banner565

banner472

banner458

banner457

Dudullu OSB’de hedef eksiksiz altyapı-üstyapı ve modern donatı

Küçük, orta ve büyük ölçekli sanayicilerin şehir içindeki üretim adresi olan Dudullu OSB, 2014 itibarıyla teknopark ve spor kompleksi gibi büyük ölçekli projelere yoğunlaştı. 265 hektar alan üzerinde üç kooperatif ve 150 hektara sahip Fabrikalar Bölgesi’ni kapsayan Dudullu OSB, 2 bin 650 firmanın sinerjisiyle 30 bin kişiye istihdam sağlarken Türkiye ekonomisine 2 milyar dolarlık katmadeğer sağlıyor.

OSB TANITIM 01.11.2014, 08:56 28.11.2014, 11:26
19985
Dudullu OSB’de hedef eksiksiz altyapı-üstyapı ve modern donatı

İstanbul Dudullu Organize Sanayi Bölgesi (İDOSB) dört ayrı bölgede 3 bine yakın firmadan oluşan, yıllık 3 milyar doları aşan ihracat rakamıyla başta Marmara Bölgesi olmak üzere tüm Türkiye'nin en önemli üretim üslerinden birisi. Kırk yıllık bir geçmişi olan ve OSB kuruluşunun çetrefilli tüm süreçlerini yaşamış bulunan İDOSB’un bu birikimi bugün, endüstriyel örgütlenmenin en ileri düzeyinde ve proje temelli gelişmesinin de açıklaması oluyor.

Örnek bir teknopark kuruluyor
Esas bölüm olan Fabrikalar Bölgesi ve bölgeye bağlı DES, İMES, KADOSAN Sanayi Siteleri’yle küçük, orta ve büyük ölçekli firmaların organik bütünlüğü olan Dudullu OSB’nin 2014 itibarıyla en önemli gündem maddesini Boğaziçi Üniversitesi ortaklığıyla yürüttüğü Teknopark Projesi oluşturuyor. Proje Dudullu OSB’nin 4 yıl önce inşaatına başladığı; otel, kongre ve spor kompleksinin konjonktür nedeniyle değişikliğe uğramasıyla ortaya çıktı. Dudullu OSB Bölge Müdürü Murat Fırat gelişmeyi özetliyor: “Kompleksin inşaat süreci bir takım değişikliklere uğrayınca Boğaziçi Üniversitesi ile sonuca giden bir çıkış yolu yakaladık. Boğaziçi Üniversitesi’nin de mevcut teknoparkının küçük olmasından kaynaklı bir takım sıkıntıları olduğunu öğrendik. Ve sanayinin içinde; örnek teşkil edecek fiziki altyapısı ile ilgili firmaların çekim merkezi olacak Boğaziçi Üniversitesi Teknoparkı’nı hayata geçiriyoruz.”
Dudullu OSB Teknopark 15 bin 500 toplam kapalı alana sahip olacak. Komplekste yeralacak işletmeler Ar-Ge ve Ür-Ge faaliyetlerini yürütecek. Dudullu OSB içinde yeralan firmaların teknopark avantajlarından yararlanmaları için projenin önemli bir fırsat olduğunu aktaran Fırat’ın değerlendirmesi şöyle: “Fabrikalar Bölgesi’nde Ar-Ge çalışmalarını kendi bünyesinde yürüten firmalar var. Teknoparkın kurulmasıyla sözkonusu firmaların teknoparkta yeralacağını ve portatif üretim yapacağını öngörüyoruz. Türkiye’nin Ar-Ge konusunda gelişmesi daha orta ölçekli işletmelerin bu tür faaliyetleri yürütmesiyle olur. Dolayısıyla bölgemizdeki atölyelerden daha fazla ilgi bekliyoruz.”
Dudullu OSB Boğaziçi Teknopark’ın içinde ayrıca küçük ölçekli araştırma projeleri için kuluçka merkezi kurulması da planlanıyor ve teknopark içinde 100 işletmenin yeralması hedefleniyor. Ancak tabi ki asıl belirleyici olan gelecek olan taleplerdir. Projenin Dudullu OSB’de olmasının önemli bir lojistik avantaj sağlayacağını aktaran Fırat, “Anadolu Yakası’nın en önemli teknopark projelerinden birini hayata geçireceğiz. Zira küçük+orta+büyük ölçekli firmaların ortasında bir noktada teknopark kuruluyor. Ulaşımın merkezi lokasyonda olması diğer bir artımızdır” diyor.

