banner565

banner472

banner458

banner457

Ekonomide önlemler peşpeşe; amaç: TOPARLANMAK

Seçim sonrasına ilişkin ekonomik karamsarlık var, ama önlemler de var. Vergi değişiklikleri, KDV istisnaları ve çeşitli muafiyetler, piyasa düzenleyici yeni kurumlar ve kurallar, nakit darlığına karşı kredilendirmede açılımlar ve atıl kamu kaynaklarını ‘ekonomiye kazandırma’ kararları... İşaretler; yılın ilk yarısı ‘yavaşlama’, ikinci yarısı için ‘toparlanma’ gösteriyor.

KAPAK 01.02.2019, 09:00 01.03.2019, 10:27
15712
Ekonomide önlemler peşpeşe; amaç: TOPARLANMAK

2019 yılında Türkiye ekonomisi, büyümesi yavaşlatılmış bir tempoda yürüyecek. Büyüme yavaşlarken piyasanın canlılığını yitirmesi mümkündür ve bunu gören ekonomi yönetimi üretim-tüketim çarklarının durmaması için önlemler geliştiriyor.
Alınan önlemlerin dikkat çekici ortak özelliği, bankacılık sektörünü merkeze yerleştirmesi ve kredi ürünlerini çeşitlendirmesi ve çoğaltmasıdır.
Bu yapılırken elbette bankacılık sektörünün riske sokulmadığı bir çerçeve içinde hareket ediliyor.
Piyasa desteklerinin odaklandığı iki konuyu ise  güç duruma düşmesinler diye KOBİ’lerin desteklenmesi ve bireysel kredilerde ve kredi kartlı borçlarında geri ödemenin güçlü tutulması amacıyla borçların yeniden yapılandırılması oluşturuyor. 
Diğer yandan aynı amaçla düzenlemeler de yapılıyor. Vergilendirme mevzuatında yapılan değişiklikler, geçen yıl süresi dolmuş destek ve muafiyetlerin süresinin uzatılması, kaynak yaratma noktasındaki bazı mevzuat engellerinin kaldırılması yönünde alınan kararlar da birbirini izliyor.
Bu bağlamda olmak üzere 2019 yılı Ocak ayının özet bir envanterini çıkardık. Okurlarımız kendilerine değen destek unsurlarının ne olduğunu bilsinler ve yararlansınlar istiyoruz.
KOBİ DEĞER KREDİSİ
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, KOBİ Değer Kredisi’ni tanıttı.
Buna göre, başta imalatçı ve ihracatçılar olmak üzere tüm sektörlerden, yıllık cirosu 25 milyon TL’nin altında olan mikro ve küçük ölçekli KOBİ’lere yönelik uygun şartlarda kredi finansman desteği sağlanıyor.
Kredi,  KOBİ’lerin işletme sermayesine erişimini kolaylaştırmak amacında. KOBİ’lerin mali yapıları, üretim, istihdam, ticaret, ihracat imkan ve kabiliyeti güçlendirilecek. KOBİ’lerimizin yüksek katmadeğerli üretim döneminin altyapısı hazırlanacak.
“KOBİ Değer Kredisi” hakkında bilgiler özetle şöyle:
İmalatçı ve ihracatçıya: İmalat ve ihracat sektöründeki işletmelere azami 1.000.000 TL kredi sağlanacak.
Diğer işletmelere: Diğer ticaret ve hizmet sektörlerindeki firmalara azami 500 bin TL’lik kredi verilecek.
Kredi şartları: KOBİ Değer Kredisi 6 ay anapara ödemesiz, toplam 36 ay vadeli ve aylık 1.54 faiz oranı ile verilecek.
Kurumlar:  Bu kredi katılımcı bankalar tarafından kullandırılacak. Hacim: Toplamda kredi 20 milyar TL olacak ve tahminen 20-40 bin arasında KOBİ’yi kapsayacak.
Bankalar: KOBİ Değer Kredisi, 13 bankamızın tamamen kendi inisiyatifleriyle böyle bir paketi ortaya koymalarıyla devreye alındı.
Bankalar krediyi  geçen yıl olduğu gibi bu yıl da KGF’nin kefaletiyle kullandıracak.
KOBİ Değer Kredisi şu bankalar tarafından verilecek:
1-Ziraat Bankası
2-Albaraka Türk
3-Alternatif Bank
4-DenizBank
5-QNB Finansbank
6-Şekerbank
7-Türk Ekonomi Bankası
8-Halkbank
9-Vakıfbank
10-Garanti Bankası
11-Vakıf Katılım
12-YapıKredi Bankası
13-Ziraat Katılım Bankası

VERGİ DÜZENLEMELERİ
27 Mart 2018 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 7103 sayılı Kanun ile (Torba Yasa) birçok konuda önemli değişiklikler ve yenilikler yapıldı. Bunları kategorik başlıklar altında topladığımızda şu yenilikleri görmekteyiz:

