banner565

banner472

banner458

banner457

Pandemi franchising başvurularını 2 kat artırdı; Dijitalleşen kazanacak

UFRAD Franchising Derneği Genel Başkanı Doç. Dr. Mustafa Aydın, 2020’de 45 milyar dolara ulaşan franchise sektörünün pazar büyüklüğünün 2021’de 50 milyar dolara ulaşmasının beklendiğini söylüyor: “250 bin kişinin üzerinde istihdam rakamlarına ulaşan franchising ekosistemine, pandemiye rağmen; 2020’de 15 binden fazla girişimci dahil oldu. Türkiye’deki zincir işletmelerin sayısı 3 bin 500’e, zincir işletmelere bağlı şube sayısı ise 65 bine ulaştı.

DOSYA 01.07.2021, 00:00 28.07.2021, 10:18
23672
Pandemi franchising başvurularını 2 kat artırdı; Dijitalleşen kazanacak

Pandemi, beraberinde getirdiği kısıtlamalarla tüketici alışkanlıklarını, beklenti ve davranışları değiştirdi. Bu süreçte franchising de en çok etkilenen alanlardan biri oldu. Her yıl hızla büyüyen ve büyük bir girişimci ekosistemine dönüşen franchising sektörü, Pandemi’de hız kazanan dijital dönüşümle yeni bir döneme adım attı. Dijital platformların kullanımının gereklilik haline geldiği franchising ekosisteminde bu platformları en verimli kullanabilen markaların öne çıkacağı belirtiliyor.

Krizleri fırsata çeviren sistem
UFRAD Franchising Derneği Genel Başkanı Doç. Dr. Mustafa Aydın, 2020 yılında 45 milyon dolara  ulaşan franchise sektörünün pazar büyüklüğünün 2021 yılında 50 milyar dolara ulaşmasının beklendiğini söyledi: “Krizleri fırsata çeviren tek sistem olan Franchise sisteminin ürettiği istihdam sayısı 250,000 kişinin üzerindedir. Pandemiye rağmen 2020 yılında 15 binden fazla girişimci bu sisteme dahil olmuştur. Türkiye’deki zincir işletmelerin sayısı 3 bin 500’e, zincir işletmelere bağlı şube sayısı ise 65 bine ulaşmıştır.”

Doç. Dr. Mustafa Aydın, “Sistem, yatırımcıya, marka sahibinin yıllarca kurumsallaşmak için çalıştığı bilgi birikimini kullanarak bulunduğu bölgede fırsat eşitliği yaratma olanağı tanıyor.  Franchising sistemi ile büyüyen markalarımız artık sadece hizmet ihracatında önemli bir oyuncu değil, ülke ekonomisinin kalkınması ve ülkemizin yurtdışında tanınması içinde önemli bir araç haline gelmiştir. UFRAD olarak sektörün sorun ve çözüm önerilerini ilgili bakanlıklarla paylaşarak kazandırdığımız ivme ile sektördeki markalara sadece yurtiçinde değil global düzeyde de ‘markalaşma’ fırsatı sağlıyoruz” diye konuşuyor.

“Devlet desteklerinin artırılması hayati önemde”
Doç. Dr. Mustafa Aydın, franchising sektörünün sorunlarına ve çözüm önerilerine de değiniyor: “Kapanmak zorunda kalan markalarımız yüksek kiralar ve vergiler altında kaldılar ve maalesef özellikle AVM’ lerde yer alan markalarımız ciddi sıkıntılar yaşadı. Caddelerde de gördüğümüz bu sıkıntılar kısıtlamaların çok daha katı olduğu zamanlara nispeten azalsa da devam etmekte. Paket servisin de kısıtlanmasıyla birlikte, çok ciddi bir ivme yakalayarak hem ulusal hem de uluslararası pazarlarda yükselişte olan markalarımız geri dönülemez yaralar almış durumda.

Turquality gibi markalara verilen devlet destekleri ile yurtiçinde ki franchisee’lerde sabit düzeni korurken yurtdışı açılımlarına ağırlık verebilirler. Pandemi bitene kadar devletin pandemi kapsamında verdiği desteklerin artırılması da hayati derecede önemli. Ciro desteği ve kısa çalışma ödeneği gibi desteklerin katkısı göz ardı edilemez ancak bu rakamların artırılması gerekmekte.”