Spor salonları örnek olacak
Dudullu OSB’nin diğer bir projesini ise sosyal tesis, daha doğrusu spor salonlarından oluşan kompleks projesi oluşturuyor. Bölgedeki 1000 kişinin spor alanındaki ihtiyacını karşılayacak tesis; kapalı yüzme havuzu, basketbol, voleybol sahaları, açık ve kapalı tenis kortları, fitness center gibi sportif amaçların yanında restoran, kafeterya, sauna ve buhar odaları gibi imkanlar sunacak. İnşaatın 5 aya bitirileceği bilgisini veren Murat Fırat, “Bölgemizden çıkışta ciddi bir trafik sıkıntısı yaşanıyor. Mesai bitiminden sonra bölgedeki iş sahipleri ve çalışanların sporla zaman geçirip trafiğe kalmasını önlemek istiyoruz. İki projenin maliyeti OSB’ye yaklaşık 30 milyon TL’yi bulacaktır” diye konuşuyor.
Şehrin içinde bir OSB olarak çalışanların verimliliklerinin artması gayesiyle bu tür projelere ağırlık verdiklerini paylaşan Fırat, aynı zamanda üyelik yöntemiyle OSB dışındaki insanlara da açık olacaklarını belirtiyor. OSB olarak spor kompleksini kendilerinin işleteceği bilgisini veren Fırat, kreş projesinde olduğu gibi bu projede de kar amacı gütmeden maliyetleri minimalize edecekleri bilgisini veriyor.

OSB’nin eğitim yatırımı meslek yüksekokulu
Son 1 yıldır OSB’lerde okul açmak kanuni olarak avantajlı hale getirildi. Hal böyle olunca tüm OSB’lerde okul projeleri ya yükseliyor ya da planlanıyor. Dudullu OSB, okul projesini ilk dile getiren OSB’ler arasında yeralıyor. Ancak aradan geçen zaman içerisinde farklı projelerin devreye alınması ve konuyla ilgili yasal düzenlemenin sürece yayılması, projenin ötelenmesine neden olmuştu. Murat Fırat, okulların açılmasının avantajlı hale getirilmesinden sonraki süreç hakkında şu görüşünü seslendiriyor: “Kanunla birlikte kar hırsıyla hareket eden okul sahipleri gözünü OSB’ye çevirdi. Cebinde parası olan hemen hemen her girişimci OSB’ye okul açmak istiyor. Dudullu OSB’ye de bu anlamda ciddi başvurular yapıldı. Ancak OSB olarak bu yöntemle okul açmak istemiyoruz.”
Dudullu OSB Yönetimi, teknopark ve sosyal tesis projesinin bitmesinden sonra okul projesini devreye almak istiyor. OSB, üniversiteden ziyade bölgenin kalifiye insan ihtiyacını karşılayacak nitelikte meslek lisesi veya meslek yüksekokulu planlıyor. 

Bakanlığın binası 
OSB’de yükseliyor
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın İl Müdürlüğü binası Dudullu OSB sınırları içerisinde yeralıyor. 2 bin metrekareden oluşan arsa tahsisini OSB’nin yaptığı, bina yatırımını ise bakanlığın üstlendiği Müdürlük, Ekim 2014 itibarıyla faaliyetlerine başladı. Sanayi İl Müdürlüğü daha önce Sirkeci’de TSE’nin tarihi binasında hizmet veriyordu. Yeni yapılanma ile Bakanlık; bir tanesi İkitelli OSB’de bir tanesi ise Dudullu OSB’de olmak üzere faaliyetlerini iki binada topladı. Özellikle Anadolu Yakası’nda faaliyet yürüten ve Sanayi İl Müdürlüğü hizmetlerinden yararlanan firmalar için Dudullu OSB’de hizmet verilmesinin avantaj sağlayacağını aktaran Fırat, “Sanayicilerimiz sanayi sicil belgelerini almak veya kalibrasyon testlerinden yararlanmak için artık Sirkeci’ye gitmeden, OSB içerisinde hizmet alabilecek” diyor.

