Dijital Dönüşüm Sürecinde Yazılım Sektörü

Gönül Kamalı
YASAD Yazılım Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı

Ülkemiz ve Dünya’da Pandemi dönemi başından itibaren yazılım ve dijitalleşme gündemin merkezine oturmuştur. Yaşamın her alanında sürekliliği sağlayabilmek için fiziksel olarak var olamadığımız noktalarda sanal olarak var olabilmek için yazılımlar ve iletişim ağlarını kullanmaya mecbur kaldık. Sanayi üretimi açısından da üretimi uzaktan sürdürebilmek varlığını devam ettirebilmenin temel şartı haline geldi. Günümüzde artık üretim kontrol sistemi, ERP’si, müşteri yönetim sistemi, sosyal medya tanıtımı, araştırma ve geliştirme sistemleri olmayan üreticilerin ulusal veya global ticaretlerini rekabetçi bir şekilde devam ettiremeyeceklerini biliyoruz. Bunları biz biliyoruz fakat Pandemi döneminde üretim sektörümüz de bizzat deneyimleyerek artık geri dönüşü olmayan bir biçimde gördüler. Önemli olan bundan sonra ne yapacağımız, eforlarımızı hangi yönde odaklayacağımız…

Dünya’ya baktığımızda yeni ve kritik teknolojilerin her kıtada Ar-Ge laboratuvarlarından gündelik uygulamalara aktığını görüyoruz. Kalitenin arttırılması, maliyetlerin düşürülmesi, üretimin hızlanması aşamalarında klasik yöntemlerin sonuna gelen firmalar öncelikle ‘Yapay Zeka’dan (AI) faydalanmaya yöneliyorlar. 1990’larda internet nasıl karşılanıyor idiyse o zamandan bu zamana nasıl hayatımızın ayrılmaz bir parçası olduysa; bugün de aynı gelişimi yapay zeka için görüyoruz. Önümüzdeki 20 yılda yapay zekanın gücünden faydalanmayan üretim sistemlerinin ‘eski moda’ metotlar seviyesine ineceğini ve rekabet gücünü kaybedeceğini bugün net bir şekilde söyleyebiliriz.

Peki bu durumda ne yapılması lazım? Yazılım Sanayicileri Derneği olarak 2021 yılında üyemiz yazılım firmaları ile diğer sektör derneklerinin üyelerini tanıştırma faaliyetleri gerçekleştirdik. Bugün sektörde kabul görecek ilericiyim diyen her cihazın içerisinde yazılımlar var. Ülkemizde çok değerli yeni teknolojileri takip eden ve üretebilen mühendislik firmalarımız var. İşte bu yazılım firmalarımızın üretim sektörümüzle buluşması, işbirliği yapması, birlikte Ar-Ge yapması ülkemizin 2023 hedeflerine ulaşmasında önemli bir adım olacaktır.
Kritik teknoloji yazılımlarını ülkemiz üretim sektörü ile birleştirdikten sonra ortaya çıkacak rekabetçi ürün ve sistemleri dünyaya nasıl sunacağız? Günümüzde artık ülkemizde üretilen her ürünün dünyaya satılmak üzere üretilmesi gerekmektedir. “Biz önce küçük başlayalım iç piyasa için yapalım sonra müşteri bulursak yabancı piyasalar için güncelleriz” tarzı politikaların artık geçerli olmadığını söyleyebiliriz. Ülkemizde ürün ve sistem geliştirme yönünde oldukça ciddi teşvik ve destekler mevcuttur. Ayrıca hızla gelişen Melek Yatırımcı ağlarımız da var. Artık ürün ve sistemlerin yeterli yatırımla ilk günden “Dünya Ürünü” olarak tasarlanması gerekmektedir. Piyasada kullanılmaya başlamış bir ürünü yurt dışında istenen özelliklere evirmek için 1-2 yıl daha üzerinde çalışmak mevcut müşterilerin yazılımlarını güncellemek gibi döngülere maalesef yeni dünyada yer yoktur.
Bulunduğumuz noktadan baktığımızda ülkemizde yazılım sektörünün gücünün kamu ve özel sektörde bugün daha iyi algılanmaya başladığını görmekteyiz. Gelecek güzel gelecek…