İkale sözleşmelerine vergi
İkale (bozma) sözleşmesi yasalarımızda yok; ancak, sözleşme özgürlüğü mevcut. Daha önce kabul edilen bir sözleşmenin taraflarınca sona erdirilmesi mümkün. Bu çerçevede, sözleşmenin, doğal yollar dışında tarafların ortak iradesiyle sona erdirilmesi yönündeki işlem ikale oluyor.
Gelir İdaresi'nin görüşüne göre, iş akitleri ikale sözleşmesi ile sona erdirilen çalışanlara bu sözleşme uyarınca yapılacak ödemenin kıdem tazminatına tekabül eden kısmının gelir vergisinden istisna edilmesi uygun. Arta kalan kısmın ise ücret olarak vergilendirilmesi gerekiyor. Yargı organları ise  ikale sözleşmesi uyarınca yapılan ödemeleri ücret saymıyor. 7103 Sayılı Kanun ile yasal zemin düzenlendi.
Böylece, hizmet erbabına hizmet sözleşmesi sona erdikten sonra, karşılıklı sonlandırma sözleşmesi veya ikale sözleşmesi kapsamında ödenen tazminatlar ile iş kaybı, iş sonu ve iş güvencesi tazminatları gibi çeşitli adlar altında yapılan ödeme ve yardımlar ücret ödemesi olarak vergilendirilecek.
Kıymeti düşen mallar
Normal şartlar altında ticari işletmelerin satın aldıkları ya da ürettikleri emtiayı maliyet bedeli ile değerlemesi ve kayıtlarında izlemesi gerekiyor. İşletmeler satın aldıkları ya da ürettikleri emtiayı elden çıkardıklarında ise maliyet bedeli ile satış bedeli arasındaki farkı zarar ya da kâr olarak dikkate alıyor. Bazı durumlarda (çürüme, bozulma, miadının dolması vs.) emtianın satılması mümkün olmuyor. Bu durumda yaşanan değer düşüklüğünün tespiti önem kazanıyor.
Değişiklik öncesinde kısmen veya tamamen değer düşüklüğüne uğrayan emtianın değerlemesini, takdir komisyonu yapıyordu.
7103 Sayılı Kanun'a göre, bozulma, çürüme veya son kullanma tarihinin geçmesi gibi nedenlerle imha işlemleri süreklilik arz eden mükelleflerin başvurularına istinaden, takdir komisyonu kararına gerek olmaksızın, Maliye Bakanlığı tarafından belirlenen usul çerçevesinde ve tayin olunan imha oranı dikkate alınmak suretiyle değerlenebilecek.
Bu düzenlemeden yararlanmak isteyenler tarafından yapılacak başvurular, Maliye Bakanlığı'nca, mükellefin geçmiş yıllardaki işlemleri, fiili üretimi, satış ve imha süreçleri ile sektördeki diğer mükelleflerin durumu, yetkili idare, oda ve kuruluşların görüşleri de dikkate alınmak suretiyle değerlendirilecek. Bu değerlendirme neticesinde, Maliye Bakanlığı'nca karşılıklı anlaşmak suretiyle tayin olunan imha oranını aşmamak kaydıyla imha edilen emtianın emsal bedeli sıfır olarak kabul edilecek.
Usulsüzlük cezası uzlaşması kalktı
Doğrudan doğruya bir vergi kaybına yol açmasa dahi vergi kanunlarının usule ve şekle ilişkin uyulması gereken hükümlerine uymamanın cezası var.
Bu kapsamda idare tarafından kesilecek vergi cezalarından bir kısmını da usulsüzlük cezaları oluşturuyor. En sık karşılaşılanları ise fatura düzenlenmemesi, ödemelerin banka kanalıyla yapılmaması, tek düzen hesap planına uyulmaması, beyanname ve bildirimlerin yasal süresi içinde verilmemesi oluyor.
Uzlaşma yolu kapandı: 7103 Sayılı Kanun öncesinde, vergi incelemesine dayanılarak tarh edilecek vergilerle kesilecek cezalarda (kaçakçılık cezaları hariç) uzlaşma yolu açıktı. Buna göre vergi incelemesi sonucu kesilen özel usulsüzlük cezalarıyla ilgili olarak mükellefler, uzlaşmaya gitme, indirimden faydalanarak ödeme ve dava yoluna gitme gibi üç farklı alternatife sahipti.
Yapılan değişiklikle usulsüzlük cezaları uzlaşma kapsamından tamamen çıkarıldı. Bundan sonra mükellefler, adlarına kesilen usulsüzlük cezalarına ilişkin olarak ya Vergi Usul Kanunu'nda yer alan indirim müessesesinden yararlanacaklar ya da yargı yoluna başvuracaklar.
İndirim oranı arttı: 7103 Sayılı Kanun ile usulsüzlük cezalarındaki indirim oranı 1/3'ten 1/2'ye yükseltildi. Ancak kesilen cezanın dava konusu yapılması halinde bu indirimden faydalanmak mümkün değil.