Kreş projesi başarı hikayesi
Dudullu OSB’nin örnek olduğu kreş projesi tamamlandı ve başarı hikayesine dönüştü, Kampüs Kreş markasıyla Füsun Önay yönetiminde başarılı bir ekip tarafından faaliyet yürüten kreşte yüzde 100 doluluk yakalanmış bulunuyor. 5 bin metrekare açık, 5 bin metrekare kapalı alanı bulunan kreşte 300 çocuğun bakım ihtiyacının karşılanmasının yanısıra eğitimi ve öğretimi sürdürülüyor. Kreşte öğrencilerin yüzde 10’unu  OSB dışından alınan çocuklar oluşturuyor. Kreşin bölgede örnek olduğunu ve niteliğinin yüksekliğinden kaynaklı olarak çok fazla talep aldıklarını kaydeden Murat Fırat, “OSB olarak kreşten kar beklentisi içerisinde değiliz. Kendi ayakları üzerinde duran yapılar inşa etmek OSB olarak önceliğimiz. Kreşte bu anlamda bölgenin örnek yapısı oldu. Geniş fiziki alanlarının yanısıra bu yıl kreş bünyesine hayvanat bahçesini de kattık. Yüzme havuzumuz da bulunuyor. Yatırımlarımız devam edecektir” bilgisini veriyor.
Kreş bünyesinde çocukların rutin sağlık kontrollerini yapmak, hastalık durumunda önlemleri almak üzere sürekli görev yapan bir hemşire, çocuklarla birebir iletişim kurarak gelişimlerini takip eden, veliler için rehberlik hizmeti veren uzman bir psikolog, çocukların günlük alması gereken besin değerlerine uygun olarak sağlıklı ve hijyenik yemekler pişiren profesyonel bir yemekhane kadrosu bulunuyor. Kreş yerleşke alanının bir avantajı olarak Dudullu OSB içindeki ambulans, revir, itfaiye, emniyet ve mobil güvenlik hizmetlerinden her an faydalanabiliyor. Kreş çevresi ve sınıflar sürekli olarak kameralarla izleniyor. Kampüs Kreş diğer kreşlerden farklı olarak 0-2 yaş grubu bebeklere de hizmet veriyor.  Kreşte 0-2 yaş bebekler için özel tasarlanmış etkinlik ve uyku odalarının yanısıra çevre işyerlerinde çalışan annelerin süt izni kapsamında bebekleriyle zaman geçirecekleri, onları anne sütü ile besleyebilecekleri emzirme odaları da mevcut.

Alt ve üstyapıda eksik yok
İddialı bir OSB’nin olmazsa olmazı alt ve üstyapıdır. Dudullu OSB’nin elektrik, su, doğalgaz gibi altyapı imkanlarında eksikliği bulunmuyor. İnternet altyapısında iki firmanın desteğiyle hizmet verdiklerini açıklayan Fırat, firmalara alternatif imkan sunduklarını paylaşıyor. İşyeri açma ve kapama gibi hizmetler için eleman sayısını artırdıklarını anlatan Fırat, doğrudan 2 bin 650 firmaya kısa sürede hizmet verdiklerini belirtiyor. Ayrıca OSB içindeki denetimleri de hızlı hale getirdiklerini açıklayan Fırat, “Ekonomik konjonktürden kaynaklı olarak  özellikle küçük işletmelerde ciddi bir sirkülasyon var. Her ay yaklaşık 30 firmanın bölgeden giriş çıkışı oluyor. Sözkonusu hıza yetişip hizmet vermek ve sanayicimizi, yatırımcımızı mağdur etmemek önemlidir” diyor. Yine enerji altyapısında önemli yatırımlar gerçekleştirerek yerüstünde havai hat bırakmadıklarının altını çizen Fırat, trafo iyileştirme çalışmalarının da devam ettiğini paylaşıyor.

