Dr. Nurdan Sönmez’in hayata geçirdiği projeleri; Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri ve Yalçın Sönmez OSB Ödülü verildi

2030 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi yayımlandı

İçeriği Görüntüle

165 başvurunun yapıldığı Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri kapsamında finale kalan 30 girişimci; Ankara’da 6-7 Mayıs’ta, Girişim’23’te jüri tarafından değerlendirildi. “Kadın Girişimci”, “Genç Girişimci” ve “Geleceğin Genç Girişimcileri” olmak üzere 3 kategoride verilen toplamda 225 bin TL’lik Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri ile birlikte; 21 girişimci 28 iş fikriyle ödüllerin sahibi oldu, bazı girişimciler birçok farklı ödülü aynı iş fikriyle almaya hak kazandı.

İstanbul’da 7-8 Mayıs 2025’te gerçekleştirilen 28. Avrasya Ekonomi Zirvesi’nde; Yalçın Sönmez OSB Ödülü, KobiEfor İmtiyaz Sahibi Dr. Nurdan Sönmez ve İşinsanı Öncücan Sönmez tarafından Gebze Güzeller OSB Yönetim Kurulu Başkanı Adem Ceylan’a takdim edildi. Yalçın Sönmez OSB Ödülü; OSB’ler konusunda öncülük ve liderlik yapan duayen Yalçın Sönmez’in anısını yaşatmayı ve bu alanda mücadele veren öncü ve lider insanlar ile OSB’lerin; Türkiye ekonomisindeki rolüne ve katkısına vurgu yapmayı amaçlıyor.
Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri’ni kazananlara ödülleri ise; Ankara’da 14 Mayıs’ta düzenlenen XX. Ulusal, I. Uluslararası KOBİ Zirvesi’nde; Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Çoştu, TOSYÖV Yönetim Kurulu Başkanı Nezih Kuleyin ve Dr. Nurdan Sönmez tarafından; “Genç Girişimci” kategorisinde IAS Systems (IAS İleri Teknolojiler A.Ş.) Kurucu Ortağı Serhan Gürbüz’e, Geleceğin Genç Girişimcileri” kategorisinde Indufy Endüstriyel Dijital Dönüşüm Sistemleri Kurucu Ortakları; Ali Tamer Şensoy, Selçuk Vural ve Halis Ebrar Cengiz’e, “Kadın Girişimci” kategorisinde; Melsa Yazılım Teknoloji ve İnavosyon Kurucusu Melsan Zehra Yılmaz’a verildi. Girişimcilik ve inovasyonun ortak potansiyelini kadın ve genç girişimcilerle buluşturmayı hedefleyen Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri, kolektif etkiyle inovatif girişim ekosistemini güçlendirmeyi ve yenilikçi çözümler üreten bireylerin yetişmesine katkı sağlamayı amaçlıyor.
KobiEfor İmtiyaz Sahibi Dr. Nurdan Sönmez’in hayata geçirdiği projeleri olan “Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri” ve “Yalçın Sönmez OSB Ödülü”nü kazanan kadın ve genç girişimciler ile OSB Başkanı açıklandı. Ödüller, KobiEfor’un çözüm ortaklığı ve basın medya sponsorluğuyla; 3 büyük uluslararası ve ulusal girişimcilik, teknoloji ve ekonomi platformu; sırasıyla; Ankara’da 6-7 Mayıs 2025’te Girişim’23’te, İstanbul’da 7-8 Mayıs 2025’te 28. Avrasya Ekonomi Zirvesi’nde ve Ankara’da 14 Mayıs 2025’te, XX. Ulusal, I. Uluslararası KOBİ Zirvesi’nde verildi.
Dijital dönüşüm, sağlık, eğitim, toplumsal fayda, tarım gibi farklı alanlara odaklanan 165 girişimin başvurduğu Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri kapsamında finale kalan 30 girişimci; Ankara’da 6-7 Mayıs’ta, Girişim’23’te jüri tarafından değerlendirildi. “Kadın Girişimci”, “Genç Girişimci” ve “Geleceğin Genç Girişimcileri” olmak üzere 3 kategoride verilen toplamda 225 bin TL’lik Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri ile birlikte; 21 girişimci 28 iş fikriyle ödüllerin sahibi oldu, bazı girişimciler birçok farklı ödülü aynı iş fikriyle almaya hak kazandı.
İstanbul’da 7-8 Mayıs 2025’te, “Daha İnsancıl Bir Dünya, Yaşanabilir Bir Dünya İçin Diyalog” temasıyla gerçekleştirilen 28. Avrasya Ekonomi Zirvesi’nde, Yalçın Sönmez OSB Ödülü, KobiEfor İmtiyaz Sahibi Dr. Nurdan Sönmez ve İşinsanı Öncücan Sönmez tarafından Gebze Güzeller OSB Yönetim Kurulu Başkanı Adem Ceylan’a takdim edildi.
Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri’ni kazananlara ödülleri; Ankara’da, 14 Mayıs’ta, “Dış Ekonomik Faaliyetler: KOBİ’ler İçin Büyüme Fırsatı” ana teması ve “Güçlü KOBİ, Güçlü Ekonomi” mottosuyla düzenlenen XX. Ulusal, I. Uluslararası KOBİ Zirvesi’nde; Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Çoştu, TOSYÖV Yönetim Kurulu Başkanı Nezih Kuleyin ve Dr. Nurdan Sönmez tarafından; “Genç Girişimci” kategorisinde IAS Systems (IAS İleri Teknolojiler A.Ş.) Kurucu Ortağı Serhan Gürbüz’e, Geleceğin Genç Girişimcileri” kategorisinde Indufy Endüstriyel Dijital Dönüşüm Sistemleri Kurucu Ortakları; Ali Tamer Şensoy, Selçuk Vural ve Halis Ebrar Cengiz’e, “Kadın Girişimci” kategorisinde; Melsa Yazılım Teknoloji ve İnavosyon Kurucusu Melsan Zehra Yılmaz’a verildi.

Ulusal ve uluslararası 3 ekonomi, teknoloji ve girişim platformunda Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri ve Yalçın Sönmez OSB Ödül
KobiEfor İmtiyaz Sahibi Dr. Nurdan Sönmez, bu projelerinin hayata geçmesinin ardından daha çok projelerinin olacağını da belirterek, şu açıklamayı yaptı: “Türkiye inovatif girişimcilik ekosisteminin oluşmasında, OSB’lerin tüzel kişiliklerini kazanmasında ve 4562 Sayılı OSB’ler Kanunu’nun çıkarılmasında büyük emekleri ve katkısı olan, Kocaeli Alikahya Organize Sanayi Bölgesi (Kocaeli Alikahya OSB) Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı, TOSYÖV Yönetim Kurulu eski Başkanı ve KobiEfor Onursal Başkanı olan rahmetli Eşim Yalçın Sönmez adına ve anısına hayata geçirdiğimiz ‘Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri’ ve ‘Yalçın Sönmez OSB Ödülü’, 3 büyük ulusal ve uluslararası girişimcilik, teknoloji ve ekonomi platformunda verildi.”

“İzmit Teknokent’in adının Yalçın Sönmez Teknokent olmasını bekliyoruz”
Kocaeli Alikahya OSB Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı olarak Yalçın Sönmez’in hayata geçirdiği İzmit Teknokent Projesi’nin, onun anısına adının değiştirilerek “Yalçın Sönmez Teknokent” olmasını beklediklerini açıklayan Dr. Nurdan Sönmez sözlerini şöyle sürdürdü: “Girişimcilik ve inovasyonun ortak potansiyelini kadın ve genç girişimcilerle buluşturmayı hedefleyen Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri, kolektif etkiyle inovatif girişim ekosistemini güçlendirmeyi ve yenilikçi çözümler üreten bireylerin yetişmesine katkı sağlamayı amaçlıyor. Yalçın Sönmez OSB Ödülü; OSB’ler konusunda öncülük ve liderlik yapan duayen Yalçın Sönmez’in anısını yaşatmayı ve bu alanda mücadele veren öncü ve lider insanlar ile OSB’lerin; Türkiye ekonomisindeki rolüne ve katkısına vurgu yapmayı amaçlıyor. Bu ödüller, umarım ve dilerim gelenekselleşir ve kadın ve genç girişimcilere ışık tutar. Umarım ve dilerim Devletimizin ve Kocaeli Alikahya OSB’nin de de desteğiyle Yalçın Sönmez’in başlattığı İzmit Teknokent Projesi de Yalçın Sönmez Teknoloji Üniversitesi veya Yalçın Sönmez Teknokent ismiyle devam ettirilir” dedi.

28. Avrasya Ekonomi Zirvesi’nde Yalçın Sönmez OSB Ödülü verildi
Marmara Grubu Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı tarafından, KobiEfor Sanayi Ekonomi Dergisi çözüm ortaklığı ve basın medya sponsorluğunda; Nobel Ödüllü Bilim İnsanımız Aziz Sancar’ın yanı sıra 43 ülkeden 800’ü aşkın siyasetçi, diplomat, akademisyen, inanç önderi ve iş insanının katıldığı, 7-8 Mayıs 2025’te, WOW İstanbul Oteli’nde, “Daha İnsancıl Bir Dünya, Yaşanabilir Bir Dünya İçin Diyalog” temasıyla düzenlenen Türkiye’nin en büyük uluslararası etkinliklerinden biri olan 28. Avrasya Ekonomi Zirvesi’nde; Dr. Nurdan Sönmez’in projelerinden ilham alan Marmara Grubu Vakfı, çok özel bir projeyi hayata geçirdi ve Marmara Grubu Vakfı 40. Yıl Ebediyete İntikal Etmiş Değerler Ödülü başlığı altında; ulusal ve uluslararası alanda ebediyete intikal etmiş 15 büyük şahsiyet adına 15 dalda ödül verdi. 28. Avrasya Ekonomi Zirvesi’nde; Marmara Grubu Vakfı 40. Yıl Ebediyete İntikal Etmiş Değerler Ödülü kapsamında düzenlenen 40. Yıl Ödül Töreni’nde; Yalçın Sönmez adına verilen Yalçın Sönmez OSB Ödülü, KobiEfor İmtiyaz Sahibi Dr. Nurdan Sönmez ve İşinsanı Öncücan Sönmez tarafından Gebze Güzeller OSB Yönetim Kurulu Başkanı Adem Ceylan’a takdim edildi. Zirve’ye ve Ödül Töreni’ne KobiEfor Ailesi Köşeyazarları ile birlikte katıldı.

Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri yarışmacıları, Girişim’23’te jüri karşısında yarıştı
30 girişimci yarıştı, 21 girişimci, 28 ödülün sahibi oldu: Türkiye’nin en kapsamlı girişimcilik ve teknoloji etkinliklerinden biri olan Girişim’23, KobiEfor Sanayi Ekonomi Dergisi çözüm ortaklığı ve basın medya sponsorluğunda, 6-7 Mayıs 2025’te, BTK (Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu) evsahipliğinde; BTK Konferans Salonu’nda, Ankara’da gerçekleştirildi.
Girişim’23’te; Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri ve diğer birçok ödüle 165 başvuru alındı, 30 beyin takımı finale seçildi. Girişim’23’te KobiEfor İmtiyaz Sahibi Dr. Nurdan Sönmez’in de yer aldığı jürinin karşısına çıkan 30 girişimci, Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri ve diğer ödüller için yarıştı.
Jüri önüne çıkan girişimcilerden 21 yarışmacı, ‘kadın girişimci, genç girişimci ve geleceğin genç girişimcileri’ başlığıyla 3 kategoride verilen Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri dahil olmak üzere toplamda 28 ödülün sahibi oldu. Bir ödül platformuna dönüşen Girişim’23’te, yatırımcı ödüllerinin yanı sıra birçok teknokent ve TGB (Teknoloji Geliştirme Bölgesi), başarılı girişimcilere açık ofis ve paylaşım ofis destekleri sundu.

3 kategoride verilen Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri, XX. Ulusal, I. Uluslararası KOBİ Zirvesi’nde sahiplerini buldu
TOSYÖV (Türkiye Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler, Serbest Meslek Mensupları ve Yöneticiler Vakfı) tarafından hayata geçirilen ve bu yıl ilk kez uluslararası nitelik de kazanan ve sonuç bildirgeleriyle Türkiye’nin KOBİ politikalarının şekillenmesinde önemli katkıları olan KOBİ Zirvesi bu yıl bir ilke daha imza atarak TOSYÖV’de 2 dönem başkanlık yapmış Yalçın Sönmez adına; KobiEfor İmtiyaz Sahibi Dr. Nurdan Sönmez’in hayata geçirdiği projelerden olan Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri’ni verdi.
Girişim’23’te jüri karşısına çıkan yarışmacılardan Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri’ni kazananlara her bir kategoriye 75 bin TL’lik ödül olmak üzere toplamda 3 kategoride; 225 bin TL’lik ödüller; 14 Mayıs 2025’te, Ankara’da, KOSGEB Binası, Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans Salonu’nda; TOSYÖV (Türkiye Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler, Serbest Meslek Mensupları ve Yöneticiler Vakfı) tarafından, TİM (Türkiye İhracatçılar Meclisi), TOBB (Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği) ve KOSGEB iş birliği; KobiEfor Sanayi Ekonomi Dergisi çözüm ortaklığı ve basın medya sponsorluğunda; “Dış Ekonomik Faaliyetler: KOBİ’ler İçin Büyüme Fırsatı” ana teması ve “Güçlü KOBİ, Güçlü Ekonomi” mottosuyla düzenlenen XX. Ulusal, I. Uluslararası KOBİ Zirvesi’nde verildi. Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri; XX. Ulusal, I. Uluslararası KOBİ Zirvesi’nde; Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Çoştu, TOSYÖV Yönetim Kurulu Başkanı Nezih Kuleyin ve Dr. Nurdan Sönmez tarafından; “Genç Girişimci” kategorisinde IAS Systems (IAS İleri Teknolojiler A.Ş.) Kurucu Ortağı Serhan Gürbüz’e, Geleceğin Genç Girişimcileri” kategorisinde Indufy Endüstriyel Dijital Dönüşüm Sistemleri Kurucu Ortakları; Ali Tamer Şensoy, Selçuk Vural ve Halis Ebrar Cengiz’e, “Kadın Girişimci” kategorisinde; Melsa Yazılım Teknoloji ve İnavosyon Kurucusu Melsan Zehra Yılmaz adına Girişim’23 Yürütme Kurulu Üyesi ve Jüri Koordinatörü Ayşe Kuyrukçu’ya takdim edildi.

YALÇIN SÖNMEZ GİRİŞİMCİLİK ÖDÜLLERİ’Nİ ALAN PROJELER VE GİRİŞİMCİLER

Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri Genç Girişimci Ödülü
“Dronelara Özgürlük”
“Genç Girişimci” kategorisinde Ödülü; IAS Systems (IAS İleri Teknolojiler A.Ş.) Kurucu Ortağı Serhan Gürbüz, drone’lara ilaç dağıtımından enerji hatlarının denetimine kadar farklı alanlarda görev altyapısı sunan “Dronelara Özgürlük” projesiyle aldı.
Serhan Gürbüz, “Droneler hayatımıza girdi ve birçok yerde aktif olarak kullanılmaya başladı, ama şu anda dronelar ya bir pilota, kalifiye elamana bağlı çalışıyorlar ve bunlar işlerini kapattıklarında o yaptığınız drone yatırımı atıl olarak depoda duruyor veyahut da altyapıyı sağlayan firmaların yüksek bariyerli giriş yatırım veya engellenmiş fiyatla zor sistemler olarak görünüyor” dedi.
Gürbüz, droneların daha erişilebilir, aktif, etken, sürekli olarak bu işi yapabilmesi için bir altyapı geliştirdiklerini açıkladı: “Hizmet Olarak Drone Altyapısı (Drone-Infrastructure-as-a-Service). Her tür sisteme ve her tür drona entegre olarak; drone bağımsız, uygulama bağımsız olarak bir altyapı sistemi sunar, lojistik ve pilotaj işlemlerini yapar, görevlerini ifa ederek sizin belirttiğiniz uygulamalara bilgilerin çıktısını göndermenizi sağlar. Herhangi bir IoT sistem, sistemi tetikleyebilir, çalıştırabilir. Bugün bu sistem konusunda özellikle güvenlik, ulaşım, akıllı fabrikalar, madencilik ve enerji sektörlerinden hızlı geri dönüşler aldık.”
Serhan Gürbüz, şu bilgileri paylaştı: “Ama bizim en çok odaklandığımız nokta; ‘Afet ve Deprem Teknolojileri’. İnsanın devre dışı kaldığı noktalarda; droneları hızlı çözümler sunabilen, hızlı iletişimler kurabilen robotlar ve çalışan haline getirebiliyor olmamız noktasında; bize daha çok ilham verdi. Kendi içerisinde 3 ürün var, aslında 3’ü de kendi başına ayrı ayrı anlamlı ürünler, ancak birleştikleri zaman bizim altyapımıza dönüşüyor. Console (Yazılım Altyapısı), NEST (Yer Kontrol Donanımı), PILOT (Pilotaj Donanımı). Drone üretim pazarının 2030’da 500 milyar doları bulması bekleniyor, drone servisleri pazarıyla arasında ciddi bir boşluk bulunuyor. Ben de bir ticari drone pilotuyum. ‘Aynı anda 2 yerde olabilir miyim?’ sorusuyla yola çıktık. IAS Systems olarak işe 2019’da başladık, Bilkent CYBERPARK’tan, geçen yıl katıldığımız yarışmada ofis ödülü kazandık, komisyon onayını aldık ve orada Ar-Ge çalışmalarımıza devam edeceğiz, şirketleşeceğiz, şirketleşmeyle birlikte yatırım turuna başlayacağız, ürün demolarımızın çıkmasına 4 ay kaldı. Yurtdışına doğru gitmeyi, ihracata başlamayı planladık. Bizim farkımız; biz size drone altyapısını yapıyoruz, hızlı, erişimi kolay, özelleştirilebilir, marka ve model bağımsız, yapımız gereği her türlü sisteme entegreyiz. İHA’lara bu altyapıyı götürmekte hiçbir sorun yok. Şirket Ortağımız Ahmet Furkan Durgun’u Almanya’dan Airbus’tan transfer ettik, ekibimizde yer alan Arzu Tekir ve Dilek Ülker ile birlikte iş geliştirme konusunda çalışıyoruz. B2B satış öncelikliyiz. Tarım tarafında ciddi talep gördük. Savunma sanayisinde de direkt satış için talep görüyoruz.”

Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülü Geleceğin Genç Girişimcileri Ödülü
Indufy
“Geleceğin Genç Girişimcileri” kategorisinde Ödülü; Indufy Endüstriyel Dijital Dönüşüm Sistemleri Kurucu Ortakları; Ali Tamer Şensoy, Selçuk Vural ve Halis Ebrar Cengiz, fabrikalarda üretim süreçlerini dijitalleştirerek hataları anlık tespit eden “Indufy IoT Tabanlı Seri İmalat Takip Sistemi” projesiyle aldı.
Indufy Endüstriyel Dijital Dönüşüm Sistemleri Kurucu Ortağı Ali Tamer Şensoy, günümüzde seri imalat yapan 12 milyonun üzerinde firma bulunduğunu ve firmaların Endüstri 4.0’a hatta Endüstri 5.0’a geçiş konusunda oldukça endişeli olduğunu söyledi: “Problem; günümüzde kullanılan seri imalat sistemlerinin birçoğu oldukça karmaşık ve maliyetli sistemler ve halihazırda kullandıkları CNC, torna gibi seri imalatta kullanılan birçok elektronik sistemlerin müdahale ediliyor olmasının istenmiyor olması. Bu noktada geliştirdiğimiz IoT tabanlı seri imalat takip cihazıyla bu sorunlara çözüm sunuyoruz. Ürün, kompakt yapı, akustik ses ölçümü, kolay kurulum, düşük maliyet özelliklerine sahip. Seri imalat yapan firmalardaki seri imalat tezgahlarının üzerine yerleştirildiği zaman akustik bir ses analizi yaparak, üretim süreçleriyle alakalı parametreleri kullanıcılara sunan bir cihaz geliştirmeyi hedefliyoruz.”
Ali Tamer Şensoy, şu bilgileri verdi: “Seri imalat fabrikalarında bulunan makinelerin üzerine manyetik olarak yerleştirilen avuç içi büyüklüğündeki cihaz, başlangıçta akustik bir ses datası topladıktan sonra işlenmek üzere ana bilgisayara aktaran bunun sonucunda firmaların kullandıkları tezgahların üretim parametlerini bulut veya mobile aktarılmasını sağlayan bir sistem aslında. Makinelerin arızasının da önceden tespit edilmesi de sözkonusu. Farkımız; kolay montaj, frekans spektrum analizi, düşük maliyet, üretim parametreleri. Ürün yerleştirildikten sonra dakikalar içinde kullanıma hazır hale geliyor.”
Ali Tamer Şensoy, rakip firmaların sadece önleyici bakım yaptığını, kullanıcı dostu mobil ve web arayüzlerinde sıkıntı yaşandığını, sistemlerin eskide kaldığını aktardı: “Toplam küresel IoT pazarı 325 milyar doların üzerinde. Yıllık yaklaşık olarak %13 büyüme bekleniyor bu pazarda. İş modelimiz; B2B. 1. yıl yaklaşık 3 milyon, 3. yıl 12 milyon ve 5. yılın sonunda 30 milyon TL’nin üzerinde bir gelir hedefliyoruz. Ekibimiz; bendeniz Tamer; Başkent Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü 3. sınıf öğrencisiyim, Selçuk Vural; Bilkent Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü mezunu, Halis Ebrar Cengiz Hacettepe Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü’nde öğrenci. Bu ürünle alakalı gittiğimiz firmaların tamamından önemli geri dönüşler aldık. Ürünün ticarileşmesi durumunda firmalardan niyet mektupları ve preformalar aldık. Yatırımcılardan beklentimiz; ürünün ticarileşmesi aşamasında sermaye desteği, stratejik mentörlük ve network desteği.”

Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülü Kadın Girişimci Ödülü
TarımPlus
“Kadın Girişimci” kategorisinde Ödülü; Melsa Yazılım Teknoloji ve İnavosyon Kurucusu Melsan Yılmaz adına Girişim’23 Yürütme Kurulu Üyesi ve Jüri Koordinatörü Ayşe Kuyrukçu, çiftçilere yapay zeka destekli bitki hastalık tespiti, hava durumu analizi ve hal fiyatları hizmetleri sunan “TarımPlus” projesiyle aldı.
25 yaşında bir çiftçi kızı olduğunu belirten Yazılım Mühendisi Melsan Zehra Yılmaz, teknolojiyle tarımı birleştirip Manisa Teknokent’te şirketini kurduğunu, KOSGEB’den ileri girişimcilik desteği aldığını anlattı. Tarımın içinde bulunduğu sorunları; ‘iklim değişikliği, verimsiz üretim yöntemleri, pazarlama ve satınalma problemleri, hastalık ve zararlıları tespit etme veya yanlış tespit etme’ diye sıralayan Yılmaz, ilaçlama konusunda en büyük problemlerinin kalıntı sorunu olduğuna dikkat çekti. Türkiye’de 3 milyon 100 bin çiftçi olduğunu aktaran Yılmaz, şunları ifade etti: “TarımPlus uygulamasını hayata geçirdim. Biz ailecek çiftçiyiz ve halen devam ediyoruz. Bu uygulamayı babam kullanıyor görünüyor ama biz 6 kardeş de kullanıyoruz. Türkiye’de 2029 yılında 7 milyar dolar üzerinde bir pazar büyüklüğü bekleniyor. Sabah kahvaltıda yediğimiz domatesin nereden geldiğini biliyor musunuz? Tarım Orman Bakanlığı sisteminde her yıl ilaçlar güncelleniyor. Bu sistemde cep telefonunuzla bitkinin, böceğin fotoğrafını çektiğinizde yapay zekayla hastalığı tespit edip Tarım Orman Bakanlığı’nın aylık ilaç önerisinde bulunacak. İlaç her yıl sistemlerde güncelleniyor. Online Ziraat Mühendisliği desteğimiz var. Çiftçi fotoğrafı çekecek, yapay zeka kontrol edecek, bayi reçeteyi yazacak.”
Uygulama içerisinde hava durumunu da bildirdiklerini kaydeden Yılmaz, “Biz bu altyapıda iş birliği yaparak sürece başladık. Çiftçi mobil uygulama kullanmıyor. Bizim bütün sistem WhatsApp üzerinden başlayacak. QR kodu tutarsanız sizi direkt WhatsApp’a yönlendiriyor” dedi. Çalışmalarını bayilik iş modeli etrafında şekillendirdiklerini belirten Yılmaz, gelecek dönem hedeflerini şöyle özetledi: “2027 yılı sonunda sadece Türkiye’de değil tüm MENA bölgesinde bulunan Afrika ve Orta Doğu’da bulunan ülkelerde dahil olmak üzere toplamda 1 milyon kullanıcıya ulaşmayı hedefliyorum. Bu süreçte Gıda Perakendeciler Derneği’nden ve Güvenilir Ürün Platformu’ndan olmak üzere toplam 2 ödül de aldım. Tülin Akın, Halil İbrahim Direktör ve Oktay Saygın ile birlikte biz küçük bir ekibiz ama çok fazla değer yaratmaya aynı bilinçte aynı yolda gitmeye çalışan bir ekibiz.”

Girişim’23, ödül platformuna dönüştü
Türkiye’nin en kapsamlı girişimcilik ve teknoloji etkinliklerinden biri olan Girişim’23, KobiEfor çözüm ortaklığı ve basın medya sponsorluğunda; 6-7 Mayıs 2025’te, Ankara’da, BTK (Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu) ev sahipliğinde gerçekleştirildi. KobiEfor İmtiyaz Sahibi Dr. Nurdan Sönmez’in Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri projesinden ilham alan ve bu projeyi daha da geliştiren Girişim’23, bu yıl ciddi bir ödül platformuna da dönüştü. 165 başvuru arasından finale kalan 30 girişimci, jüri önüne çıkarak Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri ve diğer ödüller için yarıştı. 21 girişimci, kadın, genç ve geleceğin genç girişimcileri olmak üzere 3 kategoride verilen Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri dahil olmak üzere toplamda 28 ödül aldı.
Türkiye’nin en kapsamlı girişimcilik ve teknoloji etkinliklerinden biri olan Girişim’23, KobiEfor çözüm ortaklığı ve basın medya sponsorluğunda; 6-7 Mayıs 2025’te, Ankara’da, BTK (Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu) ev sahipliğinde; BTK Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. ARDVENTURE ana sponsorluğunda düzenlenen Girişim’23’ü destekleyen kuruluşlar arasında; Ankara Kalkınma Ajansı, Ankara Kent Konseyi Dijital Dönüşüm Meclisi, ANGİKAD (Girişimci İş Kadınları Derneği), ARED (Açıkhava ve Endüstriyel Reklamcılar Derneği), Ankara Sanayi Odası (ASO), Ankara Ticaret Odası (ATO), Bilim Ağacı Vakfı, GGOG (Genç Girişimciler ve Oyun Geliştiricileri Derneği), GGYD (Genç Girişim ve Yönetişim Derneği), HÜMED (Hacettepe Üniversitesi Mezunlar Derneği), JCI Çankaya, KAİSDER (Kadın İş Veren ve Sanayiciler Derneği), Kamu Bilişim Derneği, LÖSEV, SASAD (Savunma ve Havacılık Sanayii İmalatçılar Derneği), OSTİM OSB, Ostim Teknopark, TAKIM-G (Toplumsal Atılım Kalkınma ve İnovatif Girişim Modelleri Geliştirme Derneği), TABİD (Teknoloji Ar-Ge Bilim ve İnovasyon Derneği), TOGED (Türkiye Oyun Geliştiricileri Derneği), TOSYÖV (Türkiye Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler, Serbest Meslek Mensupları ve Yöneticiler Vakfı), TOBB (Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği), TOBB Ankara Kadın Girişimciler Kurulu, TOBB Türkiye Kreatif Endüstriler Meclisi, TBD (Türkiye Bilişim Derneği), PEM (Patent ve Marka Vekilleri Derneği) de yer aldı.
Etkinliğin BTK Kongre Merkezi’nde kurulan fuaye alanı, girişimcilik ekosisteminin farklı bileşenlerini bir araya getiren etkileşimli bir platform sundu. Teknoparklar, girişim destek merkezleri, hızlandırıcı programlar, kamu kurumları ve teknoloji firmalarının stant açarak ürün ve hizmetlerini tanıttığı Girişim’23’te fuaye alanı, katılımcılar için networking, iş birliği ve tanıtım alanı oldu. Girişim’23, 2 gün boyunca süren panellerle katılımcılara bilgi, ilham ve bağlantı olanakları sundu.

“Girişim’23 Ankara’nın geleneksel girişimcilik zirvesi olma hedefiyle büyüyor”
Girişim’23 Yürütme Kurulu Başkanı ve TOSYÖV Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Nezih Kuleyin, açılış konuşmasında; “Türkiye’nin geleceği; gençlerin ve yenilikçi fikir sahiplerinin yaratıcı düşüncelerini üretime aktarmalarıyla oluşacak katmadeğere bağlıdır. Bu inançla, her biri kendi alanında deneyimli, toplumsal ve organizasyonel gücü yüksek sivil toplum liderlerinin bir araya gelmesiyle Girişim’23 fikri doğdu. 2023’te Cumhuriyetimizin 100. yılı vesilesiyle yola çıkan Girişim’23, Ankara’nın geleneksel girişimcilik zirvesi olma hedefiyle büyüyor” dedi. Başkan Kuleyin, KobiEfor’un da çözüm ortağı ve basın medya sponsoru olduğu Girişim’23’e; bu yıl ARDVENTURE ana sponsorluğunda, 15’ten fazla basın yayın kuruluşu ve 30’dan fazla destekleyen kurum ve kuruluşla birlikte; kültürel, ekonomik ve sosyal etkisi yüksek yeni bir etkinliğe hep beraber imza attıklarını anlattı. Kuleyin, bu yılki Zirve’de paneller aracılığıyla girişimcilik dünyasının güncel ve önemli konularının ele alınacağını kaydetti: “Bu ekonomik, kültürel ve sosyal buluşmanın tüm girişimcilerimize ilham ve fayda sağlamasını, Türkiye girişimcilik ekosistemini desteklemesini temenni ediyoruz.”
Başkan Nezih Kuleyin, Girişim’23’te bu yıl, KobiEfor İmtiyaz Sahibi Dr. Nurdan Sönmez’in projesi olan Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri’ne de evsahipliği yapacaklarını ifade etti: “Türkiye inovatif girişimcilik ekosisteminin oluşmasında, OSB’lerin tüzel kişiliklerini kazanmasında ve 4562 Sayılı OSB’ler Kanunu’nun çıkarılmasında büyük emekleri ve katkısı olan, Kocaeli Alikahya Organize Sanayi Bölgesi (Kocaeli Alikahya OSB) Yönetim Kurulu Başkanı ve iki dönem TOSYÖV Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yapan, KobiEfor Onursal Başkanı olan ve geçen yıl Temmuz ayında kaybettiğimiz Sevgili Dostum Yalçın Sönmez adına ve anısına bu projeyi hayata geçirdik. ‘Genç Girişimci’, ‘Geleceğin Genç Girişimcileri’ ve ‘Kadın Girişimci’ olmak üzere 3 kategoriden oluşan Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri’ne 165 başvuru aldık. Girişim’23’te bu başvurular sonucu finale kalan 30 girişimci yarışacak, toplamda 28 ödül için yarışacak.”

Girişimcilere OSTİM’den davet
Girişim’23 açılışında konuşan OSTİM OSB Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Aydın, şunları söyledi: “OSTİM, Ankara’da girişimcilik hikayesinin başlangıcı adeta. Ankara’nın girişimcilik konusunda diğer illerden geri olduğunu düşünmüyorum. Tam tersine, Ankara hem teknoparklar olarak hem OSB’ler olarak hem de son zamanlarda oluşturulan TEKMER’lerle Ankara’nın daha ileri noktada olduğunu görüyorum.” Girişim’23 gibi faaliyetlerin ülkemiz için çok faydalı olduğuna dikkati çeken Aydın, girişimcilik çalışmalarının kümelenme anlayışıyla hayata geçirilmesinin daha mümkün olduğunu vurgulayarak, OSTİM’in 7 kümelenmeye ev sahipliği yaptığını hatırlattı: “OSTİM’de bir fikrim vardan, şirketimi borsaya açmak istiyoruma kadar her türlü soruya cevap üreten ekosistemimiz var. Bize ihtiyaç duyan bütün girişimcilerimizi, bütün firmalarımızı OSTİM’e davet ediyorum. Bütün bu çabaların sonucu, şirketlerimiz, bölgemiz, şehrimiz ve Türkiye’nin iyiliği için.”

Amacımız; fikirlerin dünyaya açıldığı bir inovasyon üssü yaratmak”
ARDVENTURE Kurucusu ve CEO’su Arda Ödemiş, açılış konuşmasında; sahnede yalnızca bir ofis modeli değil; bir vizyon, bir ekosistem ve küresel etki yaratacak bir gelecek inşa ettiklerini anlattı: “ARDVENTURE, sadece Türkiye’nin değil, bölgenin teknoloji ve girişimcilik merkezi olma hedefiyle yola çıktı. Amacımız; girişimcilerin büyüdüğü, yatırımların küresel iş birliklerine dönüştüğü ve fikirlerin dünyaya açıldığı bir inovasyon üssü yaratmak. Bugün, girişimciler, teknoloji liderleri ve yatırımcılar için oluşturduğumuz bu yapı; ilhamın beslendiği, sınırların aşıldığı ve sürdürülebilir büyümenin desteklendiği bir platforma dönüşüyor. Buradayız. Büyüyoruz. Birlikte geleceği yazıyoruz.”

Girişim’23’te girişimcilere ödül yağmuru
KobiEfor İmtiyaz Sahibi, Dr. Nurdan Sönmez’in Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri projesinden ilham alan ve bu projeyi daha da geliştiren Girişim’23 bu yıl ciddi bir ödül platformuna da dönüştü. Girişim ‘23’te yatırımcı ödüllerinin yanı sıra birçok teknokent /teknopark (TGB-Teknoloji Geliştirme Bölgesi), başarılı girişimcilere açık ofis ve paylaşım ofis destekleri sundu.
Dr. Nurdan Sönmez, Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri jürisinde yer aldı: Girişim’23’te; KobiEfor İmtiyaz Sahibi Dr. Nurdan Sönmez’in de yer aldığı jürinin karşısına çıkan ve 165 başvuru arasından finale kalan toplam 30 girişimci, Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri ve diğer ödüller için yarıştı. Jüri önüne çıkan girişimcilerden 21 yarışmacı, 3 kategoride verilen Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri dahil olmak üzere toplamda 28 ödülün sahibi oldu.

