lerin adil rekabet ortamı açısından önem taşıyor. OVP, Vergi Reformu ve denetim güçlendirmesini gündeme alıyor. Ancak: Vergi uyum maliyetleri ve işlem yükü KOBİ’ler için ağır olabilir; denetim artışı tek başına küçük işletmeler üzerinde yük oluşturabilir. Bu yüzden; vergi tabanını genişletirken basitleştirme, aşamalı uyum destekleri ve KOBİ’lere özel muafiyet/kolaylaştırıcı düzenlemeler kritik. OVP metninde bu dengeyi kurmaya yönelik somut süreçlerin (Örneğin; eşiğe dayalı uygulamalar, dijital muhasebe teşvikleri) detaylandırılması sınırlı.
İstihdam ve beşeri sermaye politikaları: Kadın, genç ve dezavantajlı grupların istihdamını artırmaya yönelik aktif işgücü politikaları ve beceri uyumu programlarına vurgu yapılmıştır.
OVP’nin istihdam hedefleri, beceri uyumu programlarına yaptığı vurgu ve kadın/genç istihdamına yönelik tedbirleri (aktif işgücü politikaları) KOBİ’lerin nitelikli işgücü sorununun çözümünde önemli fırsatlar sunuyor. Ancak etkinlik, programların yerel çalışma piyasalarına uyarlanması, mesleki eğitim-işyeri entegrasyonu ve teşviklerin KOBİ’lerce erişilebilirliği ile ölçülecek.
Dijital dönüşüm ve verimlilik: KOBİ dijital dönüşümü üretim altyapısının güçlendirilmesi ve lojistik/enerji maliyetlerinin azaltılması OVP’de yer alan hedefler arasındadır. Bu alanlarda destek programları ve altyapı yatırımları vaat edilmektedir.
Kayıt dışı ekonomi ve vergi adaleti: Pozitif nokta: Vergilemede etkinlik ve kayıt dışılıkla mücadele öncelikleri, KOBİ’lerin adil rekabet ortamına kavuşması açısından OVP’de öne çıkarılmıştır.
Dijitalleşme, teknoloji ve ölçeklenme
Pozitif nokta: OVP dijital dönüşüm ve verimlilik artışını destekleyen politikaları içeriyor; bu KOBİ’lerin rekabet gücünü yükseltme potansiyeli taşıyor. Ayrıca KOSGEB gibi kurumların mevcut destekleriyle (dijital dönüşüm, kapasite geliştirme vb.) uyum söz konusu. Ancak: KOBİ’lerde teknoloji adaptasyonu; finansman, teknik destek, eğitim ve tedarik zinciri entegrasyonu gerektirir. Programın başarılı olması için yerel düzeyde erişilebilir eğitimler, teknik danışmanlık, pilot uygulamalar ve eş finansman mekanizmaları gibi uygulama detayları kritik.
OVP genel çerçeve sunuyor bu pozitif olarak çok önemli.
Ancak uygulama planları ve kaynak dağılımı daha açıklayıcı olmalı.
Sonuç olarak; OVP KOBİ sorunlarını “hedefliyor”, ama uygulama belirleyici olacak. OVP (2026–2028) metni ve kamuoyuna yansıyan açıklamalar, KOBİ’leri önceliklendirdiğini ve finansmana erişim, dijital dönüşüm, istihdam ve kayıt dışıyla mücadele gibi alanlarda taahhütler içerdiğini açıkça göstermektedir. Bu bağlamda OVP, KOBİ sorunlarını politika gündemine almış olması açısından olumlu bir adım olarak değerlendirilebilir. Bununla birlikte, esas başarı, OVP’de belirtilen genel taahhütlerin “spesifik, ölçülebilir, zamanlı ve kaynaklandırılmış” programlara dönüştürülmesine bağlıdır. İş dünyası temsilcilerinin de vurguladığı üzere (TOBB vb.), somut uygulama takvimi, kaynak dağılımı ve yerel kapasite güçlendirilmeden beklentiler tam olarak karşılanamayabilir. Kişi olarak da OVP’de KOBİ’lerin sorunlarını çözüm odaklı pozitif bulanlardanım.