Dudullu OSB Çilimli OSB Projesi’nden vazgeçti
Sanayinin İstanbul dışına çıkarılması ve İstanbul’un kültür, ticaret ve finans şehri olması konuşuluyordu. Konuyu hatırlattığımız Murat Fırat, konunun bir şehir efsanesi olduğunu belirtti: “Konunun başlangıcı bir basın kuruluşunda çıkan haberdi. OSB’mizin sanayicileri bu haberden sonra tedirgin oldu. OSB Yönetimi’nin dahi bilmediği bir konu hakkında yanlış bir haber yapılması nedeniyle o basın kuruluşuna dava açtık ve kazandık. Ancak bir gerçeklik var ki; o da İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 1/100 binlik İmar Planı’nda İstanbul’un sanayiden arındırılması talebi vardı. Ancak ayakları yere basmayan ve geçerli olmayan bir talep olması nedeniyle Büyükşehir Belediyesi’ne açılan davamız halen daha devam ediyor.”
Tüm Avrupa şehirlerinde veya gelişmiş ekonomilere sahip kentlerde sanayinin varlığının kabul edildiğini ve arındırmanın mümkün olmadığının görüldüğünü aktaran Fırat, Dudullu OSB’nin çevreye duyarlı, kirleticileri olmayan ve istihdamda yüzde 30’lara (30 bin istihdam) varan bir payı olduğunu hatırlatıyor. Yine bölgedeki atölyelerden oluşan İMES’in taşınacağına ilişkin de görüşler olduğunu kaydeden Fırat, konunun gerçeklik boyutunu ise şöyle detaylandırıyor: “Yer darlığı yaşayan bir grup İMES’li sanayicilerin girişimleriyle Kocaeli’de İMES OSB kurulmuştur. Aynı zamanda bölgemizde yer alan İMES Sitesi ise 1000’e yakın atölyenin yeraldığı bir yapıdır. Sadece İMES OSB’ye değil atölyelerde büyüyen ve yer darlığı yaşayan sanayicilerimiz faaliyetlerini  Gebze, Çerkezköy veya Kocaeli’deki birçok OSB’ye kaydırmıştır. Büyüyüp  OSB’ye taşınanların yerine ise yeni yatırımcılar gelmiş ve İMES’in bölgemizdeki varlığı büyüyerek devam etmektedir. Boşalan atölyelere yoğun talep alıyoruz. Hatta geçtiğimiz hafta yabancı sermayeli bir kuruluş Fabrikalar Bölgesi’ne 100 milyon dolarlık yatırımla gelmek için başvurmuştur.”
Dudullu OSB’nin genişleme ihtiyacının olduğunu ancak etrafı konutlarla çevrili olmasından kaynaklı olarak bu sıkıntıya çözüm sağlayamadıklarını kaydeden Fırat; “Sanayicilerimizden başka bir yere OSB kurulması taleplerini aldık. Düzce’nin Çilimli İlçesi’nde bir dizi görüşme gerçekleştirdik. Ancak son aşamada Çilimli’nin bizim için artık öneminin olmadığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Farklı bir noktada OSB kurma düşüncemiz ise sürmektedir” diyor.

Dudullu OSB
’den çevreye yatırım
Dudullu OSB, çevre düzenlemesiyle OSB’ler içinde örnek bir yapıda. Şehrin içinde yeralan ve şehrin dokusuna uygun bir çevre düzenlemesi gerçekleştiren OSB’de yıllık 2 milyon TL’lik kaynak bu ihtiyaca kullanılıyor. Ağaçlandırma, yeşillendirme, bakım ve onarım ile sulamanın önemli bir maliyet olduğunu aktaran Fırat şu bilgileri aktarıyor: “Yeraltı su kaynakları yeterli oranda değil. Büyükşehir Belediyesi tüm yeşillikleri bedava sularken bizim OSB’deki çevre düzenlemesi için yıllık 750 bin TL’lik para alıyor. Otomatik sulama yapıyoruz” diyor.
Bölgenin trafik sıkışıklığına çözüm adına da bir takım projeleri hayata geçirdiklerini aktaran Fırat, özellikle Baraj Yolu Caddesi üzerindeki ışıklı kavşaklarda trafiğin içinden çıkılamaz hale geldiğini ve kendilerinin yurtdışı örneklerinden feyiz alarak bölgeye 4 döner kavşak yaptıklarını açıklıyor. Kavşaklar sayesinde bölge içi trafik sıkıntısının ortadan kalktığını dile getiren Fırat, “Kavşakları çevreye uyumlu bir mimari düzenlemeyle çözdük. Bölgenin görsel çekiciğine katkı yaparken trafik sorununun da önüne geçmiş olduk” bilgisini veriyor.