MÜNFERİT VERGİ DEĞİŞİKLİKLERİ
- Şalgam suyu, Türk Gıda Kodeksi’ne göre, çeşnili ve aromalı/aromalandırılmış içme sütleri ile bebek ve devam sütü sayılan içeceklerden ÖTV alınmayacak. Bu düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten önce ithal veya teslim edilen şalgam suları, çeşnili ve aromalı/aromalandırılmış içme sütleri, bebek ve devam sütü sayılan içeceklerle ilgili olarak ÖTV ve bu vergiye isabet eden KDV bakımından vergi tarhiyatı yapılmayacak, vergi cezası kesilmeyecek. Daha önce yapılmış olan tarhiyatlardan ve kesilmiş cezalardan, varsa açılmış davalardan feragat edilmesi kaydıyla vazgeçilecek, tahakkuk eden tutarlar terkin edilecek, tahsil edilen tutarlar ret ve iade edilmeyecek.
- 2017 ve 2018 yıllarında gerçekleştirilen imalat sanayiine yönelik yatırım teşvik belgesi kapsamındaki yatırım harcamaları için baz alınan Kurumlar Vergisi oranları, 2019 yılında da uygulanacak. Cumhurbaşkanı, bu süreyi bitiminden itibaren, sürenin bitimini takip eden her bir takvim yılı itibarıyla ayrı ayrı ya da birlikte, 5 yıla kadar uzatmaya yetkili olacak.
- Varlık finansmanı fonlarının sermaye piyasalarında yaptıkları işlemler nedeniyle elde ettikleri gelirler, banka ve sigorta muameleleri vergisinden (BSMV) muaf tutulacak.
- Kamu kurum, kuruluşları hariç Türk Hava Kurumu ile sivil havacılıkta görevli pilotlar ve sertifikalandırılmış kabin memurlarına ödenen aylık ücretin gerçek safi değerinin yüzde 70'i gelir vergisinden istisna olacak. Cumhurbaşkanı, bu oranı yüzde 100'e kadar artırabilecek ya da sıfıra kadar indirebilecek.
- Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanunu kapsamında düzenlenen ürün senetlerinin elden çıkarılmasından doğan kazançlar için geçerli olan gelir ve kurumlar vergisi istisnası, 31 Aralık 2023'e kadar uzatıldı.
- Kanunla, denizaltına dalış yapanlara fiilen dalış hizmetleri dolayısıyla yapılan aynı yöndeki ödemelere yönelik gelir vergisi istisnası, "Türkiye'deki müesseselerde denizaltına dalış yapanlar" şeklinde değiştirildi.

SAĞLIK BAKANLIĞI VE ÜNİVERSİTELERDE GÖREVLENDİRME
Kanun’la, TSK'da görev yapan uzman tabip ve sağlık sınıfı personelinin, her an göreve hazır halde bulunmaları ve tıbbi becerilerinin korunmasını sağlamak, belirli bir rütbeden sonra alternatif mesleki gelişim imkanı sunarak kariyer planlaması yapabilmesi amacıyla Sağlık Bakanlığı ve diğer üniversitelerde görevlendirilmesine imkan tanıyor.
Milli Savunma Bakanlığı ve Jandarma Genel Komutanlığı’nda görevli tabipler, diş tabipleri, sağlık astsubayları, TSK ve Jandarma Genel Komutanlığı kadrolarında gösterilmek, aylık, ödenek, her türlü zam ve tazminatlar ile diğer mali ve sosyal hak ile yardımlarını ve istihkaklarını mevcut hükümler çerçevesinde, kendi bağlı bulunduğu bakanlık bütçesinden almak şartıyla Sağlık Bakanlığı’nda, üniversitelerde ilgili bakanların onayıyla görevlendirilebilecek.

İSTİHDAM
Milli Savunma Bakanlığı hukuk hizmetleri kadrolarında görevli askeri hakimlerden emeklilik hakkına sahip olanların hizmetlerinden bir süre daha yararlanmak amacıyla tazminat alarak emekli olmalarına ilişkin süre 31 Aralık 2021'e uzatılıyor. Bakanlığın hukuk hizmetleri başkanlıkları veya birimlerinde görevli askeri hakimler, ihtiyaç halinde diğer hukuk hizmetleri başkanlıkları veya birimlerinde geçici olarak görevlendirilebilecek.
Devlet üniversitelerinin diş hekimliği fakülteleri ile bağlı sağlık uygulama ve araştırma merkezi birimlerinin döner sermaye işletmelerinin, 31 Ekim 2018 itibarıyla ödenmemiş ilaç ve tıbbi malzeme alımlarına ilişkin borçları, Hazine ve Maliye Bakanlığı bütçesinden işletmeye verilen borç karşılığında ilgili döner sermaye muhasebe birimince ödenecek.

KDV İSTİSNALARI
KDV muafiyeti genişletilerek şu alanlar destekleniyor:
Yenilenebilir ve diğer enerji tesisleri KDV'den istisna tutulacak.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca yayıncılık sertifikası verilmiş yayıncılar tarafından yapılan kitap ve süreli yayınların tesliminde de KDV muafiyeti olacak.
Kentsel dönüşüm projeleri kapsamında trampa yoluyla kamulaştırılan taşınmazların Hazine’ye devrinden dolayı kazanç oluşmayacağı ve aynı işlemler ile ilgili teslimlerin KDV'den istisna tutulacağına yönelik hükümlerin yer aldığı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun geçici maddesinin uygulama süresi, 31 Aralık 2020'ye kadar uzatılacak.
İmalat sanayisi yatırımları üzerindeki KDV'den kaynaklı finansman yükünü gidermek amacıyla bu yatırımlar nedeniyle 2018 yılında yapılacak inşaat harcamaları dolayısıyla yüklenilecek KDV'nin iade edilmesine yönelik uygulama 2019 yılında da sürdürülecek.
Vade farkı, fiyat farkı, faiz, prim gibi çeşitli gelirlerin yanı sıra kur farkı da matraha dahil unsurlar arasında yer alacak.