Girişim’23’te öne çıkan ödüller şöyle:
- TOSYÖV ve KobiEfor iş birliğiyle verilen Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri:
Genç Girişimci Ödülü (75.000 TL)
Geleceğin Genç Girişimcileri Ödülü (75.000 TL)
Kadın Girişimci Ödülü (75.000 TL)
- 1 girişimciye 1.500.000 TL’lik yatırım desteği (Intecro Venture Fund)
- 4 farklı girişimciye 50.000 TL değerinde patent/faydalı model araştırma ve başvuru desteği (Yetkin Patent, GrupOfis, Yalçıner Patent, Ares Patent iş birliğiyle)
- 4 girişimciye ARDVENTURE’dan Co-Working alanı ödülü
- 3 girişimciye Teknopark Ankara’dan açık ofis desteği
- 1 girişimciye Ostim Teknopark’tan açık ofis desteği
- Elizim Tasarım Ajansı’ndan profesyonel logo tasarımı ve uygulama hizmeti.

“Sinemadan, Oyuna Bir Ekonomi”
“Sinemadan, Oyuna Bir Ekonomi” panelinde, TOBB Türkiye Creative Endüstriler Meclis Başkanı Berat Kuzu moderatörlüğünde; Grafi2000 Kurucu Ortağı Varol Yaşaroğlu, Lucid 11 Interactive Co-Founder /CTO’su Deha Çaman, Lorien Accelerator Kurucu Ortak ve CEO’ları; Dilara Keçeci ve Nihat Baran Menteş, yaratıcı içeriklerin oyun sektörüne evrilmesiyle oluşan yeni ekonomi alanlarını tartıştı. Dilara Keçeci, oyun tasarımında dopamin tasarımının önemini vurguladı: “Oyunlarla ilgili farkındalık çok önemli. Oyun, kitap film…. hikayelerin uç uca bağlandığını izlediğimiz bir dünyadan geçiyoruz. Özgün içerikler yaratmak eskiye göre daha zor.” Nihat Baran Menteş, mobil sektörün 2012’den sonra ciddi bir hız kazandığını, Pandemi sonrası PC’lerin tekrardan yükselişte olduğunu söyledi. Varol Yaşaroğlu, yeni teknolojileri yakından takip etmenin önemine değindi. Deha Çaman, sektörün en güzel tarafının yurtdışına satış, ihracat yapılabilmesi olduğunu belirtti.

ARDVENTURE’un hedefi unicorn olmak
ARDVENTURE ekosisteminin ele alındığı “Yatırımı ve Büyümeyi Birleştiren Teknoloji Ekosistemi: ARDVENTURE Dünyası” panelinde; ARDVENTURE Founder & CEO’su Arda Ödemiş ve ARDVENTURE Member of the Board & Executive Director Utku Bayraktar, yatırım süreçleriyle girişim büyümesi arasındaki stratejik uyumu paylaştı. Arda Ödemiş, kendilerini de bir startup olarak gördüklerini, az kişiyle çok iş yaptıklarını anlattı: “Buradan unicorn çıkmalı ki hedefimiz; amacına kavuşsun. TEKMER’imiz de var, Turcornlar çıksın istiyoruz. Hedeflerimizden biri de ARDVENTURE’ın bir unicorn haline gelmesi. Kendimiz yatırım yapmadığımız hiç kimse için yatırım toplamıyoruz. Kendimiz girişimciye yatırım yapıyorsak, başka yatırımcılara sunuyoruz, öneriyoruz. Gözümüz her zaman girişimcimizin üzerinde.” Utku Bayraktar, bütün yolculuğun “akıllı” olması gerektiğini belirterek, firmanın ihtiyacını bulmanın öneminin altını çizdi: “Globalleşme, ARDVENTURE’un ve çalıştığı firmaların unicorn olma hedefi; bizim için kritik. Biz başarı odaklı bir strateji izliyoruz, her yazılıma, startupa yatırım yapmıyoruz.”

“Savunma Sanayinde Çift Kullanımlı Stratejiler ve Uygulamaları”
“Savunma Sanayinde Çift Kullanımlı Stratejiler ve Uygulamaları” panelinde; SASAD Genel Sekreteri Dr. Oğuz Hamşioğlu moderatörlüğünde; Havelsan Strateji Takım Lideri Dr. Erol Yücel, SSB Stratejik Planlama Müdürü Dr. Ersoy Aksoy, Alp Havacılık Ankara Koordinatörü ve SASAD Yönetim Kurulu Üyesi Yılmaz Güldoğan, çift kullanımlı teknolojilerin sivil girişimcilikteki rolünü ve kalkınmadaki etkisini değerlendirdi. Güldoğan, savunma sanayinin ülke ekonomisine çok yönlü katkıları bulunduğunu, ihracat potansiyelinin yükseldiğini, TUSAŞ ve Baykar’ın geliştirdiği İHA’lar, Aselsan ve Havelsan’ın akıllı radarları, belediyelerin kullandığı akıllı ulaşım sistemleri gibi birçok yerli teknolojinin geliştiğini aktardı. Güldoğan, çift kullanımlı stratejilerin sadece ekonomi değil, ekonomik kalkınma anlamında da stratejik olduğuna işaret etti. Dr. Ersoy Aksoy, önümüzdeki yıl çift kullanımla stratejiler konusunda daha çok çalışmaları gerektiğini belirterek, THY’nin Pandemi’de %3 olan hava kargo talebini %53’e çıkardığını anlattı.
Uzun yıllardır savunma zekası çalıştığını anlatan Aksoy, savaş ekonomisinin de stratejik olarak bir dönüşüme uğradığını, bunun da ABD’de yeni startupların kurulmasına neden olduğunu söyledi. Aksoy, ABD’nin Rusya ile dengeyi nükleer teknolojiyle sağladığını, ikinci olarak hassas mühimmat stratejisini, üçüncü olaraksa yapay zeka ve otonom teknolojisini geliştirdiğini kaydetti. İhtiyaçla kabiliyeti bir araya getirmenin önemine dikkat çeken Erol Yücel, Savunma Sanayii Başkanlığı’nın (SSB) çift kullanımlı stratejileri baş önemli strateji haline getirdiğini paylaştı. Yücel, inovasyonda iş modelleri çözümlerinin de son derece önemli olduğunu ifade etti.

“Kalkınmada Girişimciliğin Rolü”
“Kalkınmada Girişimciliğin Rolü” panelinin Vizyon Konuşmacısı Ankara Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Av. Dr. Duhan Kalkan, kalkınmanın itici gücü olarak girişimciliği vurguladı. Ankara’nın özellikle teknoloji alanında Türkiye’nin 1.’si bir şehir olduğunu söyleyen Kalkan, “Ankara’nın en önemli gücü; beşeri sermayesi. Ankara’nın gücünün farkındayız, bu yüzden girişimciliğe çok önem veriyoruz. TechAnkara Proje Pazarı, girişimci ile yatırımcının bir araya getirildiği bir proje pazarı. Girişimcilik ekosistemi, Ankara kalkınmasının çok önemli lokomotiflerinden bir tanesi.”
Bir süredir Ankara’nın kent kimliği üzerine çalışmalar yürüttüklerini de paylaşan Kalkan, “Frigya’nın başkenti antik kent Gordion ile Ankara çok önemli bir tarihi şehir. Türkiye’nin en fazla tarım arazilerine sahip önemli bir tarım şehridir. Köklü ve güçlü üniversiteleriyle önemli bir öğrenci şehridir. OSB’leriyle önemli bir sanayi şehridir. Ar-Ge ve inovasyonla önemli bir şehirdir. Şehrin 2035 kimliği inşasında kalkınma ve aynı zamanda girişimcilik önemli. Ankara Kalkınma Ajansı olarak, teknoloji merkezleriyle, teknokentleri, teknoparklarıyla, OSB’leriyle, sanayisiyle Ankara’nın marka değerini artıracak vizyon projelere imza atmak istiyoruz.”
Yatırım Destek Ofisi Koordinatörü Ahmet Arvas moderatörlüğündeki Panel’de, Teknopark Ankara Genel Müdürü Berk Yavru, Gazi Teknopark Genel Müdürü Elif Başak Teksin, THK & ORİON TEKMER Genel Müdürü İsa Uysal, teknoparkların bölgesel kalkınmadaki katkılarını ele aldı. Berk Yavru, İvedik OSB ve Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi iş birliğiyle kurulan ve 2017’de faaliyete geçen Teknopark Ankara’nın, sanayi içinde izni alınmış ilk teknopark olduğunu söyledi. Elif Başak Teksin, Gazi Teknopark’ta 170’e yakın firma bulunduğunu, bunlardan 50’ye yakının kuluçka arasında bulunduğunu, şirketlerden başarı sağlayan girişimcilerin %40’ının akademisyenlerden oluştuğunu anlattı. Ankara’ya yabancı yatırımcı çekmek istediklerini ifade eden İsa Uysal, firmaları globale hazırlama mottosuyla çalıştıklarını vurguladı.

“Kurumlarda İnovasyon ve Hukuki Perspektif”
“Kurumlarda İnovasyon ve Hukuki Perspektif” panelinde, Innotalent+ Kurucusu & İnovasyon Stratejisti Güven Karaöz moderatörlüğünde; Havelsan Girişimcilik Takım Yöneticisi Bürge Kılınç, Havelsan Kurumiçi Girişimci& Modelleme ve Sensör Teknolojileri Takım Lideri Çağlar Akman, Innotalent+ Hukuk Danışmanı Av. Elif Özel Yücetürk, regülasyonların inovasyon üzerindeki etkisini analiz etti. Bürge Kılınç, “Kurumiçi girişimcilik biraz bizi zorluyor. Teşvik gerektiren beyinleri tokatlamamız gereken bir süreç oluyor. Girişimcileri teşvik etmeye ve kültürü değiştirmeye çalışıyoruz” dedi. Çağlar Akman, girişimciliğin temelinin sürekliliği sağlayabilmek ve ekibi sağlamak olduğunu söyledi: “Bir spin-off aşamasındayız. İhtiyaç doğması lazım, Ar-Ge yaptık, yönetimden talep geldi, bizden talep geldi, ortada buluştuk, spin-off aşamasına geldik.” Av. Elif Özel Yücetürk, girişimcilikte fikri mülkiyet haklarının yönetiminin en önemli unsurlardan biri olduğunu vurguladı: “Bir işverenin işyerinde onun kaynağını kullanarak ürün üretiyorsanız, onun fikri mülkiyet hakkı işverene aittir. Ama kurumiçi girişimcilikte önleyici hukuk dediğimiz sözleşme hukuku olmalı. Çok iyi dengelenmiş, kazan-kazan olmalı. Fikri mülkiyet hakları sözleşmeyle çalışana verilmeli ki girişim devam etsin.”

“Akıllı Şehirler”
Etkinliğin ikinci gününde; “Akıllı Şehirler” panelinde, Ankara Kent Konseyi Dijital Dönüşüm Meclisi Başkanı Prof. Dr. İzzet Gökhan Özbilgin moderatörlüğünde; İstanbul Bağcılar Belediyesi Bilgi İşlem Müdürü Cüneyt Yılmaz, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Akıllı Şehirler Dairesi Başkanı Dursun Yıldırım Bayar, DECE Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Ak ve Konya Meram Belediyesi Bilgi İşlem Müdürü Turgay Turhan, şehir yönetiminde dijitalleşme ve sürdürülebilir altyapı çözümlerini değerlendirdi.

“ARDVENTURE Ekosisteminin İçinden: Girişimciler Anlatıyor”
“ARDVENTURE Ekosisteminin İçinden: Girişimciler Anlatıyor” panelinde; ARDVENTURE TEKMER Direktörü Hande Özer Gürbüz moderatörlüğünde; NarPos Founder İlyas Akça, Skyloop Cloud Co-Founder Mert Kurum, DVM IoT Solutions-Chief Technology Officer Orhan Dengiz, kendi girişim yolculuklarını ve ARDVENTURE destekli gelişim süreçlerini anlattı.

“Kadın Girişimciliği”
“Kadın Girişimciliği” panelinde; TOBB Ankara Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Hande Öztürk moderatörlüğünde; Hatay KAGİD Yönetim Kurulu Başkanı Çiğdem Kıral, KİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Güliz Arıkoğlu, SAMİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Şehnaz Dereli, kadınların sosyal inovasyon ve bölgesel kalkınmadaki rollerini vurguladı.

“Farklı Girişimler Kesişen Rotalar”
“Farklı Girişimler Kesişen Rotalar” panelinde Intecro Yönetim Kurulu Başkanı A. Ali Şen ve Büyütech Co-Founder / CEO’su Ömer Orkun Düztaş, girişimcilik öykülerini paylaştı.

“STK Meydanı-Sınır Tanımayan İnovasyon ve Dijitalleşme”
“STK Meydanı-Sınır Tanımayan İnovasyon ve Dijitalleşme” panelinde; İletişim Danışmanı, Elizim Dergi İmtiyaz Sahibi Elif Ufluoğlu moderatörlüğünde; TOSYÖV Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Sekreteri Ayşe Saraçoğlu, TOBB Ankara Genç Girişimciler Kurulu Başkan Yardımcısı Onur Öztuna, İnovatif Hemşirelik Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Yeliz Doğan Merih, inovasyon ve dijitalleşmenin önemine değindi.

“Fikir Senin! Peki Hakları Kimin?”
“Fikir Senin! Peki Hakları Kimin?” panelinde; Girişim’23 Yürütme Kurulu Üyesi ve Patent ve Marka Vekilleri Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Belgin Sağdıç moderatörlüğünde; Patent ve Marka Vekilleri Derneği Başkan Yardımcısı Ayşe Gül Seda İnal, Ankara Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Av. Osman Umut Karaca, Sınai Mülkiyet Uzmanı Ulak Haberleşme A.Ş. Fikri Mülkiyet Hakları Danışmanı Serkan Özkan, fikri mülkiyet haklarının yatırım süreçlerindeki önemini tartıştı.

“Sağlıkta Uluslararası Girişimcilik”
“Sağlıkta Uluslararası Girişimcilik” panelinde; ALZ Grup A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Vekili Mülkiye Alagöz moderatörlüğünde; İngiltere NHS Manager Eda Baltepe, Citrusmed Co-Founder Genco Çetinkanat ve Alra Consultancy Co-Founder Tuğba Arız, sağlık teknolojilerinin küresel ölçekteki girişimcilik fırsatlarına etkisini paylaştı.

“Geleceği Kodlamak: Dijital ve Yeşil Dönüşümle Sürdürülebilir Girişimcilik”
“Geleceği Kodlamak: Dijital ve Yeşil Dönüşümle Sürdürülebilir Girişimcilik” panelinde; OSTİM Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü Yeşil Dönüşüm ve Sürdürülebilirlik Yöneticisi M. Kürşat Şahiner moderatörlüğünde; Ankara Sanayi Odası (ASO) Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Ahmet Dinçer, ATP, GreenX Birim Başkanı Tuğba Sarı, Gazi Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi (TTO) Genel Müdürü Utku Seçkin, yeşil teknolojilerin girişimcilikteki rolünü masaya yatırdı.

“Uçtan Uca Teknogirişim”
“Uçtan Uca Teknogirişim” panelinde; İnovest Kurucusu / Melek Yatırımcı Dr. Ayşe Kuyrukçu moderatörlüğünde; Tripy Genel Müdürü Ali Onuralp Ünal, Canactive Yönetim Kurulu Üyesi Ayşe Kösen, Netta Software / Flowmaster Kurucu Ortağı Deniz Avcı ve MİA Teknoloji A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Kurucu Ortağı İhsan Ünal, fikirden pazara teknogirişim süreçlerini sahadan örneklerle paylaştı.

Fütürizm 6.0 geliyor
Çağrılı Açılış Konuşmacısı Good Earth Vision Kurucusu Tal Garih, girişimcilik ekosistemine küresel bir bakış sunduğu konuşmasında; daha bütünsel ve sürdürülebilir iş modelleri geliştirilmesi gerektiğini vurguladı ve ekosistem oyuncularına vizyoner bir çağrıda bulundu. “Ürün satın almıyorsanız, ürün sizsiniz” diyen Garih, medyanın iflas etme sürecinde olduğunu, onun yerine Youtube kanallarının almaya başladığını anlattı. Metaverse, Web3.0, Endüstri 4.0’dan sonra Japonlar’ın Toplum 5.0’ı önerdiğini aktaran Garih, “Ben de Fütürizm 6.0 diyorum. Hepimizin geleceğin öngörebilmesi gerekiyor. Dijital dönüşüm aslında bütünsel bir dönüşüm” dedi. Bir araştırmaya göre; mutlu çalışanların verimliliklerinin %50 arttığını kaydeden Garih, şirketlerde en önemli kaynağın yetenekli, vasıflı insanlar olduğuna dikkat çekti. İş dünyasını yeniden tasarlamanın önemini vurgulayan Garih, mutluluk ve verimlilik için tasarım, esnek çalışma yapılarına değindi. Yeni liderlik paradigmasında; “ekibinde ‘Bunu kendimiz başarabildik’ algısını oluşturulmasının öne çıktığını; en iyi liderin arka planda kalabilen lider olduğunu söyleyen Garih, “En büyük risk, hep bildiğini yapmak. İkinci en büyük risk ise yapay zeka için çocuğunuzu eğitmemek” diye konuştu.