Dudullu OSB
tarihçe
Ümraniye Yukarı Dudullu Mevkii’nde yeralan ‘İstanbul Dudullu Organize Sanayi Bölgesi’ 1977 yılında Bakanlıkça 1/5000'lik Nazım Planı’nda '’Dudullu Organize Küçük Sanatlar ve Sanayi Alanı’ olarak planlanmış, 1983 yılında faaliyete başlamıştır. İMES, DES ve KADOSAN İşletme Kooperatifi bünyesinde olan bölge 1995 yılı sonunda OSB statüsüne kavuşmuş ve buna bağlı olarak 1997 yılında bölge müdürlüğü kurulmuştur. DES, İMES, KADOSAN Sanayi Siteleri ile Fabrikalar Bölümü ‘İstanbul Dudullu Organize Sanayi Bölgesi’ çatısı altında olmakla birlikte kendi bölgeleri dahilindeki konularda bağımsızdır.

Dudullu OSB Fabrikalar Bölgesi: 1 milyon 500 bin metrekare arazi üzerine kurulu olup, 1980’li yıllarda Arsa Ofisi tarafından, parselasyon planına uygun olarak, şahıslara doğrudan satılmış olan sanayi parselleri ve halen Arsa Ofisi uhdesinde olan, bir sosyal tesis arsası mevcuttur. Sanayi parselleri üzerinde, başta demir-çelik, makina, plastik oto yan sanayi olmak üzere çeşitli sektörlerde, çoğunluğu orta ölçekli 146 firma faaliyettedir. Fabrikalar Bölgesi’nde 15 bin civarında istihdam mevcuttur. Bugüne kadar Fabrikalar Bölgesi’ndeki yatırım vs harcamaların tamamı, bölge sanayicilerinin katkılarıyla gerçekleşmiş, herhangi bir ödenek ve fon kullanılmamış ve kullanılmamaktadır.

İmes Sanayi Sitesi: 1986’da inşaatını tamamlayıp faaliyete başlamış olan İmes Sanayi Sitesi, Kasımpaşa ve Haliç’te faaliyet gösteren madeni eşya üreticilerinin, modern ve sağlıklı şartlarda çalışabilmesi amacı ile kuruldu. Bugün İmes, 150 sosyal tesisi ve 15 bin civarında çalışanı bulunan ve 50 değişik alanda faaliyet gösteren 1.064 işyeri ile Türkiye’deki orta ve büyük ölçekli sanayinin makina ihtiyacının önemli bir bölümünü karşılamaktadır. 650 bin metrekare arazi üzerinde kurulu olan İmes'te bir çıraklık okulu ve KOSGEB şubesi mevcuttur.

Des Sanayi Sitesi: ‘Perşembe Pazarı’ olarak bilinen ve demir çelik sektöründe yıllarca ‘Borsa’ işleri gören, tüccar durumunda olmakla birlikte, sanayinin yarı mamul çelik ihtiyacını karşılayan özelliğiyle aynı zamanda imalatçı da olan esnafın kurduğu ve yerleştiği Demirciler Küçük Sanayi Sitesi (DES) 354 bin metrekare arazi üzerinde bulunmaktadır. 575 işyerinde 10 bin istihdam sağlamaktadır.

Kadosan Sanayi Sitesi: Söğütlüçeşme ve civarındaki işyerlerinin kamulaştırılması üzerine Kadıköy Oto Sanayicileri ve Tamircileri tarafından kurulan KADOSAN, 140 bin metrekare arazi üzerinde 1989 yılında kuruldu. 450 işyerinden oluşan ve sosyal tesisleri ile birlikte 513 bağımsız üniteye ulaşan KADOSAN 1996 yılında faaliyete geçti. 4 bin civarında istihdam yaratan bu site, bölgedeki oto yan sanayi için önemli bir eksikliği gideriyor ve aynı zamanda açık oto pazarı olarak çalışıyor.