Dijitalleşme; hız, kalite ve erişilebilirlik
Doç. Dr. Mustafa Aydın, “Salgın öncesinde sadece en iyi kalite ve hizmetle yatırımcıları yakalayabilen markalarımız artık hız, kalite ve erişebilirlik kanallarını da en iyi düzeyde tutmak zorunda” diyerek, dijitalleşmenin önemini vurguluyor: “Evden çalışma dönemiyle birlikte online eğitimler, zoom toplantıları, ve webinarların ne kadar öne çıktığını hep birlikte gözlemlemiş olduk. Dijital ortam artık hayatımızın bir parçası. Markalar, dijital pazarlamanın tüm kanallarını kullanmalılar.”

“Pandemide franchising ile girişimcilik seçeneğini daha fazla değerlendirilmeli”
Her zaman, franchising ile büyümenin sunduğu fırsatların tüm girişim fırsatlarından çok daha makul ve mantığa yakın olduğunu söyleyen Doç.Dr. Mustafa Aydın, “2021 yılı itibari ile salgının seyrinin azalacağını ümit ederek koronavirüsün insanların franchising sistemi ile girişimcilik seçeneğini daha fazla değerlendirmesine imkan yaratacağını düşünüyorum. Yeni dönemde gerekli sermaye tutarının düşüklüğü ve birçok bankanın sağladığı kredi imkanları ile franchising pazarlamasının gerilemesinden ziyade ilerleyeceği kanaatindeyim.”

5 anahtar kriter
Doç. Dr. Mustafa Aydın, “Franchising, modern pazarlamanın en önemli unsuru olan tüketicilere önem veren, sistematik ve karşılıklı ‘kazan- kazan’ sistemi ile kazanmasını sağlayan bir pazarlama ve girişimcilik sistemidir. Bu süreçte de franchise pazarına girmek isteyen tüm girişimciler 5 anahtar kritere dikkat etmelidir; girişimcilik, imtiyaz, lisans, işletme, yatırım” açıklamasını yaptı.

Yeni franchisee’ler geliyor
“Daha önce franchise deneyimi yaşamamış bir kitle pazara girmeye hazırlanıyor”:  Kiralama ve franchise yönetimi danışmanlığı şirketi Dealer’ın kurucusu Yahya Pulat, birçok markanın franchise başvuru sayısını ikiye katladığını anlattı ve 2021 yılında franchise sektörüne yön verecek makro trendleri açıkladı.

Başarılı girişimlerin azınlıkta olduğuna dikkat çeken Yahya Pulat, özellikle pandemi döneminde kendisiyle çokça zaman geçirme fırsatı bulan beyaz yakalı çalışanların hayallerini gerçekleştirmeye yönelik adımlar atmaya başladığını söyledi: “Bu kitle ağırlıklı olarak 350-700 bin TL arası yatırım gerektiren işlere yöneldi. Yani daha önce franchise deneyimi yaşamamış bir kitle pazara girmeye hazırlanıyor. Ancak bu durum, bizi uzun vadede orta sınıf kitlenin küçüldüğü bir döneme doğru götürecek. Nitekim Gini katsayısı verilerine göre, 2021’de gelir eşitsizliğinin daha da artacağı öngörülüyor. Bu noktada markaların bu gerçeği bilerek fiyatlandırma ve yeni mağaza geliştirme stratejisini gözden geçirmesi gerekecek. Yerel yönetimlerin gelir adaletsizliğini ortadan kaldıracak perakende çözümleri üretmeye başlaması ise bir zorunluluk haline gelebilir.”