43 ülkeden 800’ü aşkın üst düzey temsilci barış ve diyalog için buluştu:
28. Avrasya Ekonomi Zirvesi’nde Yalçın Sönmez OSB Ödülü verildi
Türkiye’nin en önemli uluslararası etkinliklerinden olan ve Marmara Grubu Vakfı’nın, 2004’ten beri dergimiz KobiEfor işbirliğiyle düzenlediği Avrasya Ekonomi Zirvesi, bu yıl bir yeniliğe daha imza attı. Marmara Grubu Vakfı’nın, İHKİB iş birliğiyle; KobiEfor çözüm ortaklığı ve basın medya sponsorluğunda; “Daha İnsancıl Bir Dünya, Yaşanabilir Bir Dünya İçin Diyalog” temasıyla,
7-8 Mayıs 2025’te, İstanbul’da düzenlediği ve Nobel Ödüllü Bilim İnsanımız Aziz Sancar ile birlikte Cumhurbaşkanı, Başbakan, Meclis Başkanı, Bakan, Milletvekili, Belediye Başkanı düzeyinde Avrasya bölgesinde yer alan ülkelerin önde gelen siyasetçileri, diplomatlar, akademisyenler, inanç önderleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve iş insanları olmak üzere 43 ülkeden 800’ü aşkın kişinin katıldığı 28. Avrasya Ekonomi Zirvesi’nde; Yalçın Sönmez OSB Ödülü verildi.
KobiEfor İmtiyaz Sahibi Dr. Nurdan Sönmez’in projelerinden ilham alan Marmara Grubu Vakfı, Zirve’de, Marmara Grubu Vakfı 40. Yıl Ebediyete İntikal Etmiş Değerler Ödülü başlığı altında; 15 büyük şahsiyet adına 15 dalda ödül verdi. Bu ödüllerden; Gagavuz 20. Yıl Devlet Bağımsızlık Madalyası Sahibi, Marmara Grubu Vakfı Onur Madalyası Sahibi ve Marmara Grubu Vakfı Mütevelli Heyet Üyesi, Kocaeli Alikahya Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı, TOSYÖV Yönetim Kurulu eski Başkanı, KobiEfor Onursal Başkanı olan ve ebediyete intikal eden Yalçın Sönmez adına ve anısına verilen Yalçın Sönmez OSB Ödülü, Zirve’de, Nobel Ödüllü Türk Bilim İnsanı Prof. Dr. Aziz Sancar’ın konuşmasıyla başlayan “Küresel Liderler Diyaloğu” başlıklı Cumhurbaşkanları oturumunun açılışında; KobiEfor İmtiyaz Sahibi Dr. Nurdan Sönmez, İş İnsanı Öncücan Sönmez tarafından Gebze Güzeller OSB Yönetim Kurulu Başkanı Adem Ceylan’a verildi.
Türkiye’nin en önemli uluslararası etkinliklerinden olan ve Marmara Grubu Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı’nın, 2004’ten beri dergimiz KobiEfor işbirliğiyle düzenlediği Avrasya Ekonomi Zirvesi’nde, bu yıl bir yeniliğe daha imza attı. Marmara Grubu Vakfı’nın, İHKİB (İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği) iş birliğiyle; KobiEfor Sanayi Ekonomi Dergisi çözüm ortaklığı ve basın medya sponsorluğunda; “Daha İnsancıl Bir Dünya, Yaşanabilir Bir Dünya İçin Diyalog” temasıyla, 7-8 Mayıs 2025’te, İstanbul WOW Hotel Kongre Merkezi’nde düzenlediği; Nobel Ödüllü Bilim İnsanımız Aziz Sancar ile birlikte Cumhurbaşkanı, Başbakan, Meclis Başkanı, Bakan, Milletvekili, Belediye Başkanı düzeyinde Avrasya bölgesinde yer alan ülkelerin önde gelen siyasetçileri, diplomatlar, akademisyenler, inanç önderleri ve iş insanları olmak üzere 43 ülkeden 800’ü aşkın kişinin katıldığı 28. Avrasya Ekonomi Zirvesi’nde; Yalçın Sönmez OSB Ödülü verildi.
KobiEfor İmtiyaz Sahibi Dr. Nurdan Sönmez’in projelerinden ilham alan Marmara Grubu Vakfı, Zirve’de, Marmara Grubu Vakfı 40. Yıl Ebediyete İntikal Etmiş Değerler Ödülü başlığı altında; 15 büyük şahsiyet adına 15 dalda ödül verdi. Bu ödüllerden; Gagavuz 20. Yıl Devlet Bağımsızlık Madalyası Sahibi, Marmara Grubu Vakfı Onur Madalyası Sahibi ve Marmara Grubu Vakfı Mütevelli Heyet Üyesi, Kocaeli Alikahya Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı, TOSYÖV Yönetim Kurulu eski Başkanı, KobiEfor Onursal Başkanı olan ve ebediyete intikal eden Yalçın Sönmez adına ve anısına verilen Yalçın Sönmez OSB Ödülü, 28. Avrasya Ekonomi Zirvesi’nde; Nobel Ödüllü Türk Bilim İnsanı Prof. Dr. Aziz Sancar’ın konuşmasıyla başlayan “Küresel Liderler Diyaloğu” başlıklı Cumhurbaşkanları oturumunun açılışında; KobiEfor İmtiyaz Sahibi Dr. Nurdan Sönmez, İş İnsanı Öncücan Sönmez tarafından Gebze Güzeller OSB Yönetim Kurulu Başkanı Adem Ceylan’a verildi.
KobiEfor İmtiyaz Sahibi Dr. Nurdan Sönmez, “4562 Sayılı OSB’ler Kanunu’nun çıkarılmasında, OSB’lerin tüzel kişiliklerine kavuşmasında ve OSB’lerin ülkemizde yaygınlaşmasında öncülük eden, Türkiye girişim ekosisteminin oluşmasında büyük katkıları olan duayen Kocaeli Alikahya Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı, TOSYÖV Yönetim Kurulu eski Başkanı ve KobiEfor Onursal Başkanı olan ve ebediyete intikal eden rahmetli Eşim Yalçın Sönmez adına; Yalçın Sönmez OSB Ödülü’nü; Türkiye’nin en önemli uluslararası etkinliklerinden biri olan 28. Avrasya Ekonomi Zirvesi’nde vermek bizim için ayrı bir gurur kaynağı. Çeyrek asrı aşan bir süredir devam eden bu uluslararası platforma; Gagavuz 20. Yıl Devlet Bağımsızlık Madalyası Sahibi, Marmara Grubu Vakfı Onur Madalyası Sahibi ve Marmara Grubu Vakfı Mütevelli Heyet Üyesi de olan rahmetli Eşim Yalçın Sönmez, Marmara Grubu Vakfı Onur Madalyası Sahibi olarak ben ve KobiEfor Ailemizle birlikte büyük emekler verdik ve katkılar sunduk. Dolayısıyla bu platformda Yalçın Sönmez’in adının anılması bizim çok önemli” dedi.

“Avrasya Ekonomi Zirveleri hür bir platformdur”
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in mesajlarıyla çalışmalarına başlayan 28. Avrasya Ekonomi Zirvesi; Türkiye’nin Nobel Ödüllü Bilim İnsanı Prof. Dr. Aziz Sancar’ın yanı sıra dünyanın dört bir yanından gelen devlet adamları, akademisyenler, inanç önderleri ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri olmak üzere 43 ülkeden 800’ü aşkın kişiyi; “Daha İnsancıl Bir Dünya, Yaşanabilir Bir Dünya İçin Diyalog” temasında buluşturdu. Marmara Grubu Vakfı’nın 40 yıllık birikimiyle hayata geçirdiği Avrasya Ekonomi Zirvesi, bu yıl bir kez daha küresel barış, ekonomik adalet ve sürdürülebilir geleceğin ana hatlarını belirleyen bir akıl platformuna dönüştü. Zirve’de, küresel adalet, sürdürülebilir kalkınma ve çok taraflı işbirliği masaya yatırıldı. Prof. Dr. Aziz Sancar, Prof. Dr. İlber Ortaylı, Prof. Dr. Özgür Çengel, Prof. Dr. Uğur Özgöker, Dr. Nurdan Sönmez gibi önemli akademisyenlerin yer aldığı; “Avrasya Ekonomi Zirveleri hür bir platformdur” mottosuyla barışın ve diyaloğun öneminin vurgulandığı Zirve’de; Arnavutluk, Hırvatistan, Karadağ, Slovenya, Romanya, Makedonya, Tunus, Moldova, Çekya’nın önceki Cumhurbaşkanları, Türkiye’nin 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile birlikte “Barışçıl Çözümler ve Barışı Yeniden Kurmak” temasıyla görüşlerini paylaştılar. “ Zirve’nin ilk günü açılış konuşmalarının ardından “Ekoloji, Ekonomi, Enerji, Yapay Zeka ve Sağlık” oturumu, ikinci gün ise “Afetlere Dayanıklı Şehirler”, “Barış ve Diyalog” ve  Cumhurbaşkanlarının katıldığı “Küresel Liderler Diyaloğu” oturumları gerçekleştirildi. Zirvede ekonomik ve teknolojik dönüşümlerin yanı sıra barış ve vicdan çağrıları da ön plana çıktı. 28. Avrasya Ekonomi Zirvesi’nin Şeref Konuğu; Nobel Ödüllü Türk Bilim İnsanı Prof. Dr. Aziz Sancar oldu.

“Küreselleşme artık yeni bir akla ve cesur adımlara ihtiyaç duyuyor”
Marmara Grubu Vakfı Başkanı Dr. Akkan Suver, açılış konuşmasında; bu yıl Marmara Grubu Vakfı’nın 40. yılını kutladığını, Avrasya Ekonomi Zirveleri’nin ise 28. yılına ulaştığını anımsatarak; düzgün ve itibarlı çizgisiyle Avrasya Ekonomi Zirvelerinin bugün küresel bir marka haline geldiğini söyledi: “Küreselleşmenin yeni bir akla, yeni bir dile ve cesur adımlara ihtiyacının olduğu günümüzde sivil düşüncenin, sivil toplumun önemini ortaya koyması açısından birlikteliğimiz önemlidir. Dikkati dağılmış bir Avrupa ve önemli zorluklarla karşı karşıya ve de batı medeniyeti diye tanımlanan değerleri erozyona uğramış bulunan bir Avrupa Birliği! Çok taraflı sahneden çekilmeye niyetli bir ABD. Ekonomik ve jeopolitik yükselişiyle Çin Halk Cumhuriyeti. Hasılı Adam Smith’in ifadesiyle dünya düzeninde büyük Çöküş (collapse) var. Uluslararası sistemin, birçok kıtada farklı şekillerde baş gösteren savaş, ihtilaf ve terörizme karşı ortak bir tavır sergilemediğini görmenin üzüntüsü içindeyiz. İklim değişikliğine, borç yükümlülüğüne, gıda güvenliğine, kalkınmayla ilgili sorunlara, istemsiz göçe yaklaşımımız da farklılık gösteriyor. Oysa bu konularda ortak akılla, ortak vicdanla hareket etmek zorundayız. Bizler çatışma yerine diyalog, bölünme yerine sağduyu, güç gösterisi yerine küresel aklı ve vicdanı tercih ediyoruz.”
Ortak akıl, ortak vicdan, diyalog ve iş birliği çağrısı: Zirve’nin ortak vicdanı temsil edecek bir platform oluşturacağını, farklı seslere ama kapsayıcı bir ortak akla ihtiyaç bulunduğunu kaydeden Suver, “Marmara Grubu Vakfı serbest ve hür bir kürsüdür. Bu kürsüde elitler de zenginler de elbette olacaklardır ama kürsünün esas sahipleri düşüncesi ve söyleyecek sözü olanlardır. Bu serbest kürsü, barış için, istikrar için, bir arada yaşamak için bir ses duyurma yeridir. Dünyanın yaşadığı zorluklara, sıkıntılara, ihtilaflara, bitip tükenmez anlaşmazlıklara yol açan savaşlara böyle kürsülerde diyalogla şekillenen bir dayanışma ile çözüm arayıp, bulabiliriz.” Çoklu krizlerin yer değiştirdiğini, savaş riskleri, ihtilaflar, istemsiz göçler, iklim krizleri odak noktası olsa da ancak yeni bir enerji sistemi krizinin de ortaya çıkmak üzere olduğunu aktaran Suver, minerallerin yakın geleceğin tehlike çanlarının çalınmasına sebep olacağı öngürüsünü paylaştı. Barış ve istikrara katkı vermenin önemine dikkat çeken Suver, bunun ideolojilerin ürettiği tavırlardan kurtulup, evrensel gerçeklere dayanan bir tavırla elde edebileceğini, yaşanan ihtilafların ancak ülkelerin toprak bütünlüklerine ve bağımsızlıklarına saygılı, bölgesel entegrasyon ve işbirliği fırsatları içinde çözebileceğini ifade etti: “Hedefimiz krizden ve çatışmadan ziyade işbirliği olmalıdır.”

“Adil bölüşüm ve diyalog her zaman önplanda tutulmalı”
İstanbul Valisi Davut Gül, barış ve diyalogla ilgili bir Zirve olunca İstanbul’un öne çıktığını belirterek, adil bölüşüm ve diyaloğun her zaman önplanda tutulması gerektiğini vurguladı: “Savaş döneminde bile diyaloğa ihtiyaç var. Düşmanınızla konuşursunuz, dostlarınızla sohbet edersiniz. Şartlar ne olursa olsun diyalogun kesilmediği, konuşmanın hiçbir zaman ortadan kalkmadığı, sorunların diyalogla çözüldüğü, en kötü barışın en iyi savaştan daha faydalı olduğu bir yol haritası bizleri belirlemiş oluyor. Ekonomiyle ilgili hep konuşulan ‘kaynaklar sınırlı, ihtiyaçlar sınırsız.’ Kaynaklar sınırlı ama ihtiyaçların değil, ihtirasların sınırsız olduğunu gördük. Adil bir paylaşımla kaynakların verimli kullanılmasıyla bize öğretilen, bize dayatılan bu kavramın da aslında çok bir şey ifade etmediğini görmüş olacağız.”

“Birlikte yaşama kültürünü öne çıkaralım”
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Vekili Ahmet Fikret Kileci, dünyanın 200’den fazla ülkesine ihracat yapan bir kurumun üyesi olduğunu belirterek, Türkiye’nin ihracatta ciddi bir gelişme sağladığını söyledi. Türk ihracatçıların rekabet gücüne dikkat çeken Kileci, inovasyonun temelinde kaynakların verimli kullanımı olduğuna işaret etti. Kileci, küresel ölçekte değişim ve dönüşümün hızlandığını, bu sürece direnmenin yerine uyumlanmanın ve ortak aklın önemini vurguladı ve sorunların çözümü noktasında birlikte yaşama kültürünü öne çıkarmayı önerdi.

Avrasya’nın ekonomi, yönetim ve akademi dünyasını buluşturan Zirve
Yabancı misafirler adına konuşan Kuzey Makedonya Maliye Bakanı Gordana Dimitrievska-Kocovska, Avrasya Ekonomi Zirvesi’nin bir parçası olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, köklü bir gelenekle bu tarz zirvelerin 28’incisinin gerçekleştirildiğini söyledi. Kocovska, Avrupa ve Asya’dan ekonomi, yönetim ve akademi dünyasının önemli isimlerini bir araya getiren Marmara Grubu Vakfı’na daveti nedeniyle teşekkür ederek, barış ve diyaloğun önemini vurguladı.

Güçlü ekonomi için bilim
Zirve’nin Şeref Konuğu, bilim dünyasının gururu, Nobel Ödüllü Prof. Dr. Aziz Sancar, “Savaşla üstünlük kazanamazsınız. Bilim yapmak lazım. Temel bilimler olmadan güçlü ekonomi olmaz. Çin, ABD’den fazla bilim yayını yapıyor. Biz de teknolojiyi ithal değil, üretmeliyiz” dedi.

“Türkiye’nin tarihi mirasına sahip çıkmak zorundayız”
Bir diğer önemli akademisyen; ünlü Tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı; Bernard Lewis’in Türkiye’yi seven, sadık, Türkler’in meziyetlerini anlamış biri olduğunun altını çizdi. Ortaylı, Lewis’in tarihçiliğiyle müthiş bir edebiyat bilgisi olduğunu da belirtti. “Türkiye’nin tarihi mirasına sahip çıkmak zorundayız” diyen Ortaylı, ülkenin tarihi ve kültürel mirasının korunması gerektiğinin, geçmişten gelen bilgi birikimini gelecek nesillere aktarmanın önemine de değindi: “Tarihimizdeki büyük dönüşümleri doğru anlamalı ve bu bilgileri gençlerimize aktarmalıyız. Bu toprakların değerini bilmeli ve gelecek nesillere en iyi şekilde aktarmalıyız.”