İMES üretiyor Türkiye büyüyor
Türkiye’de planlı sanayileşmenin ilkini gerçekleştiren İstanbul Madeni Eşya Sanatkârları Sanayi Sitesi (İMES), değişen dünya düzenine ve küresel ticaret sistemine hızla ayak uydurmuş durumda. Daha önceden kurumsallıktan ziyade küçük atölyeciler olarak faaliyet yürüten sanayiciler, geliştirdikleri teknik altyapıları, teknolojiyi iyi kullanmaları, istihdam ettikleri işçi, kalifiye eleman, mühendis kadrolarını hem nicelik hem de nitelik olarak artırmalarıyla daha kurumsal bir yapı kazanmış yurtdışına hizmet verebilir ve uluslararası rekabete dayanabilir durumda. Böylece yakın zamana kadar ağırlıklı olarak yan sanayinin makine yedek parça ihtiyacını karşılayan İMES sanayicisi değişen dünya düzenine hızla uyum sağlaması ve gelişen vizyonuyla yedek parça üretmenin yanısıra makine üretmeye ve ihraç etmeye de yönelmiş.
İMES bünyesinde bulunan 1150 firmasında başta özel makine imalatı, otomotiv sanayi ürünleri, metal dökümleri ve beyaz eşya sanayi ürünleri olmak üzere, elektrikten gıdaya, gemi sanayisinden demir çelik sanayine kadar farklı sektörde üretim yapılıyor. İMES Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Akar, “Türkiye’deki sanayi kuruluşlarının ihtiyacı olan her türlü makine ve yedek parça ihtiyacının önemli bir bölümünü karşılayan İMES, bu etkinliğini dünya pazarına sadece Türkiye’de değil dünyada ilk akla gelen tedarik merkezi olma hedefiyle hareket ediyor” diyor. Başta Ortadoğu ve Körfez ülkeleri olmak üzere, Avrupa, Amerika, Afrika, Kafkasya gibi dünyanın dört bir yanında yüzden fazla ülkeye ihracat yapan İMES, uluslararası ticarette, Türk madeni eşya sektörünün en önemli temsilcisi konumunda.

İMES Park Projesi 2015’te bitecek 
Katılımcılarının istek ve beklentilerine uygun yönetim vizyonu çerçevesinde, çevreye ve insana saygılı, dünün deneyimlerinin ışığında kalıcı ve örnek sanayi modeli oluşturmak için çalışan İMES Yönetimi, bölge için önemli bir yatırımı hayata geçiriyor: İMES Park Projesi. Kemal Akar, projeye ilişkin şu bilgileri veriyor: “Yüksek standartlarıyla İMES’in çağdaş yüzüne, sanayicisine değer katacak olan İMES Park Projesi: 4 yıldızlı business otel, 26 işyerinden oluşan AVM, 9 bin metrekarelik gross market, bölgenin en büyük ihtiyaçlarından biri olan 1500 kişilik konferans salonu ile kapalı ve açık otoparklardan oluşuyor. Kısım kısım gerçekleştirilen ve 2015 yılı içerisinde tamamlanacak Proje, İMES’e ve bölgeye büyük değer katacak.  Türkiye’de planlı sanayileşmenin ilk örneklerinden olan ve her zaman ilkleri yapan İMES, bu projesi ile de diğer sanayi sitelerine model teşkil edecek.”
Kemal Akar, İMES’in 40 yılı aşkın süredir, Türkiye’ye ve milletine karşı her zaman sorumluluk bilinciyle hareket ettiğini hatırlatarak, “İMES, Türkiye'yi başarıya taşıyacak projelerin mimarı olma gayesiyle çaba sarf ediyor” diyor. Çağın getirdiklerine uyum sağlayarak kendine yeni vizyon belirleyen İMES, artık talepleri üreten değil, planlayan, projelendiren ve ürettiğini dünya pazarlarında kendi markası ile satan, Türkiye’nin ihracatına katkı sağlayan, istihdamını arttıran ve nitelikli üretim anlayışı ile ekonomiye dinamizm katan bir yapıya dönüşüyor. Akar, bölgenin gelişimini “İMES’te büyük değişimler yaşanıyor ve yaşanan gelişim ve değişimle İMES üretiyor, Türkiye’miz büyüyor, güçleniyor” cümlesiyle özetiyor.