FİNANSAL İSTİKRAR VE KALKINMA KOMİTESİ KURULACAK
Kurulacak olan Finansal İstikrar ve Kalkınma Komitesi’nin görev kapsamı şöyle olacak:
- Finansal sistemin ekonomik büyümeyi sağlıklı şekilde desteklemesi,
- Piyasalarda güvenin korunması için sistemik risklerin yönetilmesi,
- Finansal düzenlemelerde ve uygulamalarda uyumun sağlanması,
- Reel sektör ile koordinasyonun artırılması yönünde işbirliğinin tesis edilmesi,
- İhtiyaç duyulan verilerin merkezi şekilde toplanması için gerekli faaliyetlerin yürütülmesi.

KAMU İHALELERİNDE YENİ DÜZENLEMELER
- Kamu İhale Kanunu kapsamındaki kuruluşların çay ve çay ürünleri için Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nden, faaliyet alanındaki mal ve hizmetler için Uluslararası Sağlık Hizmetleri Anonim Şirketi’nden yapacakları alımlar Kamu İhale Kanunu'ndan istisna tutulacak.
- Cumhurbaşkanı’nca belirlenen, Türkiye tarafından düzenlenecek uluslararası organizasyonlar ve toplantıların yürütülmesine yönelik sorumlu idarece yapılacak mal ve hizmet alımları Kamu İhale Kanunu hükümlerinden istisna tutulacak. Belge sahiplerinin kuracakları veya ortak olacakları tüzel kişilerin ihaleye girebilmesi için en az 1 yıldır tüzel kişiliğin yarısından fazla hissesine sahip olması ve bu sürede bu kanuna göre yapılacak ihalelere ilişkin sözleşmelerin yürütülmesi konusunda temsile ve yönetime yetkili olması, bu şartların her ihalede aranması ve teminat süresi sonuna kadar korunması zorunlu olacak.
- Kanun kapsamındaki idarelere gerçekleştirilen işler için düzenlenen belgeler hariç yurt dışında gerçekleştirilen işler için düzenlenen belgelerden sadece iş bitirme belgeleri, belge sahiplerince ve bunların bünyesinde bulundukları şirketler topluluğu veya benzeri ortaklık ilişkisi içerisinde kullanılabilecek. Ortak girişim olarak ihaleye teklif verilmesi halinde yurt dışında gerçekleştirilen işlerden alınan iş bitirme belgesini kullanan belge sahibinin ortak girişimdeki hissesi oranında geçici ve kesin teminat vermesi zorunlu olacak.
- Sermayesinin tamamı Hazine ve Maliye Bakanlığı’na ait olan varlık kiralama şirketleri, kendilerine devredilen varlıkların, ihraç amacına uygun olarak değerlendirilmesini teminen bu düzenleme kapsamında sayılan varlıkları yüklenici sıfatıyla inşa ettirebilecek, alt yükleniciler ile inşa anlaşması yapabilecek, bu varlıklara ilişkin imtiyaz haklarını devralabilecek, bu varlıkları geliştirebilecek, yönetici sıfatıyla yönetebilecek ve söz konusu varlıkları devralmış oldukları veya diğer kurum ve kuruluşlara devredebilecek.

TÜRK REASÜRANS ANONİM ŞİRKETİ KURULACAK
Yurtiçi reasürans kapasitesini artırmak ve ülke genelinde teminat verilemeyen veya teminat verilmesinde güçlükler bulunan çeşitli riskler sonucu meydana gelebilecek maddi ve bedeni zararların karşılanabilmesini teminen, sigorta ile reasürans teminatı sağlamak amacıyla Türk Reasürans Anonim Şirketi kurulacak. Bu şirketle sigortacılık sektöründe yaşanan teminat sorunlarına daha etkin ve pro-aktif bir biçimde çözüm getirilmesi amaçlanıyor.
Şirket, her türlü işlemleri nedeniyle Harçlar Kanunu'na göre alınan harçlardan lehe alacağı paralar dolayısıyla Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi'nden muaf olacak. Şirketin her türlü ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz ve icranın geri bırakılması taleplerinde teminat şartı aranmayacak.

AKREDİTASYON TEKELİ
Türk Akreditasyon Kurumu, Türkiye'de uygunluk değerlendirme faaliyetlerini akredite etmek üzere, yetkili tek kurum olacak. Başka hiçbir tüzel ya da gerçek kişi Türk Akreditasyon Kurumu’nun görev alanına giren kalibrasyon, deney, tıbbi deney, belgelendirme, muayene, doğrulama, yeterlilik testi sağlama, referans malzeme üretimi, numune alma ve diğer uygunluk değerlendirme faaliyetlerini akredite etme konusunda faaliyette bulunamayacak, uygunluk değerlendirme kuruluşlarını akredite edemeyecek, akreditasyonla ilgili doğrudan veya dolaylı olarak hizmet sunumuna yönelik beyanda bulunamayacak.

HELAL AKREDİTASYON KURUMU (HAK)
Helal Akreditasyon Kurumu (HAK), Türkiye'de helal uygunluk değerlendirme kuruluşlarını akredite etmek üzere yetkili tek kurum olup, başka hiçbir tüzel ya da gerçek kişi Helal Akreditasyon Kurumu’nun görev alanına giren hususlarda faaliyette bulunamayacak, helal uygunluk değerlendirme kuruluşlarını akredite edemeyecek, helal akreditasyonla ilgili doğrudan veya dolaylı olarak hizmet sunumuna yönelik beyanda bulunamayacak.