“Afetlere Dayanıklı Şehirler”
Marmara Grubu Vakfı Onur Madalyası Sahibi-2017, Marmara Grubu Vakfı Mütevelli Heyet Üyesi, Akademisyen ve KobiEfor İmtiyaz Sahibi Dr. Nurdan Sönmez, Zirve’nin 2. günü gerçekleştirilen “Afetlere Dayanıklı Şehirler” ve “Barış ve Diyalog” başlıklı her iki oturumda da Raportör olarak yer aldı.
“Afetlere Dayanıklı Şehirler Oturumu’nda; Avusturya Dışişleri Bakanı (2017-2019) Dr. Karin Kneissl, konuşmanın ve güven birliği oluşturmanın önemini, çift taraflı görüşmeler olursa hükümetlerarası ilişkilerin çok daha iyi ilerleyebileceğini, klasik 2’li diplomasinin geri döndüğünü söyledi.
KKTC Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu, 17. Türk Cumhuriyeti olarak ekonomilerini şekillendirmeye ve ayakları üzerinde durmaya çalıştıklarını söyledi. Türkiye’nin destekleriyle hayata geçirilen su projesiyle topraklarının daha verimli hale geleceğini aktaran Amcaoğlu, 2030’a kadar 2 milyon turist sayısını 4 milyona çıkarmayı, bilişim, Ar-Ge, inovasyon çalışmalarını artırmayı hedeflediklerini anlattı.
Avcılar Belediye Başkanı Utku Caner Çaykara, Avcılar’da deprem için aldıkları önlemleri ve son 23 Nisan depreminde yürüttükleri çalışmaları anlattı: “Genç bir belediye başkanı olarak şehirlerimizi, kentimizi mutlaka afetlere hazırlamalıyız, bunu bir misyon edinerek gece-gündüz çalışacağız.”
Bosna Hersek Federasyonu İçişleri Bakanı Ramo Isak, afetler karşısında belediyelerin birşeyler yapabileceğini belirterek, Bosna Hersek’te yürüttükleri çalışmalardan sözetti.
Türkiye Enerji ve Tabii Kaynaklar eski Bakanı (2002-2009) ve Ordu Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler, Ordu’yu yaşanabilir bir kent haline getirdiklerini, kuraklıktan etkilenmeyecek dünyada sayılı illerden biri olduğunu, deprem konusunda bütün binaları gözden geçirdiklerini, kentsel dönüşüm için etkili bir finansman modeli geliştirdiklerini aktardı: “Bütün mesele şu; önceden tedbir almak, finans sistemini oluşturmak. Hepinizi Ordu’ya davet ediyorum.”
Belçika Devlet eski Bakanı (2012-2014), Milletvekili, Saint Josse Belediye Başkanı Emir Kır, “Zirve’de en etkili konuşmalardan birini yapan Aziz Sancar’dır. Bilime ve teknolojiye önem vermemiz, yatırım yapmamız gerektiğini söyledi” dedi ve Saint Josse’nin afetlere ve felaketlere dirençliliği için yaptıkları çalışmalara değindi.
Saraybosna Belediye Başkanı Predrag Puharić, şehirlerde geleceğe yönelik planlama hedeflerinin önemini vurguladı: “Bosna, geçtiğimiz yıl bu alan çözüm geliştirmesi için konsey kuran tek şehir oldu. Saraybosna afetlere hazırlıkta çok önemli bir şehir olarak öne çıkıyor, doğaya saygılıyız.”
Fas’tan CAMAR Başkanı Ali Ouhmid, Türkiye Afrika iş birliği hakkında bilgiler vererek, Türkiye’nin Afrika’da 15 yeni büyükelçilik kurmaya karar verdiğini, bölgeyle ticaret hacminin 25 milyar doları aştığını, THY’nin kıtada 61 noktaya direkt uçuş sağladığını kaydetti.
Kosova Kamu Yönetimi eski Bakanı (2012-2019), Marmara Grubu Vakfı Onur Madalyası Sahibi (2017) Mahir Yağcılar, kendi çalışmalarına değinerek, başarılı bir Zirve diledi.
Bosna-Hersek Stari Grad Belediye Başkanı İrfan Čengić, geçmişleriyle gurur duysalar da geleceği de sürdürülebilirlik hedeflerini de önemsediklerini paylaştı.
CPAFFC Asya-Afrika Departmanı Genel Direktörü JI Yongjun, afetlere dayanıklı şehirlerin inşa edilmesinin ve daha risksiz hale getirilmesinin önemini vurguladı, Çin’in afete dayanıklı şehirler inşa edilmesinde ciddi deneyimler kazandığını aktardı.
KEİPA (PABSEC) Genel Sekreteri Prof. Dr. Asaf Hajiyev, iş birliği ve kollektifliğin modern zamanların ana prensiplerinden birisi olduğunu belirterek, “Azerbaycan bağımsızlığını aldıktan sonra dünyanın ne kadar küçük olduğunu farkettik. Hegel, ‘Zayıf kuvvetli olmak, güçlü ise yenilmez olmak için birleşir’ diyor. Barış, refah ve yenilmezlik, bütün dünyaya bunu öneriyorum.”
Bosna-Hersek Goražde Belediye Başkanı Ernest Imamovic, Bosna Hersek Savaşı’nda tüm Goražde’nin etrafının tamamen kuşatıldığını, gıda, ilaç hiçbirşey gelmediğini anlattı. Yerel yönetimlerin çatışmaların, afetlerin etkilerini azaltabileceğini kaydeden Imamovic, “Şehir için en iyisi hangisi olacak diye düşünmemiz lazım” dedi.
İran Asya Belediyeler Birliği Genel Sekreteri Hamidreza Gholamzadeh, afetlere dayanıklılıkta hayatta kalmak değil, sürdürülebilirliği sağlamanın önemine işaret etti: “Beton tek başına bizi koruyamaz, akıllı tasarım ve sosyal dayanıklılık olmalı. Şehirlerimiz ne olursa olsun afetlere hazırlıklı olmalı.”

“Barış ve Diyalog”
“Barış ve Diyalog” oturumunda; Azerbaycan Kafkasya ve Azerbaycan Müslümanları Dini İdaresi Başkanı, Marmara Grubu Vakfı Onur Madalyası Sahibi (2020) Şeyh-ül-İslam Allahşükür Paşazade, barış ve diyaloğun önemini vurgulayarak, Türkiye ve Azerbaycan dostluk ve kardeşliğine ilişkin; “Bir millet iki devletin bayraklarının yan yana dalgalanmasının anlamı büyüktür” dedi.
Türkiye Diyanet İşleri eski Başkanı (2003-2010), Marmara Grubu Vakfı Onur Madalyası Sahibi (2019) Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, dinin kendi alanına çekilmesi gerektiğini söyledi: “Dinin özüne dönmeliyiz, önce din adamları sonra siyasetçiler, dünyevi çıkarlar için dini araç yapmaktan vazgeçmeliyiz, dine saygılı olmalıyız. İlahiyat bilimine önem vermek zorundayız.”
Bosna Hersek Temsilciler Meclisi Başkan Vekili, Marmara Grubu Vakfı Onur Madalyası Sahibi (2024) Marinko Cavara, barış ve diyaloğun önemine dikkat çekti.
ABD-Birleşmiş Milletler-Dünya Barış ve Sevgi Federasyonu Başkanı Hong Tao Tze, “Karanlıktan çıkmanın yolu ışığı taşımaktır. Vicdan, sevgi, barış. Hümanist değerleri yaşatmak ve uygulamak her zamankinden hayati. Vicdan, hümanist eylemlerin kalbidir. Vicdan temelli bir eğitim sistemi, ikincisi; şeffaf ve hukuki temelli yapılar inşa etmeliyiz. Vicdan kültürü ve bu eğitim gelecek kuşakların pusulası olur. Hümanizm kalbimde başlar, eylemimde hayat bulur” dedi.
ABD-Stirling Vakfı Avrupa ve Orta Doğu Direktörü Brittney Stirling, “Saygılı bir diyalog çok önemli. Budist biri; ‘Diyalog karanlığı ortadan kaldırır’ demiştir. Bugün çatışma anlamında ne yaşıyorsak diyalog eksikliğindendir. 47 ülkede Stirling Vakfı olarak çalışmalar yaptık, bizim inancımız insan hayatını ve onurunu korumak” diye konuştu.
Romanya eski Başbakanı (1989-1991) Petre Roman, doğanın ve siyasetin tahrip edilmesinden ortaya çıkan zararları çok iyi bildiklerini belirtti: “2 global düzenin ortası bir dönemdeyiz. Yeni dünya düzeninin ne olacağını bilmiyoruz. Üzerinde oturan, her zaman dengesiz olacaktır. Başkan Trump’ın vizyonu çok iyi hizmet verebilir AB’ye. AB, ya yeniden kendini keşfedecek ya da geride kalacak. En önemli jeopolitik karar Kanada-AB Birliği oluşturulmasıdır.”
Avusturya Savunma Bakanı (1990-2000) Werner Fasslabend, şunları ifade etti: “Dünya 2 sıcaklıkla ilgilenmeli; biri Orta Doğu, biri Uzak Doğu. 3 tane güç var; Türkiye, İran ve Mısır; Filistinliler ile alakalı müdahalede bulundu. Durum iyileşti mi? Farklı gözüküyor. Filistin’deki, Hamas’taki durumun değiştiğini özellikle Gazze’de görüyoruz. 50 binden fazla kayıp var, bunların 40 binden fazlası masum çocuklar, açlıktan, silahla, ilaçsızlıktan ölüyorlar. Türkiye’nin desteklemesi yeterli değil, bütün dünyanın konuşması lazım. Avrupa’nın jeostratejik çevresi; Doğu Avrupa, Orta Doğu ve Kuzey Afrika, bu 3 bölgenin hiçbirisi istikrarlı değil. Avrupa’nın istikrarlı bir komşusu yok. Sonuç şu olmalı; AB veya Avrupa’nın yetenekleri ve Türkiye’nin dinamikleri ortaya konarak diğer bir güven diyaloğu oluşturulmalı Türkiye ile Avrupa arasında.”
Kosova Cumhuriyeti Meclis Başkan Vekili Enver Hoxhaj, “25 yıl önce Kosava son savaş olacaktı, son soykırıma uğrayan olacaktı, biz buna inanıyorduk. Ama görüyoruz, jeopolitik durum oldukça önem arzediyor. Küresel liberal düzen bir dönüşüm içerisinde. Kosova’da sıfırdan bir devlet inşa ettik. Diplomasi, diyalog ve barış çok önemli” dedi. Hoxhaj, uluslararası düzenin çöktüğünü ifade etti: “BM paralize olmuş, barışı koruma misyonları başarısız oluyor, bunu görüyoruz. Bölünme sözkonusu. Diyalog zayıflık olarak görülüyor. Yeni bir barış paradigmasına, jeopolitik düzleme ihtiyaç duyuyoruz, adaleti hakim kılmalıyız, diyaloğu korumalıyız, istikrar ve güvenlik çok önemli.
Karadağ Parlamentosu Başkan Vekili Mirsad Nurkovic, barış ve diyaloğun önemine işaret etti.
Türkiye Hahambaşı Rav David Sevi, “Dünyamızı bir tür dehşet dengesinde tutan enerji, bilim, teknolojiyi insanlığın refahını sağlayacak alanlara dönüştürebilecek miyiz?” diye sordu. Devlet adamlarından başlamak üzere toplumun her kesiminin buna çaba harcaması gerektiğini vurgulayan Sevi, barışa özlem duyduklarını kaydetti: “Ömrüm halkıma umut aşılamakla geçiyor.”
İstanbul, Ankara Süryani Ortodoks Cemaati Patrik Vekili, Marmara Grubu Vakfı Onur Madalyası Sahibi (2016) Mor Filüksinos Yusuf Çetin, herşeyden önce çok bilgiye ihtiyaç bulunduğunu vurguladı: “Ayrıca sevgiyle donatılması, diyalog yoluyla diğerleriyle de paylaşılması da gerek. Barış, erdemli tutumlarla desteklenmesi gereken uzun vadeli bir hedeftir. İncil’de; ‘İnsan bütün sırları bilse ama sevgisi olmasa bunun ona hiçbir yararı olmaz’ diye yazılıdır. Sevgi en güçlü bağdır. Sevgi, saygı, iyiniyet içinde konuşup çözülmeyecek sorun ya yoktur, ya çok azdır. Diyalog olmadan toplum olmaz, demokrasinin temelidir. Artık her alanda, teknoloji ve yapay zekayla bilgi üretiliyor, üretilemeyen hala daha sevgidir. Bilgi önemlidir ancak daha iyiyi gitmesini istiyorsak sevgiye ve diğer insani değerlere daha fazla yatırım yapmalıyız.”
Birleşik Krallık Parlamentosu Üyesi, Avrupa Konseyi Üyesi Tasmina Ahmed-Sheikh, İskoçya’da Parlemonto’da görev almış ilk Müslüman kadın olduğunu aktardı: “İskoçya küçük olabilir, dünyaya çok farklı bir vizyon katabilecek bir ülke. Biz adil olmayı haklı olmanın üstünde tutarız. Barış oldukça kırılgan bir süreç. Dünyanın tekrar bir kriz içerisinde olduğunu görüyoruz. Gazze’de soykırım, Ukrayna’da savaş. Diyalog çağrısı yapmak bir zorunluluk. Barış sürekli bir adalet anlayışını temsil eder. Kadınlar barışı inşa eden insanlar. Dünya siyaseti bilge kadınlara ihtiyaç duyuyor, güçlü silahlara sahip, güçlü erkeklere değil. Dünyadaki kadınların biraraya gelmesi gerekiyor, kadın birliği kurulmalı. Barış azınlığın değil, herkesin hakkıdır.”
Mısır Dış İlişkiler Konseyi Başkanı, Dışişleri eski Bakanı (2011) Mohamed El Oraby, “Yeni dünya düzeniyle birlikte yeni parametrelerimiz var. Herkesin kafasında şu var; nihai bir zafer veya kesin bir galibiyet yok. Her zaman barışı savunmalıyız. Barış, istikrar ve kalkınma; 3 meşalemizi de bölgemizde sağlam inşa etmek istiyoruz” dedi.
Bosna Hersek Ulusal Kurtuluş Savaşı Gazileri ve Malulleri Bakanı Nedzad Lokmic, şunları ifade etti: “Barış içinde yaşamak sadece bir hedef değil, hepimiz için etik bir sorumluluk.1992-95’te Bosna Hersek’te ülkemizin kayıplarını görüyoruz, bugün aynı şeyleri başka ülkelerde de görüyoruz. Gazze’deki şiddete karşı sessiz kalmamalıyız. Ümid ediyorum ki şiddet bitecek, barış hakim olacak hem Gazze’de hem tüm dünyada. Ortak hedefimiz; sürekli siyasi ve ekonomik kalkınmayı sağlamak. Birlikte çalışmalıyız, topluluklar arası diyaloglar olmalı. Sadece savaşın eksikliği değil, çeşitliliğe, insan haklarına saygılı toplum oluşturulmamasıyla da barış olmuyor.”
Çek Cumhuriyeti eski Başbakanı (2005-2006) Jiri Paroubek, bu forumun, projenin geleceği gören liderlerin bir barış projesi olduğunu söyledi: “AB kurulduğundan beri hiç savaş olmadı. Son yıllarda Çin’in İpekyolu Projesi ile 140 ülkedeki altyapı projelerine 1 trilyon dolar harcandı. Milyonlarca insanın hayatını değiştiren bu proje devam ediyor. AB benzer bir projeye başlangıç aşamasında. Ukrayna’da savaşın bitirilmesi mümkün. Dünyadaki bütün savaşlar bitirilebilir. Savaş demek insan hayatına mal olmak demek. Genel kamunun değil de genel kamunun karar verdiği bir hayata ilerlemeliyiz.”
Türkiye Süryani Katolik Patrik Genel Vekil Orhan Çanlı, merhum Papa’nın iklim değişikliği mesajında son bir çağrıda bulunduğunu belirterek, tüm insanlığı tevazu ve cesaretle sınırlarını tanımaya çağırdığını aktardı. Küreselleşen dünyada artık dünyanın birbirine bağlı olduğunu vurgulayan Çanlı, gelecek nesillere insan olma onurunun bırakılması gerektiğini kaydetti.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Diplomasi Akademisi’nden Araştırmacı Anton Alexandrovich Grishanov, Sovyetler Birliği’nin Nazileri yendiğini belirterek, “Bugün bizim tekrar tarih yazma şansımız var. BM, 3. Dünya Savaşı’nı engelledi. Çok fazla çatışma var, diyalog başarısız oldu maalesef. Her zaman çatışmalar ve savaş olacak ama ‘Bunu nasıl engelleyebiliriz?’ bunu konuşmamız lazım. Çok eski bir kural vardır; güçlü olan alabildiğini alır, zayıf olan çekebildiği kadar acı çeker. 2025’te Helsinki Sözleşmesi’nin 50. yılını kutlayacağız ama sistem kullanılmıyor. Avrupa nükleer çatışmadan korkuyor. İleriye gitmemiz lazım. Atatürk’ün de dediği gibi ‘Cehalete karşı savaş en büyük savaştır’” diye konuştu.
Karadağ Milletvekili Nađa Laković, “Karadağ olarak barışı ne kadar zor aldığımızı ne kolay kaybedebileceğimizi biliyoruz. Barış bir lütuf değil, bir zorunluluktur” dedi.
İsviçre Uluslararası İlişkiler Forumu Başkan Yardımcısı David A. Chikvaidze, dünyanın diplomasi temelinde bir savaşta, güçler arasında ciddi bir hasmani tavır sözkonusu olduğunu söyledi: “Dünyanın en kuvvetli ulusları yapıcı şekilde kendi aralarındaki sorunlarını halledemiyorsa orta ülkeler ne yapacak? BM nerede? BM Güvenlik Konseyi çalışmıyor. BM Genel Sekreteri birey olarak değil, kurum olarak da başarısız oluyor.”
Lübnan Mültecilerden Sorumlu eski Bakan (2020-2021) Prof. Ghada Chreim Ata, Lübnan’da hem zenginlikleri hem de kırılganlıklarının mevcut olduğunu kaydetti: “Lübnan iç savaşından sonra gerilim kaynağı da oluştu. Streotipleri nasıl yıkalım? Eğitimin rolü çok önemli.” Ata, sürdürülebilir bir barış için diyaloğun önemini de vurguladı.
Lübnan eski Başbakanı (2020-2021) Hassan Diab, “Siyasi küstahlığın bütün nesillerdeki umutları yok ettiğini biliyoruz. Diplomasi mümkün olanın kalbindeydi, şimdi imkansızın kalbinde. Çoklu ama çok tehlikeli şekilde bölünmüş bir dünya. Çoklu ve toplu dünyada hiç olmadığı kadar kültürel diplomasiye ihtiyaç var. Çok dille, çok dünya görüşünde birleşebilmek. Dünya liderlerine ihtiyaç var. Kültürel diplomasi, farklılıkları kuvvete dönüştürebilmektir, bilgiyle değil, bilgelikle” açıklamasını yaptı.