Cadde mağazacılığı yükselişe geçecek
Alışverişe ayrılan süre azalacak: Yeni alışveriş deneyiminin insanlara pratiklik kazandırdığını belirten Yahya Pulat, bu kazanımdan vazgeçmenin uzun vadede mümkün olmayacağına işaret etti: “Uzun vakitler alan alışveriş daha optimize edilmiş bir deneyime dönüşecek. Özellikle tekstil mağazacılığında bu deneyim mimarisi revizyonu daha büyük bir ihtiyaç haline gelecek. Hem mağaza yerleşimi hem de ürün teşhir, sunum ve depolama ritüelleri kökten değişecek. Öte yandan tüketiciler, birikmiş bir özlemle açık alanlardaki mağazalara yönelecek. Kapalı alanların psikolojik etkisi insanları AVM’lerden uzaklaştıracak. Bu dönemde mağaza kapanma sayısının oldukça yüksek olduğu caddeler daha güçlü bir şekilde ticaret hayatına dönecek."

Yerelin küçük kahramanları büyük zincirlerin karşısında yerini alacak: Pulat, birçok küçük il ve ilçede yer alan ve özel alışveriş deneyimi sunan işletmelerin büyük markalar karşısında kahramanlaşacağını ifade etti: “Online ticaretin artması, yerel işletmelerin yaptıkları özel işlerle daha görünür olması, tüketiciler için yeni bir deneyim alanı yarattı. Artık insanlar Kars’taki bir şarküteriye ya da herhangi bir bölgenin özel bir ürününe kolayca erişebiliyor ve bunu denemek istiyor. Ayrıca kadınlar da ticaret dünyasına izole bir alandan güvenilir bir yöntemle giriş yapabiliyor. Tüm bunlar, tüketicilerin yaşamak istediği özel alışveriş deneyimlerini artık yerel oyuncuların karşılayacağına işaret ediyor. Dolayısıyla marka yöneticilerinin ve franchise geliştiricilerin bu yeni döneme şimdiden hazırlanması kaçınılmaz bir zorunluluk.”

Markalaşma ve sürdürülebilirlikte noksanlıklar:  Pulat, Dealer olarak franchise çalışması içerisinde olan bine yakın yapı bulunduğunu ancak başarılı olanların çok az olduğunu tespit ettiklerini paylaştı: “Akabinde Goodjob Marka Danışmanlık şirketiyle işbirliği yaparak nedenlerini araştırmaya başladık. İki temel sorun karşımıza çıktı: Markalaşma ve sürdürülebilir yapılar kurmada yetersizlik. Oysa profesyonel destek alarak bu sorunları aşmak çok kolay.”

Franchising nedir?
UFRAD Franchising Derneği tanımlamasına göre; “Franchising bir ürün veya hizmetin imtiyaz hakkına sahip tarafın, belirli bir süre şart ve sınırlamalar dahilinde işin yönetim ve organizasyonuna ilişkin bilgi ve destek (*know-how) sağlamak sureti ile imtiyaz hakkını ticari işler yürütmek üzere ikinci tarafa verdiği imtiyazdan doğan, uzun dönemli ve sürekli bir iş ilişkilerinin bütünüdür. Franchising, birbirinden bağımsız iki taraf arasında meydana getirilen sözleşmesel bir ilişkidir.

Franchisor; ürüne, hizmete veya bilgi birikimine ve bunlara ait denenmiş, kalitesi kanıtlanmış ve başarılı bir markaya, isme sahip ve bunların satış dağıtım veya işletme hakkını belirli bir bedel karşılığı veren taraftır. Franchisor, kendisi ve bireysel Franchisee’lerinden oluşan franchising sisteminin kurucusu ve uzun vadeli koruyucusudur.

Franchisee; doğrudan veya dolaylı bir malı bedel karşılığında Franchisor’un ticari adını ve/veya hizmet markasını, know-how’ını iş görme ve teknik yöntemlerini, sistemini ve diğer sınai ve/veya fikri mülkiye haklarını kullanma hak ve zorunluluğunu, taraflar arasında bu amaçla yapılan yazılı Franchise Anlaşması süresi ve kapsamı içinde devamlı olarak alacağı ticari ve teknik destekle üstlenir.

Franchisee’nin Franchisor’a ödediği bedel; isim, marka veya sistemi kullanma hakkı karşılığında ödenen bir başlangıç ücreti ‘Franchisee Fee’den ve yıllık ciro ve kardan, anlaşmada belirlenen oranlarda, yüzde olarak ödenen ücretlerden ‘Royalty’den oluşur.”

Yorumlar (0)