KONUT HESABI UYGULAMASI
Kanun’la, konut hesabı uygulamasının daha etkin ve tasarrufları artırıcı bir sistem haline getirilmesi amaçlandı. Sistem, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından uygulanacak. Buna göre; Türk vatandaşlarının yurt içinde konut edinimlerine destek olmak amacıyla açılacak konut hesaplarına devlet katkısı ödenebilecek. Ödenecek devlet katkısı sadece bir konut edinimi ile sınırlı olup ödenecek devlet katkısı, katılımcı bazında bu hesaplarda biriken toplam tutarın yüzde 25'ini geçemeyecek.
Devlet katkısı ödemesi katılımcı bazında azami 25 bin lirayı geçemeyecek. Azami tutar her yıl yeniden değerleme oranı kadar artırılacak. Azami tutarı dört katına kadar artırmaya Cumhurbaşkanı yetkili olacak. Devlet katkısı, Hazine ve Maliye Bakanlığı bütçesine bu amaçla konulan ödenekten karşılanacak ve hak sahibine, hesabın bulunduğu banka aracılığıyla ödenecek.

YATIRIMLARDA MÜLKİYET DEVRİ
Cumhurbaşkanı’nca yapımının üstlenilmesine karar verilen teleferik, füniküler, monoray, metro ve şehir içi raylı ulaşım sistemlerinin Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nca yapımının tamamlanmasından sonra bakanlık bağlı, ilgili veya ilişkili kuruluşları dışında bir kuruluşa mülkiyetinin maliyet bedeli üzerinden devri, düzenlenecek protokoller ile gerçekleştirilecek.
Proje, projenin tümü tamamlanmadan önce işletmeye açılabilecek durumda ise düzenlenecek protokollerle mülkiyet devrine kadar işletmenin devri ile hizmete sunulabilecek.
Devralan kuruluş, merkezi yönetim bütçesinden karşılanan veya karşılanacak toplam proje maliyet bedelini, mülkiyet veya işletme devir tarihinden itibaren bu bedelin ifa tarihine kadar her ay ilgili belediyenin genel bütçe vergi gelirleri tahsilat toplamı üzerinden ayrılacak paylardan Cumhurbaşkanı’nca belirlenen esas ve usuller çerçevesinde hesaplanan kesinti tutarının Hazine ile Maliye Bakanlığı tarafından ilgili hesaba aktarılmasıyla ödeyecek. Devralan kuruluşun belediye bağlı idaresi, belediye bağlı idaresinin veya belediyenin sermaye payına sahip olduğu şirket olması halinde ilgili belediye, yükümlülüklerin yerine getirilmesinden devralan kuruluş ile birlikte müteselsilen sorumlu olacak.

TCDD YATIRIMLARI, HAZİNE’DEN
İller Bankası, safi karının yüzde 51'ini yerel yönetimlerin kentsel dönüşüm uygulamaları, harita, imar planı, altyapı ve üstyapı projeleri ve bu projelerin yapım işlerinin finansmanı, il özel idareleri tarafından yerine getirilen köylerin teknik ve sosyal altyapı hizmetlerinin finansmanı veya finansmandan doğan faizin desteklenmesinde hibe olarak kullanacak. Banka, gelir temin etmek amacıyla yurt dışında doğrudan veya ortaklıklar aracılığıyla proje geliştirebilecek, yenilenebilir enerji, şehir planlama, mimarlık, mühendislik ve müşavirlik hizmetleri, altyapı ile üstyapı uygulamaları yapabilecek ya da yaptırabilecek.
TCDD Genel Müdürlüğü yatırımları, Hazine ve Maliye Bakanlığı bütçesinden sermaye transferi yolu ile finanse edilecek.

KOSGEB DESTEK PROGRAMLARI YÖNETMELİĞİ DEĞİŞTİ
Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı aşağıdaki yönetmelik değişikliğini açıkladı:

MADDE 1- 15/6/2010 tarihli ve 27612 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan KOSGEB Destek Programları Yönetmeliği’nin 11’inci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir:
“(7) Bu Yönetmelik kapsamında işletmelerin KOBİ vasfını kaybetme/kazanma veya sınıf değiştirme tarihleri; Kurumlar Vergisi mükellefleri için Nisan ayı sonu, Gerçek usulde/Basit usulde gelir vergisine tabi olanlar için Mart ayı sonu olarak esas alınır. İşletmelerin KOBİ vasfını kaybetmeden önce uygun bulunan proje/destek başvuruları KOBİ vasfı kaybedilse bile kazanılmış hak olarak değerlendirilir ve ödemeler yapılabilir. KOBİ vasfı kaybedildikten sonra yeni proje/destek başvurusu yapılamaz.”
MADDE 2- Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 3- Bu Yönetmelik hükümlerini Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanı yürütür.

BDDK AÇIKLAMASI
Türkiye Bankalar Birliği Başkanı Hüseyin Aydın açıkladı: “Tarım sektörüne 80 milyar kredi verdik. Köylülerimizin kullandığı kredilerin miktarı 47-50 milyar arasında seyrediyor. Bu çiftçilerimizin sayısı 700 bin.