KOBİ’lerin yol arkadaşı İMES
İMES Sanayi Sitesi Genel Müdürü Mücahit Sönmez, bölgedeki firmalara her zaman bir cazibe merkezi olan İMES’te bulunmanın ayrıcalığını yaşatmak için büyük çaba sarf ettiklerini söyledi. Sönmez, “Bir KOBİ merkezi olan İMES’te Türkiye’deki orta ve büyük ölçekli sanayinin makine ve yedek parça ihtiyacının önemli bir bölümünü karşılamanın yanısıra artık küresel pazarlara açılmış ve 80’den fazla ülkenin de tedariklerini karşılayarak ülkemize büyük değer katmaktadır. KOBİ’lerimizin sosyal ve ekonomik kalkınmadaki rolünü gözönünde bulunduran İMES, bünyesinde faaliyet gösteren firmalara sunduğu kaliteli alt ve üstyapı hizmetleriyle her zaman bir cazibe merkezi olmuştur” diye konuşuyor.
Bugün İMES Sanayi Sitesi’nde satılık ve kiralık üretim alanı bulunmadığını aktaran Sönmez, daha büyük fabrikalara taşınan sanayicilerin işyerlerinin de birkaç gün geçmeden yeni katılımcılarla üretime başladığını aktarıyor. Sönmez, şu bilgileri veriyor: “Bugün yüzde 100 yoğunluğa sahip İMES’te, üretim artışının en büyük göstergelerinden olan elektrik tüketimi 2008 yılı öncesi rakamlara ulaşmış ve istihdam rakamları önemli ölçüde artış göstermiştir. Ayrıca yüksek standartlarıyla İMES Park Projesi, tamamlanmasıyla birlikte, sanayicisine ve işyerlerine büyük değer katacak, İMES’in marka değeri artacaktır. Böylece hem yeni kurulan tesislerde hem de İMES’te faaliyet gösteren firmaların istihdam rakamlarında önemli artışlar yaşanacak ve İMES’imizin ülkemiz ekonomisine sağladığı katmadeğer daha da artacaktır.”
Türkiye’de planlı sanayileşmenin ilk örneklerinden olan İMES, 50 farklı alanda faaliyet gösteren 1150 firmasına sunduğu temiz ve kesintisiz elektrik enerjisi, temiz çevresi, yeşil alanları, uygun elektrik birim fiyatı, şehiriçi trafiğinin dışında kalması gibi altyapı hizmetleri ile her zaman bir adım öne çıkıyor. Sönmez, ayrıca sundukları üst düzey güvenlik hizmetiyle bölgenin sürekli olarak gözetim altında tutulduğunu ve hiçbir işyerinde hırsızlık vakasının yaşanmadığını anlatıyor. Sönmez, “Bu noktada, her zaman yürüttüğümüz faaliyetlerle, firmalarımıza İMES’te bulunmanın ayrıcalığını yaşatmayı ve KOBİ’lerimizin dolayısıyla da ülkemizin gelişmesine katkı sağlamayı kendimize görev olarak görmekteyiz” diyor.

DES, demir çeliğin merkezi
Demir-çelik sektörünün kalbi niteliğinde faaliyet gösteren DES Sanayi Sitesi, 180 bin metrekaresi kapalı olmak üzere toplam 360 bin metrekare alan üzerinde kuruldu. 1425 modülden oluşan sitede 850 işyeri faaliyet gösterirken 5 bin kişiye istihdam sağlıyor. İstanbul’da demir-çelik sektörünün en önemli ticaret merkezi olan DES’in alt ve üst yapıda eksikliği bulunmuyor. Sadece yolların İSKİ veya farklı kurumlar tarafından kazılmasından kaynaklı sıkıntılar yaşanıyordu.
DES Yönetim Kurulu Başkanı Muammer Öztürk’ün girişimleriyle bu dönem yolların asfaltlama çalışması bitirilmiş bulunuyor. Izgaraları yükseltme çalışmaları, blok aralarındaki yeşillendirme çalışması ise 
OSB tarafından yürütülüyor. Yeniliklere adapte olan ve değişime uyum sağlayan DES’in en önemli yapılarından birini yüzde 100 doluluğa ulaştığı DES Ticaret Merkezi oluşturuyor. 9 bin metrekare büyüklüğündeki Merkez’de; DES Yönetimi, 24 bağımsız ofis, 8 banka, park yeri, arşiv, depolar ve restoran bulunuyor. OSB’nin en önemli projeleri arasında yeralan Dudullu Teknopark ve Dudullu Spor Kompleksi DES’in 1. Cadde sınırlarında yapılıyor. Sözkonusu yapılaşma DES’in değerini artıracak nitelikte yükseliyor.
DES Yönetimi bu dönem bölgenin temizliğine odaklanmayı tercih ediyor. Fazla ara yapılaşmalar ve sundurmalar işyeri sahipleriyle görüşülerek düzeltilme yolu aranacak. Aksi halde ise işyeri sahiplerine kooperatif ana sözleşmesinden doğan yaptırımlar uygulanacak.

Yorumlar (0)