“28. Avrasya Ekonomi Zirvesi’nin geleceğe yönelik verimli ve faydalı sonuçlar doğuracağını düşünüyorum”
Zirve’nin açılışında Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mesajını Marmara Grubu Vakfı Genel Sekreteri Sezgin Bilgiç sundu. Mesaj şöyle: “Marmara Grubu Vakfı tarafından düzenlenen 28. Avrasya Ekonomi Zirvesi ‘Daha İnsancıl Bir Dünya, Yaşanabilir bir Dünya için Diyalog’ temasıyla gerçekleştirilecek olan toplantının açılışına yapmış olduğunuz nazik davete teşekkür ederim. Zirve’nin geçmiş yıllarda olduğu gibi dünyada ve bölgemizde önemli gündem maddelerini oluşturan konularda faydalı fikir teatisine imkân tanıyacağına inanıyorum. Zirveye katılan siyaset, iş, bilim ve akademi dünyası ile sivil toplum kuruluşlarının değerli temsilcilerini ve tüm seçkin misafirleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Bu vesileyle, geleceğe de yönelik verimli ve faydalı sonuçlar doğuracağını düşündüğüm 28. Avrasya Ekonomi Zirvesi’nin gerçekleştirilmesinde başta Marmara Grubu Vakfı’nın yöneticileri olmak üzere emeği geçenleri tebrik ediyor, Zirve’nin Avrasya’nın ve tüm bölge toplumlarının refah ve mutluluğuna katkıda bulunacağı ümidiyle çalışmalarınızda başarılar diliyorum.”

“Vakfınızın 40. Yılı’nda sizi tebrik eder, başarılı çalışmalarınızın devamını dilerim”
Zirve’nin açılışında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın mesajını Marmara Grubu Vakfı Genel Sekreteri Sezgin Bilgiç sundu. Mesaj şöyle: “Marmara Grubu Vakfı Genel Başkanı Sayın Dr. Akkan Suver, İstanbul’da, 7-8 Mayıs 2025 tarihleri arasında düzenleyeceğiniz 28. Avrasya Ekonomi Zirvesi’ne katılmam konusunda göndermiş olduğunuz nazik davetiniz için çok teşekkür ederim. Ne yazık ki yoğun programım nedeniyle, Vakfınızın 40. Yılında, sizlerle bir arada olamayacağımdan dolayı üzüntülerimi belirtmek isterim. Söz konusu Zirve toplantısına KKTC Cumhurbaşkanlığı adına Cumhurbaşkanlığı Sağlık Özel Danışmanı Prof. Dr. Sayın Nedime Serkancı katılacaktır. Bu vesileyle Vakfınızın 40. Yılı’nda Sizi ve Yönetim Kurulu Üyeleri’nizi en kalbi duygularımla tebrik eder, başarılı çalışmalarınızın devamını dilerim.

“Diyalog, çok kültürlülük ve hoşgörü, yaşam biçimimiz ve devlet politikamız”
Zirve’nin açılışında Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in mesajını Azerbaycan Ankara Büyükelçisi Reşad Memmedov sundu. Zirve çalışmalarına başarılar dileyen, katılımcıları selamlayan ve Vakfın 40. yılını kutlayan, Cumhurbaşkanı Aliyev, mesajında Vakfın, bugün etkili siyasetçiler, siyaset bilimciler, ekonomistler, akademik çevrelerin temsilcileri ve iş insanlarını bir araya getiren küresel ve bölgesel işbirliğinin genişletilmesine, barış ve istikrarın korunmasına, kültürlerarası diyaloğun genişletilmesine önemli katkılarda bulunan en önemli platformlardan biri haline geldiğini vurguladı. Azerbaycan ile Türkiye arasındaki ilişkilerin geliştirilmesinde Marmara Grubu Vakfı ve Vakfın Başkanı Dr. Akkan Suver’in katkılarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Aliyev, Avrasya Ekonomi Zirveleri’nin 1988’de Haydar Aliyev’in inisiyatifiyle yapılmaya başladığını, aynı yıl Haydar Aliyev’in Marmara Grubu Vakfı’nın fahri başkanı seçildiğini anlattı: “Marmara Grubu Vakfı’nın 40. yılı dolayısıyla oluşturulan 15 ödül arasında; Ulu Önder Haydar Aliyev anısına verilen ‘Türk Dünyası Ödülü’nün de yer alması bizim için büyük bir onurdur. Umummilli Lider’in adına verilen ödülün, dünyaca ünlü Bilim İnsanı, Nobel Ödülü Sahibi ve Azerbaycan Milli İlimler Akademisi’nin Fahri Üyesi Aziz Sancar’a verilmesi ayrı bir memnuniyet doğurur. Bugün Azerbaycan ile Türkiye arasındaki birlik, kardeşlik ve dayanışma tüm Türk dünyasına büyük bir katkıdır. Aziz kardeşim, Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan-Türkiye kardeşliğinin güçlenmesinde ve stratejik ittifakımızın kuvvetlenmesinde eşsiz hizmetlerde bulunmuştur. Ortak tarihimizden, zengin milli ve manevi değerlerimizden, halklarımızın birliğinden kaynaklanan ve günümüzde dinamik bir şekilde gelişen istisnai devletlerarası ilişkilerimiz, sadece bölgede refah, barış ve güvenliğe katkıda bulunmakla kalmıyor, aynı zamanda tüm Avrasya açısından da önemli bir rol oynuyor.” Halklararası diyalog, çok kültürlülük ve hoşgörü geleneklerinin korunmasının yaşam biçimleri ve devlet politikalarının öncelikleri arasında olduğunu, medeniyetler arası diyalog temelinde de girişimlerde bulunduklarını, Güney Kafkasya’da kalıcı barışın ve sosyo-ekonomik refahın sağlanması için yoğun çaba sarf ettiklerini vurgulayan Aliyev, Azerbaycan’ın 4 yıldır Bağlantısızlar Hareketi’nin ve geçen yıldan bu yana da COP29’un başkanlığını yürüterek küresel iklim eylemine olumlu ivme kazandırıldığını, ‘Bakü Atılımı’nın gerçekleşmesinde etkili olunduğunu paylaştı.

“Zirve, daha adil ve yaşanabilir bir gelecek için çözüm arayışlarına katkı sunacak”
Zirve’nin açılışında Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın mesajını Marmara Grubu Vakfı Genel Sekreteri Sezgin Bilgiç sundu. Mesaj şöyle: “‘Daha İnsancıl ve Yaşanabilir Bir Dünya için Diyalog’ teması ile düzenlenen 28. Avrasya Ekonomi Zirvesi’nin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Ankara’daki yoğun programlarım nedeniyle bugün aranızda bulunamasam da Zirve’nin gündemini takip ediyorum. Zirve’nin, daha adil ve yaşanabilir bir gelecek için çözüm arayışlarına ve farklı bakış açılarının paylaşılmasına katkı sunacağına inanıyorum. 40’ıncı yılına erişen Marmara Grubu Vakfı’nı daha yaşanabilir bir dünya idealine bağlı kalarak sürdürdüğü çalışmalardan dolayı tebrik ediyorum.”

Uluslararası ve ulusal 15 büyük şahsiyet adına 15 ödül
Zirve’de, Marmara Grubu Vakfı’ın kuruluşunun 40. yıl dönümü nedeniyle, ebediyete intikal eden üye ve gönüllülerinin adlarını yaşatmak amacıyla, 40. Yıl Ödül Töreni’nde; 40. Yıl Ebediyete İntikal Etmiş Değerler Ödülü başlığı altında; 15 büyük şahsiyet adına 15 dalda ödül verildi. Ödül Töreni’ni Marmara Grubu Vakfı adına Yvonne Vingas yönetti.
- “Süleyman Demirel Demokrasi Ödülü” aile adına İstanbul Milletvekili İlhan Kesici tarafından Romanya eski Cumhurbaşkanı Prof. Dr. Emil Constantinescu’ya,
- “Haydar Aliyev Türk Dünyası Ödülü” Azerbaycan Ankara Büyükelçisi Reşad Memmedov tarafından 2015 Nobel Kimya Ödülü Sahibi Bilim İnsanı Prof. Dr. Aziz Sancar’a,
- “Bernard Lewis Tarih Ödülü” Dışişleri eski Bakanı Hikmet Çetin tarafından Tarihçi, Yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı’ya,
- “Yalçın Sönmez OSB Ödülü” KobiEfor İmtiyaz Sahibi, Eşi Dr. Nurdan Sönmez ve Oğlu İş İnsanı Öncücan Sönmez tarafından Gebze Güzeller OSB Yönetim Kurulu Başkanı Adem Ceylan’a,
- “Şahap Kocatopçu İhracatçı Ödülü” Marmara Grubu Vakfı Genel Başkanı Dr. Akkan Suver tarafından TİM (Türkiye İhracatçılar Meclisi) Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Gültepe adına TİM Başkan Vekili Ahmet Fikret Kileci,
- “Hüsamettin Kavi Sanayici Ödülü” Oğlu Emre Kavi tarafından EAE Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Hikmet Kaya’ya,
- “Yüksel Çengel Siyaset Ödülü” Oğlu Prof. Dr. Özgür Çengel tarafından Dışişleri eski Bakanı Hikmet Çetin’e,
- “Zhelyu Zhelev Felsefe Ödülü” Bulgaristan İstanbul Başkonsolosu Vassil Petkov Valchev tarafından Akademisyen Prof. Dr. İoanna Kuçuradi’ye,
- “Sami Kohen Basın Ödülü” Kızı Jale Aldiş tarafından Gazeteci Sedat Ergin’e,
- “Erhard Busek Yöneticilik Ödülü” Marmara Grubu Vakfı Genel Başkanı Dr. Akkan Suver tarafından KEİPA (PABSEC) Genel Sekreteri Prof. Dr. Asaf Hajiyev’e,
- “Hadi Türkmen Engelsiz Yaşam Ödülü” Eşi Sündüz Türkmen tarafından Ampute Milli Futbol Takımı’na;
- “George Marovitch Kültürlerarası Diyalog Ödülü” Monsenyör Orhan Çanlı tarafından Ruhani Lider Mgr. Yusuf Sağ’a,
- “Jak Kamhi Sevgi ve Barış Ödülü” Oğlu Cefi Kamhi tarafından FOWPAL Başkanı Dr. Hong Tao Tze’ye,
- “Ahmet Samsunlu Çevre Ödülü” Oğlu Kadri Samsunlu tarafından Rum Patriği Patrik Bartholomeos’a,
- “Örsçelik Balkan Yaratıcı Düşünce Ödülü” Oğlu Gökçe Balkan tarafından Akademisyen Prof. Dr. Mutlu Erbay’a verildi.

Marmara Grubu Vakfı’na emeği geçenlere “40. Yıl Teşekkür Ödülü”; Milletvekili Şamil Ayrım, Dünya Ahıskalı Türkler Birliği (DATÜB) Genel Başkanı Ziyatdin Kassanov, Gazeteci Engin Köklüçınar, (E) Büyükelçi Ertuğrul Kumcuoğlu, İş İnsanları; Sezgin Bilgiç, Turan Sarıgülle, Mehmet Reis, Nihat Kandaloğlu, Mahmut Saklı, Kemal Erkan, Gülselin Şen ve İlkay Şen, Sevil Kulak, Ece Şahin’e takdim edildi.

“Hedefimiz; daha fazla uluslararası iş birliğiyle hep birlikte yükselmektir”
T.C. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan adına mesajını T.C. Dışişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Kemal Bozay sundu. Bakan Fidan mesajında; barış, güvenlik ve istikrarın kalıcılığının, ekonomik kalkınma ve refahın sağlanmasıyla doğrudan ilintili olduğunu da aktararak, Gazze, Ukrayna, Suriye, Sudan ve dünyanın farklı kriz bölgelerinde barışın ne kadar kırılgan olduğunu, güvenlik, istikrar ve ekonomik toparlanma umudu sunulmadıkça barışın uzun soluklu olamayacağını hep birlikte gördüğümüzü kaydetti: “Ekonomik diplomasiyi, jeopolitik bölünmeleri aşmak için bir köprü olarak kullanmalıyız.” Fidan, bölgesinde ve ötesinde; istikrar, refah ve güvenlik üreten bir ülke olarak öne çıkan Türkiye’nin çok taraflı platformlarda adil ve insan odaklı politikaları savunan, küresel sistemin aksaklıklarına çözüm üreten etkin bir aktör konumunda olduğunu, Orta Koridor ve Kalkınma Yolu projelerinin Türkiye’yi tedarik zincirlerinde merkez ülke konumuna taşıyacağını ifade etti: “Hedefimiz, daha fazla uluslararası iş birliğiyle hep birlikte yükselmektir.”

“Türkiye, dünyada adil, serbest ve kurallara dayalı ticareti savunuyor”
Zirve’nin 2. Günü “Afetlere Dayanıklı Şehirler” oturumunun Şeref Konuğu olan Türkiye Cumhuriyeti Ticaret Bakan Yardımcısı Sezai Uçarmak; küresel ticaret ve politika belirsizliklerine değinerek, dünya ekonomisindeki son gelişmeleri, Türkiye ekonomisinin küresel ekonomideki yeri hakkında bilgiler verdi: “Son raporlarda Türkiye’nin 2025 için büyüme tahminini öncekine göre; IMF 0.1 puan arttırarak %2.7’ye, Dünya Bankası ile OECD ise 0.5 puan arttırarak %3.1’e yükseltti. Türkiye son 10 yılda, OECD’nin en hızlı büyüyen ekonomilerinden biri oldu. Türkiye ekonomisi 2002-2024 arasında yıllık ortalama %5.4 büyüdü. Toplam milli gelirimiz 2024’te, 1 trilyon 322 milyar dolar büyüklüğe ulaştı. Kişi başına düşen gelirimiz de 15.463 dolara ulaştı. Küresel mal ihracatından aldığımız pay 2024 itibarıyla %1.07’ye; küresel doğrudan yabancı yatırımlardan aldığımız pay ise %0.78’e yükseldi. Nisan 2025 itibarıyla Türkiye’nin ihracatı %8.5 artışla 20.9 milyar dolara yükselirken, ithalatı %12.9 artışla 33 milyar dolara ulaştı. Avrupa Birliği (AB) ülkeleri 37.5 milyar dolarla halen en büyük ticaret ortağımız. Uzak Ülkeler Stratejisi kapsamında, 2018-2020’de yıllık ortalama 20 milyar dolar ihracat gerçekleştirdiğimiz 18 hedef ülkeye yönelik ihracatımızın 2028’e kadar 50 milyar dolara çıkarılması ve bu ülkelerin toplam ithalatından aldığımız payın %1’e yükseltilmesi hedeflenmektedir. 2025’te, 121 milyar dolar hizmet ihracatı hedefimiz var. Küresel ekonominin önemli aktörlerinden biri olarak Türkiye, bölgesinde ve dünyada adil, serbest ve kurallara dayalı ticareti savunmakta ve politikalarını bu ilkeler doğrultusunda oluşturmaktadır.”

“Bizim için onurdur”
İş İnsanı Öncücan Sönmez, Sayın Cumhurbaşkanları, sayın misafirler, babam Yalçın Sönmez adına verilen bu Ödül için Annem Dr. Nurdan Sönmez ve benim için bir onurdur, çok teşekkürler. Adem Ağabey (Adem Ceylan) ile Babam, Organize Sanayi Bölgeleri konusunda yıllarını verdiler, büyük emekler ve katkılar sundular. En yakın arkadışıydı, Adem Ağabey’e bu ödülü vermekten onur duyuyorum” diye konuştu.

“Yalçın Sönmez’in hem OSB’lere hem KobiEfor Dergisi’ne çok büyük emeği var”
Gebze Güzeller OSB Yönetim Kurulu Başkanı Adem Ceylan; “Dr. Akkan Suver Ağabeyimize çok teşekkür ediyorum, böyle bir ödülü bu Zirve’de verilmesini sağladığı için. Yalçın Sönmez kardeşimizi genç yaşta kaybettik. Çok emeği var; hem KobiEfor Dergisi’nde, hem de Organize Sanayi Bölgeleri konusunda; Türkiye’de birincidir, öncüdür. Oğlu’nun ismi de Öncü’dür. Çok teşekkür ediyorum, sağolun” dedi.

“Onur duydum”
KobiEfor İmtiyaz Sahibi Dr. Nurdan Sönmez, “Türkiye inovatif girişimcilik ekosisteminin oluşmasında, OSB’lerin tüzel kişiliklerini kazanmasında ve 4562 Sayılı OSB’ler Kanunu’nun çıkarılmasında büyük emekleri ve katkısı olan, Kocaeli Alikahya OSB Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı, TOSYÖV Yönetim Kurulu eski Başkanı ve KobiEfor Onursal Başkanı olan rahmetli Eşim Yalçın Sönmez adına ve anısına hayata geçirdiğimiz ‘Yalçın Sönmez OSB Ödülü’nü sunmaktan büyük onur duydum” diye konuştu.