Kredi kartı ödemelerinde yüzde 30 asgari ödeme yükümlülüğü var. Yüzde 2.5'la bunu kredilendiriyorsunuz. Bu öyle bir noktaya geliyor ki bir sarmala dönüşüyor. Borcu borçla ödüyor, bu sarmal çok ciddi bir rakam, 17 milyar civarında.
Kredi almışsanız 90 gün içinde ödemezseniz, takibe düşüyorsunuz. Takibe düştüğünüzde ise kredi alamıyorsunuz.
Başvuru için tek şart gelirinizin olması. Bize başvurulduğunda hemen tüketici kredisi açıyoruz, karşı bankaya başvurarak, yaptığımız krediyi ilgili bankaya gönderiyoruz. Yeni bir tüketici kredisi oluyor böylece. Ödemesi rahatlatıyor. Örneğin; 10 bin TL borca 60 ay vadede 250 taksit.”

ZİRAAT BANKASI, VAKIFBANK ve HALKBANK’TAN BORÇ YAPILANDIRMASI
Kredi kartı borcu yapılandırması ile ilgili ilk müjdeyi veren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamasıyla birlikte kamu bankaları 2019 yılı kredi faiz oranlarını ve kredi kartı kapatma işlemleri ile ilgili sundukları kampanya detaylarını paylaştı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan paket doğrultusunda kampanya şartlarını Ziraat Bankası, Vakıfbank ve hemen ardından Halkbank açıkladı.

Ziraat Bankası, kredi kartı borçlusuna 24 aya kadar aylık yüzde 1.10 ve 60 aya kadar aylık yüzde 1.20 faizle bireysel ihtiyaç kredisi kullandıracak: Ziraat Bankası, kredi kartı borçlarını ödemekte zorlanan müşterilerinin ihtiyaçlarına cevap verebilecek nitelikte yeni bir uygulama başlattı. Ziraat Bankası’ndan yapılan açıklamada kredi kartı borçlarını ödemekte zorlanan müşterilerinin ihtiyaçlarına cevap verebilecek nitelikte yeni bir uygulama başlattığını duyurdu. Açıklamada, uygulamanın Ziraat Bankası’na kredi kartı borcu bulunan müşterilerin yanı sıra diğer bankalara kredi kartı borcu bulunan ve ödeme güçlüğü çeken vatandaşları da kapsayacağı belirtildi.
“Birleştiren İhtiyaç Kredisi” ile bireysel müşterilere Ziraat Bankası’ndaki ve diğer bankalardaki kredi kartı borçlarını; gelirlerine uygun ödeme planı altında, uygun koşullarda birleştirme imkanı sunuluyor. Söz konusu ürünle gerek Ziraat Bankası müşterilerinin, gerekse diğer banka müşterilerinin borçluluk düzeylerinin dengelenmesi, finansal yapılarının daha sağlıklı ve yönetilebilir hale getirilmesinin amaçlanıyor. Açıklamada, şunlar ifade edildi: “Birleştiren İhtiyaç Kredisi; kredi kartlarına uygulanan aylık faiz oranlarından çok daha uygun şartlar ile 24 aya kadar aylık yüzde 1.10 ve 60 aya kadar aylık yüzde 1.20 faiz oranlarıyla müşterilerimize sunulmaktadır. 31 Aralık 2018 tarihi itibarıyla nakit avans kullanılması veya kredi kartı harcaması nedeniyle kart borcu ödeme güçlüğü yaşayan veya gecikmede olan vatandaşlarımızın üzerindeki ana para ve faiz yükü Birleştiren İhtiyaç Kredisi ile azaltılarak uygun vade seçenekleri ile kredi kartı borçları ödenebilir hale getirilecektir.”
Vakıfbank’tan Yanındaki Güç Paketi: VakıfBank tarafından, bireysel kredi kartlarına ödeme kolaylığı sağlanması, aksamadaki bireysel ve ticari kredilerin yapılandırılması ile takipteki ticari kredi faizlerinin sıfırlanmasına ilişkin yapılandırma paketi açıklandı. Türkiye ekonomisindeki dengelenme sürecinde sorumluluk üstlenen banka, ihtiyaç sahiplerine yönelik müjdelerle dolu “Yanındaki Güç Paketi”ni duyurdu. Pakette, kredi kartlarına ödeme kolaylığı sağlanmasından, aksamadaki kredilerin ödemesiz dönem ve düşük faiz oranıyla yapılandırılması ve takipteki kredilerin faizlerinin sıfırlanması yer alıyor.
VakıfBank, “Kredi kartı ödeme kolaylığı kampanyası” ile kredi kartına da özel bir çözüm sunuyor. VakıfBank bireysel kredi kartı müşterilerine 60 aya varan vadelerle borç yapılandırma imkânı tanıyor. Aylık yüzde 1.10 faiz oranıyla 24 aya, aylık yüzde 1.20 faiz oranıyla da 60 aya kadar vadelerle gerçekleştirebilecek. Kampanyadan VakıfBank bireysel kredi kartı müşterileri, VakıfBank ve diğer bankalardaki Aralık 2018 dönem borçları için faydalanabilecek.
VakıfBank, “Düşük faizli yapılandırma kampanyası” kapsamında VakıfBank’taki borçları 3 milyon TL'nin altında olup, 2018 yıl sonu itibarıyla ödemelerinde 31 gün ve üstü aksama bulunan müşterilerine 6 aya varan ödemesiz dönemle yapılandırma imkânı tanıyor. Bireysel müşteriler borçlarını 3 ay ödemesiz dönem ile 36 aya varan vadelerle yapılandırabilirken ticari segmentteki müşteriler ise 6 ay ödemesiz olarak 60 aya kadar aylık yüzde 0.98’den başlayan faiz oranlarıyla çözüme kavuşabilecek.
Takipteki kredilerin faizi sıfırlanıyor: VakıfBank, 2018 yıl sonundan önce 100 bin TL’nin altındaki kredisi takibe aktarılan müşterilerinin, borçlarını peşin ya da 12 aya kadar taksitle ödemeleri halinde, takibe aktarım sonrası tüm faizlerini sıfırlıyor. VakıfBank müşterileri, 30 Nisan’a kadar başvurmaları halinde bu kampanyadan yararlanabilecek.
Halkbank’tan Halk Destek Kredisi: Halkbank, kredi kartı borçlarını ödemekte zorlanan ve birikmiş kredi kartı borcunu yapılandırmak isteyen müşterilerine “Halk Destek Kredisi” kullandıracağını duyurdu. Halkbank’tan yapılan açıklamaya göre, kredi kapsamında, Halkbank kredi kartı kullanıcıları, Halkbank ve diğer bankalara ait kredi kartı borçlarını aylık yüzde 1.10’dan başlayan faiz oranları ve 60 aya kadar vade ile yapılandırma imkânından yararlanabilecek. “Halk Destek Kredisi”ni kullanmak isteyenlerin, gelir durumlarına uygun ödeme planı oluşturmaları da mümkün olabilecek.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan, müşterilerine her türlü desteği vermeye hazır olduklarını ifade etti: “Adını halktan alan bir banka olarak, halkımızın her türlü finansal ihtiyacına yanıt vermek önceliğimiz. Halk Destek Kredisi ile ödeme zorluğu yaşanan kredi kartlarına ait borçları yeniden yapılandıracak ve piyasa istikrarına katkı sağlamak için verdiğimiz desteği sürdüreceğiz. Bu kredi sayesinde kart sahipleri biriken borçlarını tek bir çatı altında toplayarak kolayca ödeme şansına sahip olacaklar. Bu kredimizle müşterilerimize rahat bir nefes aldıracağız.”

