Kendini ve hayatı yönetmek kolay değildir; okuldaki bilgilerin dışında etkili yaşam becerileri de gerekir. Bunun için de okumak, eğitim almak ve sürekli olarak bu konuda kendini geliştirmek şarttır.

Okullarda zekayı genellikle “sorun çözme” olarak tanımlansa da daha çok zeka tanımı hayattaki çok sorunu çözmekte eksik kalıyor. Zira zeka testlerine de bakıldığında kişinin gerçek potansiyelini ortaya koymaktan öte bir takım şekil, zemin veya sayılar üzerinden bir çıktı oluşturmaya dönük. Oysa insan bilgi küpüne dönse de eğitim veya öğretim denen olguyla ne yazık ki özellikle bireyin öz yaşamında ekosistemde diğer unsur- çevre, insan, ilişki ve gelecek vs.- sorunlarını çözmeye yetmiyor.
Bana kalırsa insanın kendini yönetebilmesi ve kendisiyle olan ilişkisini yönetebilmesi ayrı bir uzmanlık alanıyken aynı zamanda ilişkilerini yönetebilmesi başka bir zorluk taşıyor. Bu bağlamda bence kişilerin kazanması gereken önemli yetkinliklerden birisidir ilişki yönetimi. İlişki yönetimi insanın çevresindeki tüm unsurları kapsar. Bunlar ailemiz, yakınlarımız, çalışma veya takım arkadaşlarımız ve sokaktaki insanların yanı sıra hayatla olan ilişkimiz, gelecek beklentilerimiz, doğa, hayvanlar ve eşyaları da kapsamaktadır. Bu olgu ve olaylarla doğru, anlamlı ve çift taraflı uyumlu ilişki kurabilmek ne yazık ki okulda öğretilenlerin dışında kişinin birey olarak sorumluluk alarak aydınlanması ve bazı kuralları ve ilkeleri yaşamının temeline yerleştirmesi gerekir.
İnsan ilişikleri sevgi, nefret, hoşlanma, kabul edilme veya reddedilme, kaçma, yüceltme, değersizleştirme, kıskançlık, haset, paylaşma, yüceltme vs. gibi kavramlar içinde kendine yer bulur. Çevreyle olan ilişkiler; kabul etme, saygı duyma, koruma, sevme, temiz tutma, ağaçlandırma ve tarım; eşyalarla olan ilişkilerde onları doğru ve amacına göre kullanma, esiri olmama, paylaşma, uğurlu kabul etme veya uğursuz sayma gibi olgular etrafında döner. Bu nedenle bence en zoru insan ilişkileridir. Kolay değil zira “insan mantık dışı bir varlıktır” ve her zaman akıllı, uslu davranamaz. Akıllı bile olsa saçmalayabilir, sözünde durmayabilir, aldatabilir, güveninizi boşa çıkarabilir, sizi kandırabilir, kullanabilir, yok sayabilir, vefa göstermeyebilir. Bu nedenle eşya veya hayatla olan ilişkimiz insanlarla olan ilişkilerimize benzemez; bu alanda felsefe, psikoloji, tarih, bilim, edebiyat ve sanat gibi bilim dallarından bilmek ve hayata uygulamak gerekir ki kendimizi koruyabilelim ve az zararla yolumuza devam edebilelim.
İnsanların yaşlandıkça kabuklarına çekilmesi, köylere veya daha sessiz yerlere yerleşmesi, birçok insanın uzak diyarlara yerleşmesi ve daha çok doğa ve kendisiyle baş başa kalmasının altında çoğunlukla ilişkilerde görülen sorunların önemli rolü vardır. Birçok insanın psikiyatr veya psikologlardan yardım almasının altında da çoğunlukla ilişkilerden kaynaklanan sorunlar yatar.
Kendini ve hayatı yönetmek kolay değildir; okuldaki bilgilerin dışında etkili yaşam becerileri de gerekir. Bunun için de okumak, eğitim almak ve sürekli olarak bu konuda kendini geliştirmek şarttır.
Muhabbetle kalın.