Küresel Liderler Diyaloğu
Zirve’nin 2. Günü’nde konuk cumhurbaşkanlarını buluşturan ve “Barışçıl Çözümler, Barışı Yeniden Kurmak” temasıyla gerçekleştirilen “Küresel Liderler Diyaloğu” oturumu, 40. Yıl Ödül Töreni ve Nobel Ödüllü Türk Bilim İnsanı Prof. Dr. Aziz Sancar’ın açılış konuşmasıyla başladı. Oturumun moderatörlüğünü Marmara Grubu Vakfı Başkanı ve Marmara Grubu Vakfı Onur Madalyası Sahibi (2007) Dr. Akkan Suver yürüttü.
40. Yıl Ödül Töreni’nde; “Haydar Aliyev Türk Dünyası Ödülü Nobel Ödülü” Azerbaycan Ankara Büyükelçisi Reşad Memmedov tarafından Nobel Ödülü Sahibi Türk Bilim İnsanı Prof. Dr. Aziz Sancar’a; “Yalçın Sönmez OSB Ödülü” KobiEfor İmtiyaz Sahibi Dr. Nurdan Sönmez ve İş İnsanı Öncücan Sönmez tarafından Gebze Güzeller OSB Yönetim Kurulu Başkanı Adem Ceylan’a, “Erhard Busek Yöneticilik Ödülü” Marmara Grubu Vakfı Genel Başkanı Dr. Akkan Suver tarafından KEİPA (PABSEC) Genel Sekreteri Prof. Dr. Asaf Hajiyev’e, “Sami Kohen Basın Ödülü” Jale Aldiş tarafından Gazeteci Sedat Ergin’e, “Hadi Türkmen Engelsiz Yaşam Ödülü” Sündüz Türkmen tarafından Ampute Milli Futbol Takımı’na verildi.

“Bilime önem verilirse Türk dünyası kalkınır”
Nobel Ödüllü (2015 Nobel Kimya Ödülü) Bilim İnsanı Prof. Dr. Aziz Sancar, “Kuvvetli bir devlet olmak istiyorsanız bilimde kuvvetli olmak zorundasınız” dedi. Kurtuluş Savaşı’nın en kritik harbinin Sakarya Savaşı olduğunu belirten Sancar, cumhuriyet kurulduktan sonra Türkiye Cumhuriyeti’nin bilime öncülük verdiğini, o öncülük sayesinde Mardin’in Savur ilçesinden (Suriye sınırında) bir insanın (kendisinin) Batı seviyesinde eğitim gördüğünü anlattı: “Benim Fransızca Öğretmenim Türk’tü ama Fransa’da eğitim görmüştü. Biz 2. Dünya Savaşı’nda çok iyi bir karar aldık ve savaşa katılmadık.” ABD’nin bugünkü hakimiyetine de değinen Sancar, 1997’de bir araştırmaya göre dünyada bilimsel katkının %45’inin ABD, sonra İngiltere, Almanya ve Japonya’dan geldiğini, Çin’in listede bile olmadığını ancak Çin’in 2017’de 2. sıraya sıçradığını aktaran Sancar, “Birçok koldan başlayarak bilim öğretmemiz lazım. Bilim deney yapmak demektir. Çocuklara erken yaşlarda öğretmeliyiz. Bilime önem verilirse Türk dünyası da kalkınır ve biz dünyada bir güç oluruz.”

Sürdürülebilir bir barış kültürü oluşturmak
Türkiye 11. Cumhurbaşkanı (2007-2014) ve Marmara Grubu Vakfı Onur Madalyası Sahibi (2023) Abdullah Gül, uluslararası sistemin şu anda çok zorlu bir dönemden geçtiğini söyledi: “Çoklu krizler ve farklı şekillerde ortaya çıkan savaşlarla karşı karşıyayız.” Eski cumhurbaşkanları olarak, geçmişte Körfez Savaşı’ndan Bosna Savaşı’na, Afganistan’a askeri müdahaleden Irak’ın işgaline kadar birçok zorlu konuyla uğraştıklarını ve önemli kararlar aldıklarını anımsatan Gül, Batı’yı ve Avrupa’yı derinden etkileyen Kırım’ın haksız işgali ve ardından önlenemeyen Rusya-Ukrayna Savaşı’na ilişkin; 40. yılı kutlanan Helsinki Nihai Senedi’nin ilkelerinin aşındırıldığını kaydetti. Filistin ve Gazze’de yaşananların tarihe kara bir leke olarak geçtiğini aktaran Gül, daha barışçıl bir dünyaya ilerlememiz gerekirken, savaşların ve krizlerin daha yoğun, daha acımasız ve sivillerin güvenliğini hiçe sayan bir tabloyla karşı karşıya olduğumuzu ifade etti. İklim krizi, orman yangınları, su sorunları, hibrit savaşlar, siber savaşlar ve ticaret savaşlarına da değinen Gül, şu hatırlatmayı yaptı: “Savaşı önlemenin maliyeti, savaşın çıkması ve sonrasında ortaya çıkan maddi, manevi ve insani maliyetten her koşulda çok daha düşüktür. Savaştan kaçınmak için siyasi iradelerin sonuna kadar kullanılması gereklidir. Savaşın ve sonrasının ağır yükü daima akılda tutulmalıdır. Bugün Rusya-Ukrayna ve İsrail-Filistin savaşlarında bu gerçekler yaşanmaktadır. Barış çabaları ile savaş arasındaki maliyet dengesini iyi anlayıp buna göre politikalar geliştirmek günümüz liderlerinin sorumluluğundadır. Ülkeleri savaş ortamından uzak tutacak yegane formül; birbirini anlama, empati kurma, diyalog tesis etme ve dürüst, ilkeli, dirayetli, iyi niyetli bir yaklaşımla ortak sorunların üstesinden gelmeye çalışmaktır.”
Gül, savaşın önlenmesi için diyaloğun daha güçlü tutulmasının önemini vurguladı: “Savaşın önlenmesi ve anlaşmazlıklar halinde dahi diyalog kapılarının açık tutulması için kurulmuş uluslararası kurumları daima güçlü ve çalışır halde tutmak büyük önem taşır.” Avrupa’da, Amerika’da, Ortadoğu’da, Asya’da, Afrika’da, dünyanın neresinde olursa olsun haksız savaşlara yol açanların cezasız kalmaması gerekliliğinea değinen Gül, “Haksız savaş sorumlularının cezalandırılması, sadece hakkaniyet ve adaletin yerine gelmesi açısından değil, aynı zamanda caydırıcılık açısından da hayati öneme sahiptir. Bu nedenle, özellikle Uluslararası Adalet Divanı ve Uluslararası Ceza Mahkemesi gibi kurumların güçlü ve itibarlı tutulmaları elzemdir. Bu kurumların aldığı kararların taraf ülkelerce çifte standart olmaksızın uygulanması da şarttır. Büyük Filozof Kant’ın tarif ettiği ‘daimi barış’ kavramı belki ütopik olabilir. Ancak şu bir gerçektir ki, barış onun gerçek kıymetini anlayabilenler tarafından tesis edilir, sürdürülebilir ve bir barış kültürü oluşturulabilir” diye konuştu.
Karadağ Cumhurbaşkanı (2018-2023) Milo Dukanovic, Doğu ile Batı ilişkisinin; “Artık ne zaman nükleer kullanılacak?” üzerine yoğunlaştığını, 2. Dünya Savaşı sonrası düzenin artık olmadığını söyledi: “BM artık sadece lafta kalan bir kuruluş oldu. Ciddi insanlar siyasetten kaçındı. Ciddi insanlar yerini ciddiyetsiz insanlara bıraktı. En acısı Rusya ve Ukrayna, zamanında faşizme karşı müştereken savaşmış devletler bunlar. 2. Dünya Savaşı’nda en çok zulüm çekenlerin askerleri şimdi Gazze’de kadın, çocuk öldürüyor. Batı politikasının önemli isimlerinin bölgemizdeki hatalarını baktığımızda çok da şaşırmamak lazım. Soykırımcı, nasyonel yaklaşım yine hayat kazanıyor. Tekrar bize vakit kaybı olacak ve biz bölgede bir fırsatı daha kaçıracağız. Dünyanın siyasi normalliğe, siyasetin de normalliğe ihtiyacı var.”
Moldova Cumhurbaşkanı (1997-2001), Marmara Grubu Vakfı Onur Madalyası Sahibi (2022) Petru Lucinschi, Rusya-Ukrayna Savaşı ve Moldova’da yaşananlardan söz ederek, yeni hareketlerin hareket kazandığını ifade etti: “Son 10 yıldır globalizm ve liberalizm geri çekiliyor, yeni bir hükümdarlık dönemine dönüyoruz.”
Tunus Cumhurbaşkanı (2011-2014) Moncef Marzouki, “Gazze’deki soykırımdan bahsedeceğim. Sahnenin arkasında olanlar oldukça ürkütücü. Güç kutlamaları var, güçlü bir askeri güçleri olduğu için kutlama havasındalar. Nazilerden ne farkları var? Bugünün mazlumları yarının zalimleri olabilir. Gazze için sokaklara çıkıldı, Filistin halkını destekleyen birçok Yahudi vardı. Dünyanın her tarafından barışın savaşçıları var. Belki ben hayatım boyunca göremeyeceğim; önümüzdeki yüzyıl Araplarla Yahudiler en iyi dost olacak. Şu anda binlerce çocuk açlık çekiyor bu kabul edilebilir bir şey değil. Elimizden gelen herşeyi yapmalıyız. Belki dünyayı değiştirmek naif bir şey olarak görülebilir ama bunu yapmamız lazım” diye konuştu.
Arnavutluk Cumhurbaşkanı (2007-2012) Bamir Topi, “Maalesef insanlık oyunu sona eriyor burada. Ciddi bir trajedi söz konusu. Küresel trajedi de önemini kaybetmiş görünüyor. İnsanlar ekonomik, dini ve spritüel bir bunalıma giriyor. Barış için altyapıyı inşa etmemiz lazım” dedi.
Hırvatistan Cumhurbaşkanı (2010-2015), Marmara Grubu Vakfı Onur Madalyası Sahibi (2022) İvo Josipovic, Batılı demokrasilerin temelinde serbest seçim bulunduğunu ancak bugün kimi seçmenlerin satın alınabildiğini anlattı: “Avrupa İnsan Hakları Mahkememiz var ama iyi bir durumda değiliz. Guantanamo’yu unuttuk mu? Batı dünyasının yaptığı haksızlıkları unuttuk mu? Avrupa çok kültürlülüğü kabul etmiyor. BM düşmek üzere. Demokrasinin kilometre taşları olması gerekirken Batı dünyası aksi yönde hareket ediyor. Uluslararası hukuka neredeyse kimse uymuyor. Ben AB’yi kesinlikle destekleyen birisiyim. Farklı ülkelerdeki liderler, resmi bir biçimde AB’nin güvenlik ve dış ilişkiler politikalarına daha entegre olmalı, Türkiye de dahil edilmeli. En önemli adım bir ütopya gibi duruyor; Avrupa Birleşik Devletleri. Batı küresinde bir lider yok, çünkü liderlik yapmıyorlar, topluma önderlik etmiyorlar. Toplum için iyi olan bu değil. İnsanlar ve sinekler arasında hiçbir fark yok, ikisini de bir kağıt parçasıyla öldürebiliriz.”
Hırvatistan Cumhurbaşkanı (2000-2010) Stjepan Mesic, barış ve diyaloğun önemini vurgulayarak, tüm dünyada barışı yeniden kurmanın önemine değindi.
Romanya Cumhurbaşkanı (1996-2000), Marmara Grubu Vakfı Onur Madalyası Sahibi (2016) Emil Constantinescu, “Uzun eğitimler yoluyla özgürlüğe ve adalate inanan nesiller yetiştirmeliyiz. Önümüzdeki süreç yeni bir perspektif sunuyor. Özellikle mazlumların yanında durarak biz barışı sağlayabiliriz. Atatürk; ‘Yurtta barış, dünyada barış’ dedi. Dünyada küresel barışı sağlamak en önemli toplumsal kaynak olarak ortaya çıkıyor. Biz bunu sağlarsak birçok şeyi sağlarız. Herkese eğitim hakkı önemli. Mahatma Gandhi; ‘Barış kendi başına bir dünyadır’ demişti” açıklamasını yaptı.
Makedonya Cumhurbaşkanı (2009-2019) Gjorge Ivanov, İkinci Dünya Savaşı’nın sona ermesinin üzerinden 80 yıl geçmesine rağmen dünyanın hâlâ savaşlarla, eşitsizliklerle ve yeni tehditlerle karşı karşıya olduğunu söyledi. İkinci Dünya Savaşı’nı kazananların yeni bir barış ve refah dünyası vaat ettiklerini ancak bugün teknolojik ilerlemeye ve ekonomik büyümeye rağmen dünyanın bu idealleri karşılamaktan çok uzakta olduğunu belirtti.
Çek Cumhurbaşkanı (2003-2013) Vaclav Klaus, barışçıl çözümler için kültürlerarası arası diyaloğun oldukça önemli olduğunun altını çizdi.
Slovenya Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı (2012-2022) Borut Pahor, ABD korumacılığının geri dönmesini oldukça endişe verici bulduğunu belirtti: “Trump’ın hayranı değilim, onun hareketlerini anlamlandırmaya çalışıyorum. ABD’nin yükselişini sağlamaya çalışıyor. Çin geleceğin kıtası. ABD, Asya kıtasının yükselişini durdurabilir mi? Barışçıl bir şekilde varolabilmek birlikte mümkün. Başkan Trump, savaştan kaçınmak için elinden geleni yapacağını söyledi. Önümüzdeki 10 senede eski moda siyaset geri dönecek. Ben hep AB’yi destekledim, AB’nin fırsatı var. Bölgedeki bütün 6 ülkenin de temelinde; Türkiye’nin AB’ye üye olması önemli. Bosna, Sırbistan, Makedonya ve Arnavutluk için. Türkiye ile Avrupa arasında daima bir anlaşma olması gerektiğini söyledim. AB geleneksel gücüne geri dönecek. Belki kriz zamanları yaşıyoruz ama… İnsanlığını bilgeliği savaşı çözemediği zaman sorun yaşanıyor.”

XX. Ulusal, I. Uluslararası KOBİ Zirvesi’nde Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri verildi
“Güçlü KOBİ, Güçlü Ekonomi”
Bu yıl ilk kez Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri’nin verildiği XX. Ulusal, I. Uluslararası KOBİ Zirvesi’nin açılışında; Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Çoştu, yollarının uzun, hedeflerinin büyük olduğunu, KOBİ’leri hedeflerine taşıyacak politikaları gözden geçirip kurguladıklarını, girişimcilik desteğini 300 binlerden 2 milyona çıkardıklarını, kapasite geliştirme desteklerinde 20 milyon lira, küresel rekabette 50 milyon kredi kullanımına 20 puan finansman desteği sağladıklarını ve girişimcilerin yanında olmaya devam edeceklerini söyledi. TOSYÖV Yönetim Kurulu Başkanı Nezih Kuleyin, “KOBİ’lerin rekabet gücünü artırmak, yenilikçi üretim yapısını teşvik etmek ve daha sürdürülebilir bir ekonomik yapı inşa etmek zorundayız” dedi. KobiEfor İmtiyaz Sahibi Dr. Nurdan Sönmez, “Türkiye inovatif girişimcilik ekosisteminin oluşmasında, OSB’lerin tüzel kişiliklerini kazanmasında ve 4562 Sayılı OSB’ler Kanunu’nun çıkarılmasında büyük emekleri ve katkısı olan, Kocaeli Alikahya OSB Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı, TOSYÖV Yönetim Kurulu eski Başkanı ve KobiEfor Onursal Başkanı olan rahmetli Eşim Yalçın Sönmez adına ve anısına hayata geçirdiğimiz ‘Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri’ni sunmaktan büyük onur duydum” diye konuştu.
KOBİ’lerin uluslararası pazarlarda rekabetçi güçlerinin artırılması, sürdürülebilirlik ve dijital dönüşüm süreçlerini dünyadaki gelişmelere uyumlu gerçekleştirmesi ve risk yönetimiyle geleceğin dünyasına hazır olması için yol haritası ortaya koyan KOBİ Zirveleri’nin 2O.’si, bu yıl da yeniliklere imza attı. TOSYÖV (Türkiye Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler, Serbest Meslek Mensupları ve Yöneticiler Vakfı) tarafından, TİM (Türkiye İhracatçılar Meclisi), TOBB (Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği) ve KOSGEB iş birliği; KobiEfor Sanayi Ekonomi Dergisi çözüm ortaklığı ve basın medya sponsorluğunda; “Dış Ekonomik Faaliyetler: KOBİ’ler İçin Büyüme Fırsatı” ana teması ve “Güçlü KOBİ, Güçlü Ekonomi” mottosuyla düzenlenen XX. Ulusal, I. Uluslararası KOBİ Zirvesi, KOSGEB evsahipliğinde; 14 Mayıs 2025’te, Ankara’da, KOSGEB Başkanlık Binası’nda gerçekleştirildi.
Bu yıl ilk kez uluslararası bir nitelik kazanan ve çok sayıda şirketi, girişimciyi, KOBİ’yi, kamu bürokratlarını ve alanının yetkin isimlerini bir araya getiren Zirve’de, TOSYÖV’ün önceki dönem iki kez Başkanlığını yapmış Yalçın Sönmez adına ve anısına KobiEfor ve TOSYÖV iş birliğiyle; “Kadın Girişimci”, “Genç Girişimci” ve “Geleceğin Genç Girişimcileri” olmak üzere 3 kategoride Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri verildi. KobiEfor İmtiyaz Sahibi Dr. Nurdan Sönmez’in hayata geçirdiği projeyle her bir kategori için 75 bin TL olmak üzere; 3 kategoride toplamda 225 bin TL olan Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri, XX. Ulusal, I. Uluslararası KOBİ Zirvesi’nde; Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Çoştu, TOSYÖV Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Nezih Kuleyin ve Dr. Nurdan Sönmez tarafından; “Genç Girişimci” kategorisinde IAS Systems (IAS İleri Teknolojiler A.Ş.) Kurucu Ortağı Serhan Gürbüz’e, Geleceğin Genç Girişimcileri” kategorisinde Indufy Endüstriyel Dijital Dönüşüm Sistemleri Kurucu Ortakları; Ali Tamer Şensoy, Selçuk Vural ve Halis Ebrar Cengiz’e, “Kadın Girişimci” kategorisinde; Melsa Yazılım Teknoloji ve İnavosyon Kurucusu Melsan Zehra Yılmaz’a verildi.
Girişimcilik ve inovasyonun ortak potansiyelini kadın ve genç girişimcilerle buluşturmayı hedefleyen Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri, kolektif etkiyle inovatif girişim ekosistemini güçlendirmeyi ve yenilikçi çözümler üreten bireylerin yetişmesine katkı sağlamayı amaçlıyor. Zirve’de, açılış konuşmaları ve Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri’nin verildiği ödül töreninin ardından gerçekleştirilen 4 oturumda KOBİ’lerin karşı karşıya olduğu sorunlar ve çözüm yolları konuşuldu.