DENEYAP TEKNOLOJİ ATÖLYELERİ
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank açıkladı: “Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı öncülüğünde, Gençlik ve Spor Bakanlığı, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) ve Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı’nın ortak çalışması sonucu başlatılan projeyle Türkiye çapında ‘Deneyap Teknoloji Atölyeleri’ kurulacak. 81 ilde hayata geçireceğimiz '100 Deneyap Teknoloji Atölyeleri Projesi'nin ilk adımını 12 ilimizde başlatıyoruz. Geleceğin Teknoloji Yıldızları Programı Türkiye'ye yayılacak, gençlerimiz hayal edecek, araştıracak, geliştirecek, üretecek.

Deneyap Teknoloji Atölyeleri Projesi kapsamında öğrenci seçmeleri için başvurular başladı. 2020 yılı sonuna kadar bütün gençler Deneyap ile tanışacak.
Kurulacak teknoloji atölyelerinde, yenilikçi bir eğitim modeli esas alınarak, tasarım-üretim, robotik-kodlama, elektronik programlama, yazılım teknolojileri, siber güvenlik, enerji teknolojileri, havacılık ve uzay, nanoteknoloji ve yapay zeka gibi alanlarda teorik ve uygulamalı eğitimler verilmesi planlanıyor.
Ortaokul başlangıç ve lise başlangıç çağı olmak üzere 2 yaş grubunda, 3 yıllık program kapsamındaki eğitimler tamamen ücretsiz olacak.
Deneyap Teknoloji Atölyeleri Projesi'nin ilk kısmı, Adana, Ankara, Antalya, Edirne, Erzurum, Eskişehir, Hakkari, İzmir, Konya, Manisa, Muğla ve Trabzon’da açılacak. Yazılı sınav 17 Mart 2019'da gerçekleştirilecek.”

70 BİN İSTİHDAM
İŞKUR, Toplum Yararına Program (TYP) kapsamında 70 bin kişiyi, noter huzurunda çekilecek kuralar neticesinde, 6 ay boyunca kamudaki çeşitli kurumlarda istihdam edecek. 70 bin kişinin ücretleri ve sigortaları 6 ay boyunca devlet tarafından karşılanacak. Çalışanlara ayrıca asgari geçim indirimi de uygulanacak.

TYP kapsamında Üniversiteler, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı, Kaymakamlık, İdare Mahkemeleri Başkanlığı, Orman İşletme Müdürlüğü, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü, Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı, İl Müftülüğü, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlükleri işçi alımları yapacak. İşçiler çevre temizliği, altyapı yenilenmesi, park düzenlemeleri, ağaçlandırma, restorasyon, tarihi ve kültürel mirasın korunması gibi işlerde çalışacak.
Çalışmak isteyenler, öncelikle İŞKUR üzerinden açılan ilanlara başvuracak. Bu sebeple adayların İŞKUR'a kayıtlı işsiz olmaları, 18 yaşını tamamlamış bulunmaları, malul, dul ve yetim aylığı almıyor olmaları gerekiyor. Ayrıca açık öğretim harici öğrenci olmamaları, görevlerine başlayacakları tarih itibarıyla da herhangi bir sosyal yardım almıyor olmaları şartı aranacak.

İSTİHDAMDA KADIN DESTEĞİ
Devletin çalışan annelere destekleri:
1-Doğum Yardımı
Çalışan anneler, doğum yaptıklarında, devletten doğum yardımı ya da çocuk yardımı alıyor. Doğum yardımı 15 Mayıs 2015 tarihi sonrasında gerçekleşen ve canlı doğumlar için veriliyor. Yardım tutarı birinci çocuk için 300 lira, ikinci çocuk için 400 lira, üçüncü ve sonraki çocuklar için 600 lira. Doğum yardımından yararlanmak için Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlükleri’ne başvurmak gerekiyor.
2-Yarım Gün Çalışma Desteği
İşçi statüsünde çalışan kadın anneler çocukları okul çağına gelene kadar yarı zamanlı çalışabiliyor. Anneler; yasal doğum izinleri bittikten sonra ilk çocuk için 2 ay (60 gün), ikinci çocuk için 4 ay (120 gün), 3 veya daha fazla çocuk için 6 ay (180 gün) yarım gün çalışabiliyor ve tam maaş alıyor.
Çocuğu engelli doğan anneler ise 12 ay süreyle yarı zamanlı çalışabilir.
3-Süt Parası
Çalışan anneler süt parası ya da bir başka isimle emzirme ödeneğinden da yararlanabiliyor. Bu imkandan SSK kapsamında çalışan anneler, yine SSK’lı çalışan babalar da faydalanabiliyor. Bağ-Kur’lu anneler de süt parası alabiliyor. 2019 yılı için alınacak süt parası ise 180 lira.

PTT’YE ELEKTRONİK PARA İHRAÇ YETKİSİ
690 Sayılı KHK ile 6493 Sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun’da yapılan değişiklikle Posta ve Telgraf Teşkilatı A.Ş.’ye (PTT) elektronik para ihraç etme yetkisi tanındı. Ayrıca, PTT, Kanun’un elektronik para kuruluşlarının BDDK’dan izin alma zorunluluğuna ve kuruluş şartlarına ilişkin 18’inci maddesinin ilgili hükümlerinden muaf tutuldu.
Diğer taraftan, PTT daha önce 6493 Sayılı Kanun çerçevesinde yayımlanan “Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para İhracı ile Ödeme Kuruluşları ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Yönetmelik”te ödeme hizmeti sunan kuruluşlar arasında sayılırken (PTT ödeme kuruluşu olarak değerlendiriliyordu), Kanun’un 13’üncü maddesinde yapılan değişiklikle PTT ödeme kuruluşlarından ayrı bir ödeme hizmet sağlayıcısı olarak tanımlandı.

KISA KISA YENİLİKLER
- Belediyelerin ihtiyaç duyduğu yatırım nitelikli projelerin gerçekleştirilmesi amacıyla Strateji ve Bütçe Başkanlığı bütçesine konulan belediyelere yardım ödeneğini, belediyelerin talebi üzerine kullandırmaya Cumhurbaşkanı yetkili olacak.
- Mera Kanunu'nda yapılan değişiklikle, jeotermal kaynak ile doğal mineralli sular için zaruri olan alanların tahsis amacı, ilgili müdürlüğün talebi, komisyonun ve defterdarlığın uygun görüşü üzerine valilikçe değiştirilebilecek.
- Malullük ve yaşlılık sigortasından ödenen aylıklar ile her ay itibarıyla yapılan ödemeler toplamı, 1000 liradan az olamayacak.
- Kanuna göre, yurt içinde yetiştirilen büyükbaş ve küçükbaş hayvanların satışından ve üreticilerden satın alınan sütün satın alma bedeli üzerinden alınan binde 1'lik pay kaldırılacak.
- İşsizlik ödeneğinden yararlanmak için "son 120 günlük prim ödeyerek sürekli çalışma" şartı kaldırılacak, "hizmet akdine tabi" olarak çalışmak yeterli olacak.
- Emeklilik Gözetim Merkezi’ne, Sermaye Piyasası Kurulu’nun, portföy yönetim şirketlerinin emeklilik yatırım fonlarına ilişkin faaliyetlerine yönelik gözetim yetkisinde kullanılmak üzere gerekli altyapıyı kurma, analiz ve raporlama yapma yetkisi veriliyor.
- Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılan sigortalılara ilişkin matrah, oran ve esaslar üzerinden, bankalar, sigorta şirketleri, ticaret ve sanayi odaları ile borsaların sandık statülerine tabi personel için verilen teşvik uygulaması kaldırılacak.
- Kira artışları yıllık tüfe ile sınırlandırıldı.
Numune analiz sonuçları teknik düzenlemelere uygun olmayan kaçak akaryakıt, il özel idaresi veya defterdarlık tarafından en yakın rafinericiye satılacak. Bu satışta ürünlerin satış bedeli, beyaz ürünlerde benzin, motorin türleri, nafta, gaz yağı, jet yakıtı ve solvent türleri, rafineride bir önceki ay sonunda oluşan ham petrol veya devir maliyet fiyatından, diğer ürünlerde ise yüzde 69'dan az olamayacak.

Yorumlar (0)