“Yolumuz uzun, hedeflerimiz büyük”
Zirvenin açılışında konuşan Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Çoştu, dünyanın çok hızlı bir dönüşüm sürecinden geçtiğini, dijital teknolojiler, yapay zeka, sürdürülebilirlik ve yeşil dönüşüm kavramlarının yalnızca küresel ekonominin değil, her ölçekteki işletmenin pusulası haline geldiğini söyledi. Çoştu, Türkiye’nin önemli ve çok büyük bir KOBİ varlığına sahip olduğunu belirterek, “KOBİ’lerin istihdamdaki payı %70’in üzerinde. KOBİ’lerimizi sadece ekonomik bir aktör olarak görmüyoruz. KOBİ’lerimiz aynı zamanda sosyal adaletin, bölgesel kalkınmanın, girişimciliğin taşıyıcı unsurudur. KOBİ’lerin gerçekleştirdiği ihracat, Ar-Ge yatırımları sürekli artıyor. Artık fikir, tasarım, yüksek teknoloji üreten KOBİ’lerimiz var.” 2030 Sanayi Stratejisi’ni açıkladıklarını da anımsatan Çoştu, KOBİ’lere yönelik destek programları ve faaliyetlere de değindi: “KOBİ’lerimizin en büyük destekçisi KOSGEB 2002’den bugüne 180 milyarlık liralık destek sağladı. Pandemi, deprem gibi sınamalarda KOBİ’lerimizin yanında olmaya gayret ettik. Deprem bölgesinde 50 binden fazla KOBİ’ye 50 milyar lira kaynak sağladık. Yolumuz uzun, hedeflerimiz büyük. Bizi bu hedeflere taşıyacak politikalarımızı gözden geçiriyoruz, kurguluyoruz. KOBİ’lerimize sadece finansman desteği değil, çözüm ortağı olarak, yol gösteren olarak onların yanında duruyoruz. Beklentilerine çözüm önerileri geliştirmek amacıyla sahada daha yakın temas kuruyoruz. İşletme ziyaretleri kapsamında son 1.5 yılda 220 bin KOBİ’yi ziyaret ettik. Destek programlarımızı yeni ihtiyaçlar ve hedefler doğrultusunda çok daha etkin bir noktaya taşıdık. Girişimcilik desteğini 300 binlerden 2 milyona çıkardık, kapasite geliştirme desteklerinde 20 milyon lira, küresel rekabette 50 milyon kredi kullanımına 20 puan finansman desteği sağlıyoruz. Son dönemde devreye aldığımız İstihdam Koruma Desteği ile 530 bin çalışana istihdam desteği sağladık. Bugüne kadar olduğu gibi gelecekte de ülkemizin potansiyeline inanan vizyon sahibi girişimcilerimizin yanında olmaya devam edeceğiz.”

“Mottomuz: Girişimcinin Gücü”
TOSYÖV Yönetim Kurulu Başkanı Nezih Kuleyin, açılış konuşmasında; Vakfın kuruluş süreci ve amacı hakkında bilgi verdi. TOSYÖV’ün KÜSGET; KOSGEB ve KGF’nin (Kredi Garanti Fonu) kuruluşlarında öncü olduğunu, ‘Girişim’ sözcüğünün marka hakkının TOSYÖV’de bulunduğunu anlatan Kuleyin, finansmana erişim, dijital dönüşümde geride kalma riski, global tedarik zincirlerindeki kırılganlıklar, insan kaynağı teminindeki güçlükler, uluslararası pazarlarda yer kapma mücadelesi, gümrük savaşları gibi KOBİ’lerin gelişiminin önündeki temel sorunlara ve uluslararası dinamiklere değindi. Daha önce 19 KOBİ Zirvesi’ni İstanbul’da gerçekleştirdiklerini, bu yıl bir sanayi ve yüksek teknoloji kenti olan Ankara’da gerçekleştirdiklerini aktaran Kuleyin, bu yılki zirveye ilk kez uluslararası hüviyet de kazandırdıklarını söyledi. TOSYÖV’ün mottosunun “Girişimcinin Gücü” olduğunu anımsatan Kuleyin, KOBİ’lerin uluslararasılaşmasında bir yol haritası oluşturmayı ve yeni darboğazlara karşı önlem almayı hedefledikleri Zirve’de; uluslararasılaşmayı, dijital dönüşümü, KOBİ’lerin teknik eksikliklerini ve ihtiyaçlarını ele alacaklarını kaydetti: “Ulusal deneyimlerimizi uluslararası perspektiflerle birleştirerek, KOBİ’lerimizin rekabet gücünü artırmak, yenilikçi üretim yapısını teşvik etmek ve daha sürdürülebilir bir ekonomik yapı inşa etmek zorundayız. Bunun için KOBİ’lerin çok yönlü bir eylem planını harekete geçirmeleri gerekmektedir. Risk analizlerini doğru yapabilmeli, alacak yönetimleri konusunda alternatif çözümler üretebilmeli, alternatif pazarlar yaratabilmelidirler. KOBİ Zirvesi bu konularda yapacaklarının yol haritasını bulacakları bir platform olacak. Dünya ticaretinde ‘Ben de varım’ demek, artık uluslararasılaşma, dijital dönüşüm, sürdürülebilirlik ve yeşil mutabakat gibi kritik kavramlara sahip olmakla mümkün. Bu kavramları bir an önce hayata geçirmeliyiz. Bu konuda KOBİ’lerimizin esnekliğine, yenilikçiliğine ve dinamizmine güveniyoruz. Bunu başarmak için kamu, sivil toplum ve özel sektör el birliğiyle hızlı ve sonuç odaklı hareket etmeliyiz. Biz 20. KOBİ Zirvesi’nde KOBİ’lerin bu kavramlar kendi şirketlerinde uygulanırken dikkat etmeleri gereken önemli noktaları yakalayabilecekleri bir içerik geliştirmeye çalıştık. Örneğin; yapay zekayı kullanarak uluslararası büyük bir e-ticaret platformu olmayı başarmış şirketten tutun, dünya çapında bir sanayi devi olmuş şirketlere kadar deneyimleri katılımcılarımıza aktaracağız.”
Zirve’ye evsahipliği yapan KOSGEB’e, destekleyen TURMOB’a ve kurumsal sponsorları LOGO, MAİB ve KobiEfor’a teşekkür eden Kuleyin, KobiEfor ve TOSYÖV iş birliğiyle hayata geçirdikleri Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri’ni vereceklerini açıkladı: “Türkiye inovatif girişimcilik ekosisteminin oluşmasında, OSB’lerin tüzel kişiliklerini kazanmasında ve 4562 Sayısı OSB’ler Kanunu’nun çıkarılmasında büyük emekleri ve katkısı olan, Kocaeli Alikahya Organize Sanayi Bölgesi (Kocaeli Alikahya OSB) Yönetim Kurulu Başkanı, KobiEfor Onursal Başkanı ve 2 dönem TOSYÖV Yönetim Kurulu Başkanlığı yapmış, çok sevgili Dostum olan rahmetli Yalçın Sönmez adına ve anısına hayata geçirdiğimiz Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri’ni bugün burada veriyoruz. Dr. Nurdan Sönmez’in geliştirdiği bu projeyi KobiEfor ve TOSYÖV iş birliğiyle hayata geçirdik. Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri kapsamında; kadın girişimci, genç girişimci ve geleceğin genç girişimcilerine; her birine 75 bin TL ödül verelim dedik. 3 kategoride toplamda 225 bin TL ödül veriyoruz.”

“KOBİ’ler ekonominin omurgası”
TİM (Türkiye İhracatçılar Meclisi) Başkan Vekili ve MAİB (Makine İhracatçıları Birliği) Yönetim Kurulu Başkanı Kutlu Karavelioğlu, TOSYÖV’ün öncü bir vakıf olduğunu belirterek, “Hep ikonik bulmuşumdur. TİM; TOBB gibi deve dişi kurumlar, Vakfın Üyeleri. STK’larda bu muazzam bir güç. Ve etik meselesinde akredite olabilmek, hep çağının ve emsallerinin ötesinde bir kuruluş olması ve yönetilmesi. TOSYÖV’den esinleniyoruz. TOSYÖV’ün önceki zirvelerde birçok meseleyi yıllar öncesinden ele aldığını görüyoruz. Vizyonerliğinden esinlenmeliyiz” diye konuştu. Karavelioğlu, istihdamın %70’ini, ihracatın %35’ini sağlayan KOBİ’lerin ekonominin omurgası olduğunu vurguladı: “Türkiye’deki 3.7 milyon KOBİ, ülkedeki toplam girişimlerin %99.7’sini oluşturuyor. Mal ihraç eden KOBİ’lerin sayısı 110 binin üzerinde, ihracatları 87 milyar dolara ulaştı. KOBİ’ler dış ticaret fazlası veren net ihracatçılar. KOBİ’lerin yarıdan fazlası düşük teknoloji üretimi yapıyor. KOBİ’lerin %1.5’unun yüksek teknolojili ürünler üretmesi kaygı verici değil, cesaret vericidir. Temel sıkıntımız; imkan ve kabiliyetlerinin önünde KOBİ’lerin farkındalıklarıdır.”
Ticaret savaşlarına değinerek, korumacı önlemlerin KOBİ’lerin önemini artıracağını söyleyen Karavelioğlu, şunları ifade etti: “İş dünyasına yönelik derneklerimizin rakip ülkelerdeki derneklerin imkanlarına kavuşması lazım. Endüstri çok önemli bir dönüşümde. Olanların KOBİ’lerce anlamlandırılabilmesi çatı kuruluşlar vasıtasıyla olur.” Karavelioğlu, TİM’in 27 sektörde 67 birlikte yetkinliklerini dünyada ortaya koyduğunu, İhracatı Geliştirme A.Ş.’nin KOBİ’lere sağladığı teminatla çok başarılı olduğunu kaydetti. Karavelioğlu, KOBİ’lerin girişimcilik ruhu ve rekabetin gücünün artırılmasının öneminin altını çizerek, “Türkiye ihracatla, ihracat KOBİ’lerle yükselecek” dedi.

İhracatta Dönüm Noktası: KOBİ’ler İçin Başarılı Uluslararasılaşma Stratejileri
Suriye ile ekonomik ilişkiler canlanacak: İhracatta Dönüm Noktası: KOBİ’ler İçin Başarılı Uluslararasılaşma Stratejileri” oturumunun moderatörlüğünü Nasıl Bir Ekonomi Gazetesi Ankara Temsilcisi Maruf Buzcugil yaptı. Dışişleri Bakanlığı Suriye Masası Genel Müdürü İhsan Mustafa Yurdakul, jeopolitik riskler ve yeni pazar fırsatlarına değinerek; diplomatların iş geliştirme alanında da önemli rolü olduğunu söyledi. Türkiye’nin, Rusya-Ukrayna Savaşı ile Suriye’deki iç gelişmeler başta olmak üzere bölgesel meselelerin çözümünde önemli rol üstlendiğini belirten Yurdakul, Suriye’deki iş olanaklarının merak edildiğini kaydetti: “Suriye ile ticaretimiz geliştirilecektir. Suriye 13 yıllık ihtilaftan çıkmış bir ülke. İşleyen bir ekonomi ve toplum düzenine kavuşmak için her şeye ihtiyaçları var. İş adamlarımız deneyimli. İhtilaf öncesi ilişkilerimiz neredeyse sınırları kaldırma noktasındaydı. Suriye’de yeni yönetimle birlikte ticaret imkanları arttı. Özellikle sınır bölgelerimiz Suriye’nin ihtiyaçlarını karşılamada çok iyi konumda. İş adamlarımıza, KOBİ’lerimize destek olmak adına sahada varlığımızı devam ettiriyoruz.”
“Dışa açılmadan önce pazar araştırması şart”: Otokar Ticari Araç İş Geliştirme ve Strateji Direktörü Cenk Evren Küker, dışa açılım stratejisinde öncelikle iyi bir pazar araştırması yapılması, pazarın büyüme potansiyeli ve üretilen ürünün o pazara uygun olup olmadığının analiz edilmesi gerektiğini anlattı: “Pazar çeşitliliği ekonomik dalgalanmalarda riski azaltacak, pazar araştırması uluslararası başarı oranını yüzde 30’lara çıkarıyor. Cesur olmak ve bununla birlikte uzun vadeli planla yol haritasına sadık kalmak önemli. Türkiye’nin büyük potansiyeli var. ‘Made in Türkiye’ logolu ürünlerin dünyada daha fazla yeri olacağına inanıyorum.”
Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdür Yardımcısı Bülent Tuncer, KOBİ’lerin ihracat istatistikleri hakkında bilgi verdi. KOBİ’lere yönelik uluslararasılaşma faaliyetlerine değinen Tuncer, Ankara ve İstanbul’da birer kez düzenlenen “ihracat akademisi” eğitimlerinin devam edeceğini söyledi. KOSGEB Proje Yönetimi Daire Başkanı Faruk Kahvecioğlu, KOBİ’lerin dışa açılımında bilgi eksikliği, sınırlı finansman, düşük deneyim ve zayıf iş bağlantısının sorun olarak karşılarına çıktığını, geçen yıldan itibaren firmaların rekabet gücünü artıracak yatırımların desteklenmesine odaklandıklarını ifade etti.

Çevresel, Sosyal ve Yönetişim Temelli Yatırımlara KOBİ’ler Hazır mı? (ESG)
Çevre yatırımları ve dijital dönüşüm rekabet avantajı sağlayacak: TÜRMOB (Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği) eski Başkanı, Yeminli Mali Müşavir Nail Sanlı’nın moderatörlüğünü yaptığı “Çevresel, Sosyal ve Yönetişim Temelli Yatırımlara KOBİ’ler Hazır mı? (ESG)” başlıklı oturumda, Ticaret Bakanlığı Markalaşma ve Tasarım Daire Başkanlığı Responsible Uzmanı Canberk Eyigün, TAYÇED Başkan V. Ömer Benli, Adlera Group Founder & Chairman Pauline Seyfert konuştu. Oturumda, yeşil dönüşüm ve sürdürülebilirliğin önemi ele alındı. AB’nin Yeşil Mutabakat düzenlemelerinin yanı sıra sürdürülebilirlik temelli uluslararası normların, çevreci yatırımları zorunlu kıldığına işaret edilen oturumda yeşil dönüşümü gerçekleştirmenin ciddi rekabet avantajları sağlayacağı vurgulandı.

KOBİ’lerin Dijitalleşmesi Yol Haritası
“KOBİ’lerin Dijitalleşmesi Yol Haritası” oturumunun moderatörlüğünü ASO Model Fabrika Genel Müdürü Anıl Yılmaz yaptı. Oturumda ODTÜ BİLTİR Merkezi Başkanı Prof. Dr. Hüsnü Dal, LOGO Yazılım Kanal Satış Direktörü Altuğ Özmen, Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürlüğü E-İhracat, Dijital Pazarlama, Davranışsal Kamu Politikaları ve Yeni Nesil Teknolojiler Dairesi Başkanı Hasan Önal ve Siemens A.Ş. Türkiye Dijital Dönüşüm Projeleri Sorumlu Birim Yöneticisi Yener Kaan Tunçbilek konuştu. Oturumda; dünyanın hızlı bir dönüşüm sürecinden geçtiği noktasında birleşen konuşmacılar, dijitalleşmenin bir ihtiyaç değil zorunluluk olduğunu, dijital dönüşümü sağlayamayan işletmelerin yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacağını aktardılar.

Risk Nasıl Azaltılır: Belirsizlik Döneminde Türk Şirketleri İçin Ekonomik Güvenlik
“Risk Nasıl Azaltılır: Belirsizlik Döneminde Türk Şirketleri İçin Ekonomik Güvenlik” oturumunun moderatörlüğünü Akademisyen, Yazar Prof. Dr. Serap Durusoy yaptı. Türk Eximbank İç Anadolu Bölge Sigorta Pazarlama ve Koordinasyon Müdürü Dr. Burcu Gökçe Yılmaz Akın, alacakların sigortalanmasına ilişkin uygulamalar hakkında bilgi verdiği oturumda; Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden Prof. Dr. Nuray Ekşi, KPMG Şirket Ortağı, Danışmanlık Yönetişim, Risk ve Uyum Servisleri Lideri Sezgin Topçu konuşmacı olarak yer aldı. Oturumda; ihracatçı firmaların özellikle alacakları konusunda karşılaşılan sorunlar ve bu sorunların çözüme kavuşturulmasında uluslararası hukuk yolları üzerinde duruldu.